Atatürk = Cumhuriyet

‘Sarı paşa yaptıysa, o iyi bir şeydir’.

Önay Alpago, ilgiyle dinlenen ve sık sık alkışlanan konuşmasında şunları söyledi: ‘’ Öğrencilerime on yıldır şu anekdotu anlatıyorum: Cumhuriyet’in ilanında Ankara’da 101 pare top atışı yapılır. Ankara’nın uzak mahallelerinde oturan yaşlı bir adam, top atışını duyunca ellerini çırparak, ‘Yaşasın Cumhuriyet!’’ der. Orada bulunan gazetesi yaşlı adama sorar, ‘Dayı, sevindin. Cumhuriyet’in ne olduğunu biliyor musun, peki’’. Yaşlı adam yanıt verir: ‘Sarı paşa yaptıysa, o iyi bir şeydir’.

Bizim toplumumuz için Cumhuriyet hemen kolay alışılacak bir yönetim olmamıştır. Yüzlerce yıllık saltanatın ardından millet egemenliğine dayalı bir rejim getirilmiştir. Cumhuriyet’i Cumhuriyet yapan devrimlerle öyle bir sistem yaratılmıştır ki, içerden ve dışarıdan hırpalandığı halde bugün de sapasağlam ayaktadır. Sömürgeci devletler hiçbir zaman emperyalist isteklerinden vazgeçmiyorlar. Bugün de kuşatmalarını, bağımsızlık karşıtı isteklerini sürdürmeye devam ediyorlar.

‘’Cumhuriyet’in kalbi Atatürk’tür’’

Türkiye’nin jeopolitik konumu hep iştahları taze tutuyor. Ulus devletin  içi küreselleşme modası ile boşaltılmaya çalışılıyor. Şimdi başka bir şey oldu; baskı toplumu harekete geçirdi. Baskının etkisiyle Atatürk’ü daha iyi anlamaya başladık. Bu diri güç, gençler ayakta olduğu sürece korkmayalım.

‘’Cumhuriyet aynı zamanda bir kadın devrimidir’’

Alpago, Cumhuriyet’in hukuk, ekonomi ve eğitim alanındaki devrimlerinden de söz ettiği konuşmasında, Cumhuriyet’in aynı zamanda bir kadın devrimi olduğuna vurgu yaptı. Alpago, sözlerini bir soruyla sürdürdü: Bana, aşk nedir diye sorsalar şöyle derim: ’O hiç yüzünü görmediğim, 132 yaşındaki erkektir’ Ne senden vazgeçmek mümkün, ne de senin eserlerinden…

‘’Atatürk ruhunun canlanışına tanıklık etmekten mutluyum’’

Önay Alpago’dan sonra söz alan Prof. Dr. Meral Sağır Öztürk, konuşmasında ‘Sosyal değişim ve Atatürk’ teması üzerinde durdu:  

‘’Atatürk çağını, zamanının gereklerini çok iyi anlamış bir lider. Bugün çağımızın bakış açısıyla baktığımızda, örneğin okullarda karma eğitime neden karşı çıkılıyor? Nerede hata yapıldı? Bir görüş şöyle diyor: Atatürk’ün devrimleri yarıda kaldı. Atatürk’ün ölümüne kadarki süre, 15 yıl, devrimlerin yerleşmesi için yeterli olmamış olabilir. Çok partili yaşama koşullar yeterince olgunlaşmadan geçildi diyen bir görüş de var.

Geldiğimiz nokta kaygı verici. Neler yapılabileceği konusunda Atatürk’ün verdiği ipuçları var. Zamanın ruhuna da bakmamız gerekir. Cumhuriyet ile demokrasi arasındaki ayrılmazlığın farkına varmak gerekir.

Anlamlı ve hüzünlü bir günde bizi bir araya getirdiğiniz için teşekkür ederim. Bugün geldiğim Antalya’da da, burada da Atatürk ruhunun canlanışına tanıklık etmekten mutluyum’’.