BAKAN TUNÇ: AİHM, YETKİSİNİ AŞARAK ÜLKELERİN MİLLİ YARGILARINA MÜDAHALE ETTİ
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, AİHM'in, yetkisini aşarak ülkelerin milli yargılarına müdahale ettiğini belirtip, “Her yargılanan kişinin, özellikle toplanan deliller bakımından ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir. Ceza hukukunda bu böyledir. Dolayısıyla bir emsal karar teşkil etmeyeceğini düşünüyoruz. İncelememiz devam ediyor." dedi.
Adalet Bakanı Tunç, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü (CTE) eğitim merkezinde göreve yeni başlayan infaz koruma memurlarının yemin törenine katıldı. Törende konuşan Yılmaz Tunç, eğitimi tamamlayıp infaz koruma memuru olarak göreve başlayan personeli tebrik etti.
İnfaz sisteminin en önemli amaçlarından birisinin, hükümlüleri infazdan sonraki yaşamlarında da suçtan uzak tutmak olduğunu belirten Tunç, bu kapsamda infaz memurlarına büyük görev düştüğünü söyledi.
HASSASİYETLE GÖREV YAPTIĞINIZA YÜREKTEN İNANIYORUM
İnfaz koruma memurlarının, hükümlülerin kişisel gelişimine destek olması gerektiğini anlatan Tunç, şunları kaydetti:
"Bu kapsamda talip olduğunuz meslek ile şüphesiz ki toplumsal önemi yüksek bir alanda sorumluluk üstlenmektesiniz. Aynı zamanda hükümlü ve tutukluların temel insan haklarının ve onurunun korunması sorumluluğu da artık sizlerin omuzlarında olacak. Bakanlığımız ve alanda görev alan infaz hizmetleri personelinin bu konudaki hassasiyetimizin farkında olduğuna ve bu doğrultuda görev yaptığına yürekten inanıyorum."
Konuşmaların ardından Bakan Tunç, eğitimini dereceyle bitiren infaz memurlarına plaket verdi. Tören, infaz memurlarının mesleğe başlamak için yemin etmesiyle sonlandı.
AİHM’İN KARARINI KABUL ETMEK MÜMKÜN DEĞİL
Törenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Adalet Bakanı Tunç, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) Yüksel Yalçınkaya kararına ilişkin soru üzerine, kararın kabul edilmesinin mümkün olmadığını söyledi.
"Kararın 6'ya karşı 11 oyla çıkması onların da görüş birliği içinde olmadığını gösteriyor" diyen Tunç, kararın ByLock'a ilişkin yargı uygulamaları ve içtihatlar dikkate alınmadan verildiğini belirtti.
AİHM'in, yetkisini aşarak ülkelerin milli yargılarına müdahale ettiğini dile getiren Yılmaz Tunç, şöyle devam etti:
"Özellikle sadece o dosya bakımından verilen bir karar olduğunu düşünüyoruz. Çünkü her dosyanın kendi özelliği farklıdır. Her yargılanan kişinin, özellikle toplanan deliller bakımından ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir. Ceza hukukunda bu böyledir. Dolayısıyla bir emsal karar teşkil etmeyeceğini düşünüyoruz. İncelememiz devam ediyor."
SINAV SONUÇLARI ÖNÜMÜZDEKİ BİRKAÇ GÜN İÇİNDE AÇIKLANACAK
Bakan Tunç, zabıt katibi atamasına ilişkin soru üzerine de mülakatların yapıldığını, değerlendirme aşamasında bulunduklarını söyledi. Tunç, "20 bini aşkın zabıt katibimizin alımıyla ilgili daha önce Cumhurbaşkanı'mızın da açıkladığı bir husus vardı. Bunların sınavları ve mülakatları yapıldı. Son değerlendirmeler yapılıyor. Önümüzdeki birkaç gün içinde bu açıklama yapılacak." dedi.
BİR FESTİVALDE TERÖR ÖRGÜTÜNÜN PROPAGANDASININ YAPILMASINA KESİNLİKLE MÜSAADE EDİLEMEZ
Altın Portakal Film Festivali'nde Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) propagandası yapılmasına ilişkin soruya karşılık Tunç, bunun bir talihsizlik olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Altın Portakal Film Festivali'nde terör örgütünün propagandasını yapılmasına müsaade edilemez. Kültür Bakanımızın vermiş olduğu karar, çok değerli bir karar. Özellikle terör konusunda hep beraber milletçe kararlı olmamız gerekir. Bu kararlılıktan hiçbir zaman taviz vermememiz lazım. Özellikle Altın Portakal Film Festivali gibi geleneksel hale gelmiş bir festivalde terör örgütünün propagandasının yapılmasına kesinlikle müsaade edilemez. Kültür Bakanlığımızın almış olduğu kararı çok doğru buluyoruz."