SİYASET 8.01.2011 12:37:00 775 0

Gerçeker bir kez daha isyan etti

Yargıtay Başkanı Gerçeker, tahliyeler konusunda konuştu...

Gerçeker bir kez daha isyan etti
Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, kamuoyunda tepki çeken tahliyeler konusunda kendilerinin suçlanmasına bir kez daha isyan etti: “Kamu vicdanı ile yasa arasında sıkışıyoruz”. Gerçeker “fedakarca çalışıyoruz, elimizden gelen bu. Bundan ötesi siyasi iradenin işi” dedi.

Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, tutukluluk sürelerini sınırlayan Ceza Muhakemesi Kanunu’nun tutukluluğu sınırlayan 102. maddesinin yürürlüğe girmesinden sonra başta bazı bakanlar tarafından olmak üzere Yargıtay’a yöneltilen eleştirileri yanıtlamak için bir basın toplantısı düzenledi. Sözlerine “Kimseye cevap vermek için toplantı yapmıyorum. Neyin yanlış, neyin doğru olduğunu kamuoyu ve siz takdir edeceksiniz” diyerek başlayan Gerçeker, “Yargıtay üyesi arkadaşların nasıl bir fedakarlık ve özveriyle, hastalıkta rapor bile almadan çalıştıklarını bildiğim için bazı yorumlara çok üzülüyorum” dedi. Gerçeker eleştirileri yanıtladı ve çözüm önerilerini söyledi:

”Bölge adliye mahkemelerinin (istinaf) bir an önce faaliyete geçirilmesi lazım. Bunun yasası 2005’te çıktı. ancak o zaman hazırlık olsun diye 2007’de faaliyete geçmesi öngörüldü. Daha sonra 2010’a ertelensin denildi. Biz 2008’de istinaf mahkemelerinin faaliyete geçmesine daha iki yıl var diye dosya birikimini önlemek için Yargıtay’a 6 ek daire kurulmasını önerdik. Adalet Bakanı’na yazdım, Başbakan’a sözlü olarak ilettim. 3 yazı yazdım. O zaman siyasi irade böyle bir tedbir öngörmedi. Bu mahkemelerin faaliyete geçmesi için Bakanlığın gerekli tasarruflarda bulunması ve HSYK’nın kararı gerekiyor. Ama sorunlar birbirine bağlı. Türkiye, hakim sayısı bakımından Avrupa’nın en geri ülkesi. Bu sayının artırılması gerekiyor.

HİZBULLAH DOSYASINDA BİZİM İHMALİMİZ YOK

Gerçeker, Hizbullah davasını hatırlatan gazetecilerin ‘Yargıtay’ın önünde önemli dosyalar vardı, neden çaresi aranmadı?’ sorusunu şöyle yanıtladı: “Böyle bir iddia doğru değil. Bütün arkadaşlar tutuklu dosyalar geldiği zaman gerekli işlemleri yapmışlar. Ama her şeyin bir prosedürü var. Duruşma yapabilmek için taraflara tebligat çıkarılmış. Ayrıca Başsavcılık tebliğnamesini mutlaka taraflara tebliğ etmek gerekiyor. Bu dosya 85 klasörden oluşuyor. 9.5 yıl yerel mahkemede kalmış. Sadece Adli Tıp’tan 5 yıl rapor beklenmiş. Başsavcılığa 9. ayda gelmiş. Bir ayda tebliğname hazırlanmış. 26 Ekim’de daireye gelmiş. Dosyaya öncelik verilmiş ki hemen bir tetkik hakime verilmiş. Duruşma günü verilmiş. Ekim’den Ocak’a kadar bu işlemlerin tamamlanması mümkün değil. Tetkik hakimin incelemesi mümkün değil. Bu dairelerde bir tek bu dosya yok ki. Sadece 10. Ceza Dairesi’nde 21 bin tutuklu dosyası var. Arkadaşların bir ihmali olsa en başta ben karşı çıkarım. Biz öncelikle tutuklu dosyaları, zamanaşımı riski olan dosyaları ve memur dosyalarını inceleriz. Şu anda da arkadaşlar arşivlerde tutuklu dosyaları maskelerde inceliyor. 21 bin dosya 1-2 günde nasıl bitsin? Yargıtay Başsavcılığı’nda 1.229 tutuklu dosyası var. Orada da tutuklu dosyaları uzun süre beklemiyor.

VİCDANI İLE YASA ARASINA SIKIŞIYORUZ

Gerçeker, katliamla suçlanan sanıkların bile 8 yılda tahliye edilmesinin kamuoyunda yarattığı infial için ise şunları söyledi: Hakim kamu vicdanı ile yasa arasında sıkışıp kalıyor. Ama hakim yasayı uygulamak zorundadır. Bu kadar uzun tutukluluk süreleri AİHM’e giderse Türkiye kaybeder. AİHM’in yargı yetkisini tanımışız ve bu tutukluluk sürelerini AİHM uzun buluyor. AB’de hiçbir yerde bu kadar uzun tutukluluk süresi yok. Hiçbir zaman vatandaşın tepkisine normal değil diyemem. Vatandaşın devletten beklediği suçluların cezalandırılmasıdır. Çaresini bulmak zorundayız. Ama bu çareyi kendi olanaklarımızla bulamayız. Adalet sisteminin, yargının siyasi meta haline getirilmemesi lazım. Sorunların devlet politikası ile ele alınarak çözülmesi gerekir.

6. CEZA DAİRESİ’NİN DOSYALARI FARKLI

Gerçeker, diğer dairelerin neden 6. Ceza Dairesi’nin yaptığı gibi dosyaları öne almadığına ilişkin soruya “Ortada öne almama gibi bir şey yok. O daire öyle yapmış. O dairein baktığı dosyalarla diğer dairelerinki bir değil. 9. Ceza Dairesi örgüt dosyalarına bakıyor. O arkadaşımız (6. Ceza Dairesi Başkanı Celal Altunkaynak) gayet güzel yapmış ama bu dosyaları başka dosyalarla kıyaslamak mümkün değil. Bazı dosyalar var ki bir haftada karar çıkıyor. Prosedür dışına çıkarsanız yasayı ihlal etmiş olursunuz. Bugün her daire mağduriyetleri önlemek için 2’şer 3’er heyet halinde çalışıyor. Normal düzene geçmek 10 yılda da bitmez.

Adana kararına soğuk baktı

Gerçeker, Adana’da bir mahkemenin 5 öldürme suçundan yargılanan sanığın tutukluluk süresini 5 yıl değil, 25 yıl olarak hesaplamasının bir ara çözüm olup olmayacağı sorusuna ise “Hukuk genel kurallara göre işler. Olaya göre, şahsa göre uygulama yapılamaz. Her mahkeme aynı konuda farklı karar veremez” dedi. Gerçeker, ‘Tahliyeler konusunda Adalet Bakanlığını önceden uyardınız mı?’ sorusunu ise “Bakanlığı uyarma gibi bir yükümlülüğümüz yok” diye cevapladı.

2 milyon dosya var

Ortada bir hastalık ve sakatlık var. Adalet hizmeti iyi yürümüyor. Önemli olan buna çare üretmektir, mazeret bulmak değil. Kimin haklı, kimin haksız olduğu üzerinde bu kadar konuşmak sorunlara çare olmuyor. 2005 yılında Yargıtay’daki dosya sayısı 724 bin iken 2010’da 1 milyon 869 bin olmuş. Bu korkunç bir şey. Her yıl gelen dosya sayısı yüzde 20 artıyor. Dünyanın hiçbir yerinde yok. Dosya sayımız 2005’den bu yana yüzde 232 artmış. Yargıtay aynı Yargıtay, 32 daire ve 250 üyesi var. Buna rağmen 2005’de toplam karara bağlanan dosya sayısı 518 bin iken 2010’da 825 bin olmuş. 300 bin dosya daha fazla karara bağlanması ne kadar çok çalışıldığını gösteriyor. Somut bireysel olayları alıp da geneli görmezden gelmeyelim. Bu kadar dosyayla ne kadar çaba sarf etsek bu iş yükünü halletmemiz mümkün değil.
 

Anahtar Kelimeler:

12 Vali Müfettişlik Görevine Getirildi

Beslenme Saati Uygulamasında Dördüncü Dönem Başladı

EKREM PAMUK'TAN TEPKİ

Turhan Çömez'den Çarpıcı Açıklamalar

MHP’DEN YENİ YEMİN POLEMİKLERİNE YANIT…

Damat'tan Balcıoğlu'nun İddialarına Yanıt

Bakan Güler'den Kazakistan'a Ziyaret

Törene Üst Düzey Katılım

Rektör Prof. Dr. Altun’dan 30 Ağustos Zafer Bayramı mesajı

Güzide Gençlik Merkezi'nde Yeni Dönem Başladı

Girişim Sermayesi Yatırım Fonu Onaylandı

Pakistan Büyükelçiliği Ankara'da Mango Tadımı Etkinliği Düzenledi

Bağcılar’da Bağ Bozumu Zamanı

Saniye Caran’a iade-i ziyaret

Yeniden Refahlı Milletvekili Bekin'den 'ekümenik' Eleştiri!


Balıkçı Kenan’ın Öncülüğünde Deniz Canlıları Müzesi 52. Yılını Kutladı

Türkiye’nin Cilt Sağlığına Acil Doktor İhtiyacı Var

185 MİLYAR LİRA EKONOMİYE GERİ KAZANDIRILDI

İtfaiye Haftası Coşkuyla Kutlandı

Gençlere Eğitim Destek Paketi

Erdoğan'dan Küresel İnovasyon Göstergeleri Raporu'na Destek Mesajı

Emrah, özel uçakla dünya turuna çıkıyor!

9 Akademisyen, Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları Listesinde

Turizmin varış noktası: “Müze” 

İklim Değişikliği ve Enerji Yönetimi Hamlesi

Türkiye Bilişim Ödülleri Ankara’da Sahiplerini Buldu

Bu Festivalde Herkes Aradığını Bulacak

Ahilik Haftası’nda Coşkulu Katılım: Başkan Çalık, Esnaflara Ödüllerini Takdim Etti

Küpeli'den Dağ'a Hayırlı Olsun Ziyareti

Halkın Sesine Kulak Verdi! Şantiye Projesinden Geri Adım Attı

TYBB’den Vali Yunus Sezer’e Ziyaret

Gıda sektöründe 250’yi aşkın alıcı Bursalı firmalarla buluştu

Artar; Kalıcı ve Uzun Soluklu Projeler Yapacağız...

Ahilik Kültürüne Davet...

Kel Aliço Pehlivan Güreşleri Ağası Oğuz Erdinç oldu

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.