Tarih: 28.04.2011 10:37

Tekfen'in ciro hedefi 3 milyar TL

Facebook Twitter Linked-in

Tekfen Holding, 2010 yılını değerlendirmek ve gelecek dönem iş planlarını açıklamak üzere bir basın sohbet toplantısı düzenledi. Toplantıya, Tekfen Grup Şirketler Başkanı Erhan Öner, Taahhüt Grubundan Sorumlu Holding Başkan Yardımcısı Ümit Özdemir, Tarımsal Sanayi Grubundan Sorumlu Holding Başkan Yardımcısı Esin Mete, Emlak Grubundan Sorumlu Holding Başkan Yardımcısı Mehmet Erktin ve Tekfen İnşaat Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı Osman Birgili katıldı.

-“MEVCUT İŞ ALANLARINDA BÜYÜYECEĞİZ, ENERJİYE GİRMEYİ DÜŞÜNMÜYORUZ”-

Tekfen Grup Şirketler Başkanı Erhan Öner, ‘Bildiğin işi en iyi yap’ felsefesiyle faaliyet gösteren Tekfen’in şimdiye kadar toplam iş hacminin yüzde 98’e yakın bölümünü yurtdışı projelerden, yüzde 2’sinin de yurtiçindeki işlerden oluştuğunu, yeni dönemde Grubun farklı coğrafyalara açılacağını ve Türkiye’de gerçekleştireceği projelerin ağırlığının da yüzde 15’lere kadar çıkacağını söyledi. Öner, Tekfen’in 2015 yılını da kapsayacak şekilde yeni dönemde vizyonunun rekabetin daha az olduğu alanlarda daha büyük projelere imza atmak ve mevcut iş alanlarında çıtayı daha yukarılara taşıyarak büyümek olduğunu söyledi. Öner, son dönemde iyice yaygınlık kazanan enerji sektörüne şu aşamada girmek gibi bir niyetleri olmadığının da altını çizdi. Öner, “Enerji sektörüne son dönemde yatırımcı olarak birçok kuruluş girdi. Bu nedenle enerjide çok fazla oyuncu var. Ayrıca tam olarak belli olmayan kurallar söz konusu. Biz yatırımcı olmak istemiyoruz. Biz enerjide müteahhit olarak kalacağız. Yatırımcı olduğunuz zaman bir proje 25-30 yılınızı alıyor. Ancak müteahhitliğini üstlenince 2-3 senede işi bitirip çıkabiliyorsunuz” dedi.

-10 ÜLKEDE FAALİYET VE 13 BİNİN ÜZERİNDE ÇALIŞAN-

Toplantıda Holding’in faaliyet kollarına göre performansını aktaran Tekfen Grup Şirketler Başkanı Erhan Öner, 44 şirket, yedi iştirak ve 13 binin üzerinde çalışanıyla üç kıtada ve 10 ülkede faaliyetlerini sürdüren Tekfen Holding’in yeni dönemde taahhüt sektöründe halen faaliyet gösterdiği Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Hazar Bölgeleri’nde iş kapasitesini yükseltmeyi, Batı Afrika, Güneydoğu Asya ve Latin Amerika gibi yeni bölgeleri de iş yaptığı coğrafyalar arasına eklemeyi hedeflediğini açıkladı. Öner, bu bölgelerde Tekfen’in EPC (Engineering-Procurement-Construction/Mühendislik, Tedarik, İnşaat) olarak adlandırılan katma değeri yüksek anahtar teslim projelerinde yer almayı amaçladığını belirtti.

-2010’DA İSTİKRARLI BÜYÜMEMİZİ SÜRDÜRDÜK-

Erhan Öner, Tekfen Holding’in yüksek karlılığın cazibesiyle kısa vadeli ve riskli heveslere kapılmadan, dengeleri gözetme ve yaptıkları işte en iyisi olma politikaları çerçevesinde son beş yıldır istikrarlı büyümesini sürdürdüğünü söyledi. Tüm paydaşlarına değer yaratan bir şirket olma hedefine 2011 yılında da uygun hareket edeceklerini vurgulayan Öner, rakamsal performansla ilgili olarak şu bilgileri verdi:

“Tekfen Holding, 2010 yılı sonunda konsolide bazda 2 milyar 262 milyon TL ciro elde etti. Holding’in faiz, amortisman ve vergi öncesi kârı 299 milyon TL olurken, 2010 yılı net kârı ise 178 milyon TL olarak gerçekleşti. Ayrıca Tekfen Grubu’nun toplam varlıkları 2010 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 11’lik artışla 3 milyar 66 milyon TL’ye, toplam öz kaynakları ise yüzde 17’lik büyümeyle 1 milyar 683 milyon TL’ye ulaştı.”

-“EPC PROJELERİYLE DAHA DA GÜÇLENECEĞİZ”-

Tekfen İnşaat’ın petrol ve gaz tesislerinden otoyollara, enerji santrallerinden metro projelerine kadar çok farklı alanlarda yeterliliğe sahip olduğunu dile getiren Erhan Öner, “Tekfen İnşaat olarak bugüne kadar, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Hazar Bölgeleri’nde faaliyetlerimizi sürdürdük. Orta ve uzun vadede coğrafi pozisyonumuzu önümüzdeki birkaç yıl içinde ciddi iş potansiyeli sunması beklenen Batı Afrika, Güney Doğu Asya ve Latin Amerika gibi yeni pazarlara genişlemeyi planlıyoruz. Bu bölgelerdeki iş potansiyellerinden pay almaya kararlıyız” diye konuştu.

Taahhüt alanında kar marjı yüksek segmentlere odaklanacağını açıklayan ve bu paralelde, EPC (Engineering-Procurement-Construction/Mühendislik, Tedarik, İnşaat) müteahhitliğine yoğunlaşacağını bildiren Tekfen Grubu’nun bu konuda büyük ilerlemeler kaydettiğini ifade eden Öner, “Tekfen’in mühendislik ayağını daha da geliştirerek, teknolojik alt yapı (sotfware) yatırımlarımızı sürekli kılmayı planlıyoruz. Çelik ve tank imalatında daha çok sayıda sofistike üretim için fabrikalarımızda kapasite artırımına gidiyoruz. EPC projelerinde dünya pazarındaki yerimizi daha da güçlendirmek istiyoruz” dedi.

-“IRAK BİZE YABANCI DEĞİL, YENİDEN GÜNDEMİMİZDE”-

Konuşmasında, güvenlik endişeleri nedeniyle geçmiş dönemlerde Irak’taki çalışmalarına ara vermek zorunda kaldıklarını vurgulayan Erhan Öner, “Irak bize yabancı bir ülke değil. Bu ülkede 25 yıllık tecrübemiz var. Irak, istikrarı yakalayan bir ülke konumuna geliyor. Biz de ofisimizi tekrar açtık. Irak, petro-kimya sanayisindeki teknokratlar nezdinde çok ciddi kredibilitemizin olduğu bir ülke. Özellikle petrol alanında yeniden yapım, yeninden kurulum, kapasite artırımı ve bunun içine dahil olan boru hatları, tank çiftlikleri, kara ve deniz terminalleri gibi yeni projeler üstlenebiliriz” açıklamasında bulundu. Irak’ın yeniden imar edilmesi, petrol ve doğalgaz yataklarının geliştirilmesi ve enerji santrallerinin kurulması yönünde ülkedeki çalışmaların hız kazandığını ifade eden Öner, Tekfen’in, petrol sahalarının işletimini üstlenen uluslararası petrol şirketleri ile arasındaki güvene dayalı ve uzun dönemli iyi ilişkilerinin, kendileri açısından önemli avantaj olduğunu kaydetti.

-BP’YE PROJE YÖNETİMİ KONUSUNDA STRATEJİK DANIŞMANLIK HİZMETİ VERİYOR-

Petrol sahalarının işletimini üstlenen uluslararası şirketler ile güvene dayalı uzun dönemli ilişkilerinin bulunduğunu ve özellikle BP ile bölgede yakın bir ilişki içinde olduklarını vurgulayan Öner, “Petrokimya sanayi tesislerinin yapımında edindiğimiz birikim, know-how, işverenlerle yakın çalışma tecrübemiz ile uluslararası pazarda kazandığımız itibar ile hayata geçecek pek çok projede aranan iş ortağı konumuna geldik. Irak’ta bugün dünyanın en büyük petrol üreticilerinden BP’ye “Proje Yönetimi” ve deneyimli/uzman insan kaynağı konusunda danışmalık ve destek hizmeti veriyoruz. BP’den ihalesiz iş alır hale geldik. Bir Türk şirketi olarak artık sadece verilen işin inşasını yani uygulamasına gerçekleştirmiyor, uluslararası büyük çaplı şirketlere stratejik anlamda danışmanlık hizmeti de veriyoruz. Bu, Türk taahhüt sektörünün uluslar arası arenada yakaladığı başarının büyük bir göstergesidir” diye konuştu.

-“TEKFEN TAAHHÜT GRUBU’NUN AKTİF PORTFÖY BÜYÜKLÜĞÜ 2 MİLYAR DOLARI GEÇTİ”-

Toplantıda Tekfen Taahhüt Grubu’nun faaliyetleri ve hedefleri hakkında bilgi veren Taahhüt Grubundan Sorumlu Holding Başkan Yardımcısı Ümit Özdemir, bugün gelinen noktada dünyanın farklı coğrafyalarında 300’ün üzerinde büyük projeye imza attıklarını belirtti. Özdemir, Taahhüt Grubu’nun 2010’da 1 milyar 111 milyon TL ciro ve 2 milyar dolar aktif portföy ile 10 ülkede faaliyet gösterdiğini söyledi. Fas’ın Tekfen İnşaat’ın kararlılıkla büyüdüğü bir pazar olarak grubun portföyündeki ağırlığını artırdığını belirten Özdemir, Taahhüt Grubu’nun, 2010 yılında Faslı fosfat devi OCP’nin altyapı yatırım hamlelerinde toplam 670 milyon dolar değerinde iki büyük projeyle yer aldığını bildirdi. Özdemir, Taahhüt Grubu olarak gelecek dönemde OCP’nin altyapı yatırımları için oluşturduğu 5 milyar dolarlık yatırım bütçesinden daha fazla pay almayı hedeflediklerini vurguladı.

-“GELECEK ARTIK KOMPLİKE İŞLERDE”-

Ümit Özdemir ise, Libya’daki işleri dondurduklarını belirterek taahhüt grubunun toplam aktif portföy büyüklüğünün Katar’da alınan yeni işlerle birlikte 2 milyar 200 milyon dolara yükseldiğini, gelecek beş yıl içinde ise 4 milyar dolarlık bir rakama ulaşmayı hedeflediklerini bildirdi. Özdemir,“Grup olarak büyük işlerin arayışı içindeyiz. İş kapasitemizi artırmak ve kritik ölçekte büyük işlerde çalışmak istiyoruz. Gelecek komplike işlerde. Ayrıca teknolojide ve mühendislikte rakiplerimizin bizimle yarışmaları kolay değil. Ancak emek yoğun alanlarda Çin’le rekabet etmek çok zor. Çin’in ardından şimdi de Güney Koreli firmalar geldi” dedi.

-“HAZAR BÖLGESİ STRATEJİK ÖNEMİNİ KORUYOR”-

Ümit Özdemir, dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinin yer aldığı Hazar Bölgesi’nin, Tekfen İnşaat için 2010 yılında da stratejik bir pazar olarak önemini koruduğunun altını çizerek, 1996 yılından bu yana Azerbaycan’da faaliyetlerine devam eden Taahhüt Grubu’nun bu ülkede gerçekleştirdiği ve devam eden projelerinin toplam bedelinin 1,3 milyar dolara ulaştığını söyledi. Özdemir’in verdiği bilgiye göre, Hazar Bölgesi’ndeki ana üssü olan Azerbaycan, Taahhüt Grubu’nun 2010 yılında en çok gelişme gösterdiği ülkelerden biri oldu. 2010 yılının ilk çeyreğinde ATA (Azfen-Tekfen-AMEC) Konsorsiyumu ile BP arasında 342 milyon dolar bedelli yeni petrol rafinerisi platformu projesi için anlaşma imzalandı. Ayrıca, Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi SOCAR’ın Bakü’de inşa edilecek ‘Yeni Yönetim Binası’ projesi için çalışmalar devam ediyor. Bunun yanı sıra, Batı Çıralı Bölgesi’nde kapasite artırımına yönelik 18 bin 500 tonluk petrol çıkarma ünitesi, teknik destek üniteleri ve konaklama tesislerinin inşa edilmesiyle ilgili çalışmalar da sürüyor.

-“KATAR DEV BİR ŞANTİYE OLACAK”-

Özdemir, Taahhüt Grubu olarak 2022 Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacak olan Katar’ın şimdiden dev bir şantiyeye dönüşme sürecinde olduğuna dikkat çekerek, “Önümüzdeki dönemde Katar’da muazzam bir yatırım gerçekleşecek. Yeni oto yollar yapılacak. Dokuz büyük stat inşa edilecek, 3 mevcut stat da yeniden ele alınacak. 270 kilometre uzunluğunda kamu ulaşım yolları yapılacak. 100 yeni otelin yapımı söz konusu. Diğer altyapı ve üst yapı yatırımları ile Katar tam bir şantiyeye dönüşürken, burada rekabet edebilmek bizler için de önemli hale gelecek. Özel sektörün burada oluşacak pazardan olumlu bir pay alması gerek. Devletin de bu konudaki yaklaşımı önemli hale gelecek. Biz Katar’da Tekfen olarak çok iyi ilişkilere sahibiz. İhalesiz, doğrudan sipariş ile proje alır noktaya geldik” dedi.

-TARIMSAL SANAYİ GRUBU PERFORMANSI-

Tarımsal Sanayi Grubundan Sorumlu Holding Başkan Yardımcısı Esin Mete ise toplantıda bu alandaki faaliyetleri değerlendirirken, 1981 yılında faaliyete geçen Toros Tarım’ın, iş hacmi, ürün/hizmet yelpazesi ve pazar payıyla bugün Türkiye’nin en büyük özel sektör tarım kuruluşu olduğunu vurguladı. Esin Mete, “Tarımsal sanayi grubu olarak 30. kuruluş yıldönümüne girerken, rekor bir performans ile Tekfen Grubu’na ciro bazında yüzde 45, kâr bazında ise yüzde 65 oranında katkı sağladık” dedi. Toros Tarım’ın daralan pazarda, üretim kapasitesinin yüzde 88’ini kullanarak 1,5 milyon tonluk bir üretim hacmine ulaştığını ve satış hacmini yüzde 9 artırdığını belirten Mete, Toros Tarım’ın Türkiye’nin en büyük 50 sanayi kuruluşu arasında yer aldığını hatırlatarak “Toros Tarım, 2009 yılına göre bayii satışlarında yüzde 5,toplu satışlarda yüzde 72, ihracata yönelik satışlarda yüzde 42, toplamda ise yüzde 10,5’lik bir büyüme gerçekleştirdi. Toros Tarım’ın 2009 yılında yüzde 30 olan pazar payı ise, sektördeki küçülmeye rağmen, yüzde 4,6 düzeyinde artarak; 2010 yılında yüzde 34,6 gibi rekor bir düzeye yükseldi” diye konuştu.

-LİDERLİĞE DEVAM VE DENGELİ BÜYÜME-

Toros Tarım’ın sektördeki liderliğini sürdürmesi için her türlü çabayı ortaya koyduklarını ifade eden Esin Mete şu değerlendirmede bulundu:

“Geçmişte olduğu gibi gelecekte de Toros Tarım’ın geleceğini Türk tarımı ve çiftçisi ile birlikte, aynı teknede görüyoruz.30 yılda elde ettiğimiz öncü ve lider konumumuzu, ana işkolumuz olan kimyevi gübre alanında üretimi maksimize ederek ve sektörde ilklerin uygulayıcısı olmayı sürdürerek pekiştireceğiz. Katma değeri yüksek, iyi tarımın vazgeçilmez girdisi olan hastalıksız ve verimli ürün üretimini sürdüreceğiz. Dengeli büyüme yaklaşımı içinde, hızla gelişen terminal sektörünün geleceğine inanıyor, bu alandaki faaliyetlerimizin Grup içindeki payının orta vadede artmasını öngörüyoruz.”

-“EMLAKTA REFERANS PROJELER GELİŞTİRİYORUZ”-

Toplantıda Tekfen’in emlak geliştirme faaliyetleri hakkında bilgi veren Emlak Grubu’ndan Sorumlu Holding Başkan Yardımcısı Mehmet Erktin, üst ve orta-üst gelir grubuna hitap eden konut, ofis, alışveriş merkezi ve karma kullanım projelerinin, Tekfen Emlak Geliştirme Grubu’nun öncelikli faaliyet alanlarını oluşturduğunu söyledi. Gayrimenkul sektöründe referans gösterilen ve Tekfen markasına değer katan, çok özel projeler ürettiklerini ifade eden Erktin, “Piyasa araştırmasından konsept çalışmasına, uygulamadan bina yönetimine kadar anahtar teslim projeler geliştiriyor, yüksek tasarım ve inşaat kalitesiyle sektörde fark yaratıyoruz. Kalite, özgün ve fonksiyonel tasarım gibi proje kriterleri arasına son olarak çevre dostu bina kavramı da ekledik. Tekfen binaları çevreci özelliğiyle öne çıkıyor” dedi. Erktin, Kağıthane, Bomonti, İzmir ve Konya Meram’da yürüyen projelerin toplam büyüklüğünün 520 milyon dolar değerinde olduğunu belirterek “Kentsel dönüşüm alanı olarak hızla yenilenen Kağıthane ve Bomonti bölgelerinde ilgi ve arayışımız sürüyor. Kağıthane’de ofis ve ticari alan, Bomonti’de konut ve ticari alan olmak üzere 195 milyon dolar değerinde yeni proje için arazi takip çalışmalarımıza devam ediyoruz” diye konuştu.ANKA

Kaynak : haber7.com




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —