Tarih: 01.01.0001 00:00 1044

Hepimiz birer terörist olabiliriz...

Bir gün bir terörist olabileceğinizi hiç düşündünüz mü? Otoritenin insan üzerindeki etkisini araştıran Milgram deneyi tablolarına baktıktan sonra cevabı bir kez daha düşünün:

Hepimiz birer terörist olabiliriz...

Stanley Milgram 1933’te New York’ta doğdu. Yahudi’ydi. Babası Macar, annesi Romanyalıydı.Nazilerin meşhur ‘soykırım uzmanı’ Adolf Eichman’ın 1961’de Arjantin’de yakalanıp Kudüs’te yargılanmaya başlamasından sonra, Milgram da, kendi adıyla anılan çok ünlü bir deneyi başlattı.Genç bilim adamı, Nazilere yardakçılıkla suçlanan çoğu kişinin, ‘Ben vazifemi yaptım’ dediğini duyuyordu. Katliama katılanlar arasında cellat ruhlu insanlar hiç fazla değildi.Milgram, deneklere, hafıza ve öğrenmeyle ilgili bir deneye katıldıklarını söylüyordu.Her iki katılımcıdan biri öğretmen, diğeri öğrenci görevini üstleniyordu. Öğretmen ile öğrenci, bir paravanla bölünmüş ayrı odacıklardaydılar. Birbirlerini görmüyorlar, ama duyabiliyorlardı.Öğretmen, bir listedeki kelimeleri okuyor, öğrencinin bu kelimeleri tekrarlamasını istiyordu.Dananın kuyruğu, bundan sonraki aşamada kopuyordu: Öğretmen, her yanlış cevap için, öğrenciye, önüne konmuş bir cihazla, 15 volt fazla elektrik veriyordu!Öğrenci acı dolu çığlıklar atıyor, ‘Yeter!’ diye duvarı yumrukluyor, kalp hastası olduğunu söylüyordu.

Bu noktada, öğretmen görevini üstlenen deneklerin çoğu, deneyi bırakmak istediler. Bazıları 135 volta geldiklerinde, durup deneyin amacının ne olduğunu sorguladılar.‘Devam edin, siz sorumlu değilsiniz’ açıklamasıyla rahatlatılınca, öğretmenlerin ekserisi elektrik şoku vermeye devam ettiler. 450 volta kadar!Aslında elektrik şoku falan verdikleri yoktu! Öğrenci de araştırmacının adamıydı. Öğretmen gerçekten şok verdiğini sanıyor, öğrenci de acı çekiyor numarası yapıyordu.

***Milgram, deneyden önce, üniversite öğrencilerine, öğretmenlerin davranışları hakkındaki tahminlerini sormuştu. Öğrencilerin sadece %1.2’si öğretmenlerin işkenceye devam edebileceğine inanıyordu.Halbuki öğretmenlerin %65’i 450 volta kadar işkenceyi sürdürdü!İşinde gücünde, sıradan insanların bile berbat bir yıkıcı faaliyetin nasıl olup da taşıyıcısı olduklarını gösteriyordu Milgram.Denekleri kendi halinde kişilerdi. Sadist, işkenceci, terörist değillerdi.Başkalarına kötülük yapmak, kitaplarında yazmıyordu. Ahlâkî ve vicdanî değerleri, insanlara eziyeti reva görmüyordu. Ama birer işkence makinesi haline gelmişlerdi. Milgram, otoritenin insan üzerindeki etkisini ortaya koyuyordu.

***Gerçek hayatta mesele daha da vahim hale geliyor. Kültürel, ırksal, dînî, ideolojik, siyasî önyargılar halim selim insanları kötülük kaynağı haline getirebiliyor.Meselâ teröristlerin psikolojileri üzerine yapılan çalışmalarda, sadece küçük bir kısmının ‘fıtraten’ şiddete meyilli olduğu görülmüştür. Teröristi terörist yapan sadistik temâyülleri, vicdansızlığı, ahlâksızlığı değildir.Terörü besleyen ortamda yaşaması, terör örgütünün propagandasına açık olmasıdır.‘Uygun’ şartlarda yaşasaydık, hepimiz terörist olabilirdik…

Dr. Oğuz Tan - Haber 7oguztan@mcaturk.com

Kaynak : haber7.com


Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.