Tarih: 01.01.0001 00:00 1002

Babam yaşında erkeklere ilgi duyuyorum

Bu hafta evlenme konusunda sıkıntılı iki kız okurumuz ve SBS sınavı kötü geçtiği için kara kara ailesine nasıl söyleyeceğini düşünen bir genç delikanlımızın mektuplarını paylaşacağım sizinle...

Babam yaşında erkeklere ilgi duyuyorum

Sevgili Haber 7 okuyucuları,

Köşemde sizden gelen soru ve sorunlarınızı sadece ben değil, alanında uzman ve yetkili kişilere de danışarak sizler için en doğru cevapları bulmaya çalışıyorum.

Sorunlarınızı, dertlerinizi, sorularınızı, dileklerinizi ve paylaşımlarınızı ister rumuzla, ister gerçek adınızla orhancinar01@gmail.com mail adresi aracılığıyla bizlere ulaştırabilirsiniz.

Şekil, yazım ve imla kaygınız olmadan her konuda bizlere yazabilirsiniz. Eksikler olsa da bizler tamamlayarak ve saklı kalması gereken hususlara azami derecede önem göstererek, sorularınızı sırasına ve önemine göre Cumartesi – Pazar günleri köşemde cevaplamaya gayret ediyorum

***

40’LI YAŞLARDA EVLENME İMKANI BULAMAMIŞ BİR KIZIM

Merhaba, 

Size yazsam mı yazmasam kararsız bir şekilde başladım yine de yazmaya. Öncelikle belirtmek isterim ki halimden şikayet anlamında yazmıyorum bu maili. Evet, sıkıntılarım var ama o sıkıntıları vereni ve giderebilecek olanı ve de bütün bunların karşılığını kat be kat mutlulukla tebdil edebilecek olanı tanıyorum elhamdülillah. Biraz da şundan yazıyorum ben böyle bir sıkıntı içindeyim ama benim gibi başkaları da var şüphesiz ve bu konu da işlenirse köşenizde belki konuya duyarlılık gösteren birileri çıkar da birilerinin mutluluğuna sebep oldukları gibi kendileri de Allah'ın rızasını kazananlardan olurlar.

 Rasulullah sallallahü aleyhi ve sellem buyurdu;

Allah azze ve celle, kıyamet gününde buyurur ki: - Ey ademoğlu, hasta oldum, beni sormadın.

Kul: - Ya Rabbi, sen âlemlerin Rabbiyken ben seni nasıl sormaya geleyim?

Allah buyurur ki: - Hatırlamıyor musun, falan kulum hasta olmuştu, onu sormaya gitmemiştin? Bilmiyor musun, onu sormaya gitseydin, beni onun yanında bulurdun? Ey ademoğlu, beni yedirip doyurmanı istedim, beni doyurmadın.

Kul: - Ya Rabbi, sen âlemlerin Rabbiyken ben seni nasıl doyurayım?

Allah buyurur ki: - Bilmiyor musun, falan kulum senden kendisine yemek vermeni istedi, ona yiyecek vermedin? Bilmiyor musun, ona yemek yedirmiş olsaydın, harcadığını benim yanımda bulurdun? Ey ademoğlu, senden su istedim, bana su vermedin.

Kul: - Ya Rabbi, sen âlemlerin Rabbiyken ben sana nasıl su vereyim?

Allah buyurur ki: - Falan kulum, senden su istedi, ona su vermedin. Şayet ona su verseydin, yaptığın iyiliği benim yanımda bulurdun? (Müslim. Birr, hadis: 43).

 

Böyle uzun bir girişten sonra konuya geleyim. Ben kırklı yaşlara gelmiş fakat evlenme imkânı bulamamış bir kızım. Biz erkeklerle aynı ortamlarda bulunmaktan, onlarla fazla konuşmaktan uzak durduk.  Çevremizle de bu konuyu konuşmaya çekindik. Biz diyorum çünkü biliyorum benim gibi çok kız var ülkemizde. Benim düşünceme göre bu, bizi bilen çevremizin, uygun kişileri tavsiye etmeleriyle olabilecek bir şeydi. Ama çevremiz de bu konulara karışmaktan adeta kaçar oldular.

 

Bizim sadece Rabbimizin bildiği ne sıkıntılarımız oluyor ama evli arkadaşlarımız eşleriyle ya da çocuklarıyla ilgili en basit meselelerde bile öyle sızlanıyorlar öyle sızlanıyorlar ki.. Bir de üstüne diyorlar 'Vallahi en rahat sensin!' Sadece gülümsüyorum. Ama içimden de kendisine ziyafet sunulmuş, karnını fazlaca doyurmuş ve bunun sonucu midesinde sıkıntı hisseden birinin açlıktan karnına taş bağlamış birine 'Sen ne rahatsın!' demesi gibi hissediyorum. :) 

Her ne ise.. Her şey Allah’tan. O 'kulum' desin de inşaallah. 

Selamlarımla... Hayırlı çalışmalar

 

                                                                                                                   Bekar 

 

Sevgili Bekar,

Biz insanoğlu öyle nankör varlıklarız ki; varlığa da şikayet ederiz yokluğa da. Özellikle günümüzde evlilikler ateşten gömlek oldu. Giysen bir türlü, çıkarsan bir türlü…

Büyük şehirlerimizde o kadar çok dul ve evlenme yaşı geçmiş o kadar çok bekar bay ve bayan var ki, şaşırmamak ve üzülmemek mümkün değil. Eskiden evlilikler bir kez yapılır ve genelde ölünceye kadar devam ederdi. Şimdi ise araba değiştirirken gösterilen hassasiyet ve detaycılık evlilik müessesesi oluşturulurken gösterilmemekte, sonrasında da maalesef bir yığın boşanma bir yığın parçalanmış aile ve bunların bedelini ödeyen binlerce çocuk.

Peki ne yapmalıyız? Her şeyden öte evlilik yapmış olmak için evlilik yapmamalıyız. Önce kendimizi sonrasında evleneceğimiz kişiyi iyi ve kötü günde denemeliyiz.

Denemek zor derseniz benim kullandığım iki basit metot var; öfkelendirmek veya gereğinden fazla gevşetmek. Her iki türlü de insanlar gerçek yüzünü çabucacık açığa çıkarmakta ve gerçeği görebilmekteyiz.

Galiba esas sorun bizler gerçekleri görmek, bilmek, yaşamak istememekteyiz. Sonuçta da avcıdan kaçıp kafasını kuma sokan deve kuşu acı sonundan nasıl kaçabiliyorsa gerçeklerden kaçan çiftler de o kadar kaçabilmekte. 

*** 

BABAM YAŞINDAKİ ERKEKLERE İLGİ DUYUYORUM

Orhan abi;

Ben Beray. Yirmi altı yaşında klasik bir aile kızıyım. Bir firmada tezgahtarlık yapıyorum. Ailem evlenmem gerektiğini söylüyor. Bende elimden geldiğince teklifleri değerlendirip görüşmelere gidiyorum. Ama Orhan abi aileme beni yalış anlamalarından korktuğum için söyleyemediğim bir şey var. Görüştüğüm kişiler benim yaşım civarında fakat ben babam yaşındaki erkeklere ilgi duyuyorum. Normal olmadığını biliyorum ama neden olduğunu bilmiyorum. Sen insan psikolojisinden anlarsın. Bana bir çıkış yolu gösterebilir misin??   

                                                                                                              Beray

Sevgili Beray,

İçinde bulunduğun durum sadece senin yaşadığın bir durum değil. Bu durumu olumsuz karşılaman içinde bulunduğun şartlardan olsa gerek. Çünkü emsallerin seni yorup, güven veremediği için böyle bir davranım modeline girmiş olabilirsin. Ya da baban senin için çok özel bir insan modeli olduğu için evleneceğin kişide aynı davranımları görmek istiyor olabilirsin.

Yapabileceğin en kolay çözüm yolu ne çok yaşlı ne çok genç ikisinin ortası bir yaş dilimi olsun. Ne yaşlılığıyla seni yorsun ne de gençliğiyle seni üzsün.

SBS SINAVIM KÖTÜ GEÇTİ, AİLEME NASIL SÖYLEYECEĞİM?

Sevgili Orhan amca,

Sizlerin de bildiği gibi 5 Haziranda SBS’ye girdim ama sonuçlar umduğum gibi değil. Aileme ne söyleyeceğimi bilemiyorum. Ne tavsiye edersiniz ellerinizden öperim.

                                                                                                                      Yavuz

Sevgili Yavuz,

Öncelikle geçmiş olsun. Maalesef bir milyon öğrencimiz sınavlarda ter döktü. Sizlerin de kaderi habire sınav maratonlarında koşturmak. Fakat bu ne ilk ne de son sınavın olacak. Gelişen şartlar o kadar çok sınav çeşidi çıkarıyor ki ömrünüz sınavlarla geçecek.

Sana tavsiyem ailenle olayı enine boyuna tartışarak ve imkanın da varsa profesyonel destek alarak diğer sınavlarına daha hazırlıklı girebilmek için yapılması gerekenleri yaparak girmendir.

Orhan ÇINAR / Haber 7orhancinar01@gmail.com

Kaynak : haber7.com


Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.