Din meselesinin sosyalizm, kapitalizm, tarih, modernizm ve oryantalizm gibi farklı bağlamlarda ele alındığı Kurtuluş Teolojisinin editörü kapitalizme savaş açan papazlara dikkat çekti.
Dinç Çoban'ın röportajıAyrıntı Yayınları, Yeni Dizisi İdeaAyrıntı'yla yeni bir alana oldukça iddialı girdi. Din meselesinin sosyalizm, kapitalizm, tarih, modernizm ve oryantalizm gibi farklı bağlamlarda ele alınacağı İdeaAyrıntı dizisini ve dizinin ilk kitabı Kurtuluş Teolojisini, dizi editörü yazar Burhan Sönmez'le konuştuk.Burhan Sönmez'le uzun zamandır Ayrıntı Yayınları'nın yeni dizisi İdea'yı ve yayımlanacak kitapları üzerine konuşuyorduk. En son İzmir Kitap Fuarı'nda buluştuğumuzda, benim de içinde bulunduğum küçük bir gruba anlattı yeni diziyi ve onun ilk kitabı Kurtuluş Teolojisi'ni. Gerçekten ilgi çekecek konulara iddialı bir giriş yapıyor Ayrıntı Yayınları. Dünyanın her yerinde bir tabu olan, tartışılması dahi düşünülmeyen din olgusuna, çok yönlü bir yaklaşım sergilemesini beklediğim dizinin ilk kitabı yanılmadığımı ortayla koydu. Zira kitabın içeriğinde tartışma yaratacak ve algıları yeniden titretecek oldukça çok konu var. İşte Burhan Sönmez'le yeni dizi İdeaAyrıntı ve ilk kitabı Kurtuluş Teolojisi üzerine yaptığımız söyleşiden akılda kalanlar:- Ayrıntı İdea neyi hedefliyor?İdea Ayrıntı dizisi beli bir konu ve tema ekseninde kitaplar yayımlamayı hedefliyor. Kurtuluş Teolojisi de bu dizinin ilk kitabı. Bu dizi içinde yer alacak birçok kitabı kesen önemli kavramlardan ve kitaplardan birisi. Yayınevi tarafından İdea Ayrıntı diye düşünülen şey, din ekseninde yürüyen tartışmalarda farklı bakış açılarına yer vermek. Hem Türkiye'de hem de uluslararası alanda hala var olan ve geçmişte ortaya çıkmış olan tartışmaları ve bilgi birikimini Türkiyeli okura aktarabilmek. Tartışan ve düşünen kesimlerin sadece bir ya da iki kanaldan gelen verilerle yetinmemesi, çok farklı bakışları, daha derinlemesine öğrenmesi bir zorunluluktu.- Kurtuluş Teolojisi nedir?Burjuva çağı, bir yanıyla kilise üzerinden dinsel otoriteyle hesaplaşma üzerinden gelişmişti. Özellikle 1955'teki Latin Amerika Piskoposlar Konferansı'yla başlayan bir kaygı söz konusuydu. Bu kaygı Latin Amerika'daki aşırı yoksulluk, sömürü ve Batı'ya bağımlılık meselesiydi. Din adamları bunu dert ettiler. Dediler ki; biz bu düzene boyun eğmek zorunda mıyız? Din bu düzene sessiz kalabilir mi veya bu düzenin destekleyicisi olarak varlığını sürdürebilir mi? İşte bütün bu sorularla cevap aradılar. Bu ilk sorular daha sonra 1962-65 yıllarında 2. Vatikan Konsülü'nün ana gündemlerinden biri oldu. O dönemdeki Papa 23. John'un girişimleri vardı. Ve tabii ki esas olarak oradaki sol hareketlerin ruhu bütün bu yapıyı etkiliyordu.- Vatikan'da bir sol damardan mı var?O dönemde böyle bir faaliyet en azından tepki görmedi diyelim. Bir açık kapı vardı o zaman. Ama bu sonradan değişti elbette. O dönem bu yoksulların kilisesi kavramının kabul edilmesi, taban cemaati denilen yapı üzerinde gelişiyordu. İnanılmaz dinamik bir yapıydı.- Kurtuluş Teolojisi'ni, sosyalizmle buluşturan temel nokta neydi?Birincisi antikapitalizm. Din adamları kapitalizmi bütün kötülüklerin anası olarak görüyorlardı. Hatta buna yapısal kötülük adını verdiler. 'Tek tek insanlar iyi bile olsalar, bu insanların günahsız oldukları anlamına gelmez' diyorlardı. Bu bir yanıyla, siyasi duruşların teolojik okumasıydı. Kullandıkları kavramlar ister istemez onları sosyalist bakışla yan yana getirdi.Sandinist kabinede üç papaz- İlk çıkış ne zaman oldu?İlk büyük çıkışlarından biri 1964 Brezilya darbesinden sonra gerçekleşti. Brezilya'da kırsal kesimlerde ciddi bir örgütlenme zemini yarattılar. Çünkü diktatörlük döneminde bütün muhalifler susturulmuştu. Hiç kimsenin sesi çıkmıyordu ve yoksulluk toplumun en küçük hücresine kadar yayılmıştı. İlk çıkış 64'te ama bu kavram tam anlamıyla 1971 yılında oturdu. Gustavo Gutierrez 1971'de Kurtuluş Teolojisi diye bir kitap yayımladı. Bütün bu tartışmaları içine alan ve bunları formüle eden bu kitabın adı daha sonra bütün hareketin adı haline geldi. Kurtuluş teologları Brezilya'dan Uruguay'a, Honduras'a El Salvador'a kadar bütün Latin Amerika'yı sarıp sarmaladı. Mesela 1979 yılında Nikaragua'da Sandinist Devrim olduğunda Kurtuluş Teologları da oradaydı. Sandinist hükümetin kabinesinde üç papaz vardı. Devrimin parçası bu din adamlarının Vatikan'la araları açılıyor, Amerika da can düşmanı görüyordu. Bu din adamları görüldükleri yerde öldürülüyordu. Bu cinayetleri işleyenlerin ölüm mangaları olduğu, onların da Amerika tarafından yönlendirildiği de sonradan ortaya çıktı.- Peki süreçte Vatikan'ın tavrı ne oldu?Bu hareketler böylesi güçlenip gelişirken dini ve siyasi otoriteler de sessiz kalmadı. Özellikle Vatikan kendi içinde bir ideolojik ve dini baskı mekanizması geliştirmeye başladı. Kurtuluş teolojisini kınayan ve hatta onu ideolojik olarak kendince din dışı sayan ilk büyük metni yazan komisyonun başında, şu anda Papa olan Kardinal Joseph Ratzinger vardı. - Ya Amerika nasıl karşıladı ?1970'lerin sonundan itibaren uzlaşmaz bir çizgi geliştirdiği görülüyor. Ölüm mangaları aracılığıyla katliamlara girişirken diğer yandan da kapitalist sistemden yana dini akımları destekledi.- Kurtuluş Teolojisi'nin yoksulluktan başka bir itirazı yok mu?İlk çıkışı yoksulluk olmakla birlikte hareket zaman içinde evrildi. Ezilen kadınların ve ırkların da hakları için mücadele etmeye başladı. Yani perspektif gelişti ama ana eksende yine yoksulluk var.- Konuyla ilgili yeterli kaynak var mı?Bu kitabın dipnotlarını taradığımızda da görürüz ki bu konuyla ilgili binlerce kitap söz konusu. Çünkü yaklaşık elli yıldır süren kitlesel bir hareket var ve doğal olarak da bunun fikirsel karşılığı var. Bunlar sadece kilise için yazılmış ya da Marksist yapılar için yazılmış eserler değil. Esas olarak akademilerde ortaya çıkmış eserler.ASYA'DA KURTULUŞ TEOLOJİSİ- Kurtuluş Teolojisi sadece İncil için mi var. Diğer dinler ve kitaplar içinde karşılığı var mı?Sadece Hıristiyanlıkla sınırlı kalmıyor. Özellikle Asya'ya geldiğinde diğer dinleri de etkilediğini görüyoruz. Benzer bir eğilim, aynı isimle olmasa bile İslami coğrafyada da görüldü. Belki Latin Amerika'daki gibi kitlesel bir harekete dönüşmedi ama fikri olarak, önemli bir kanal açtı kendisine. Bunun en popüler örneklerinden biri Ali Şeriati'dir. Bir diğeri Sudan'daki Şeyh Mahmud Muhammed Taha'dır. Bu iki isim de İslam'ın geleneksel okumalarının eleştirilmesi gerektiğinin, aslında buradaki geleneksel okumanın bir sınıfsal tercihe dayandığını, meselenin sadece Allah'a iman ya da öbür dünyayı garanti altına almakla sınırlı kalmadığını, bu dünyada da egemenlerden ve ezilenlerden yana bir düzen tesis edildiğini ve dinin de bunun payandası olduğunu söylediler. Bu anlamıyla dinin 'afyon' karakterine özellikle vurgu yaptılar. Buna karşı kendilerince İslam'ın özü olması gereken bir niyeti dile getirirlerken birkaç tema üzerinde durdular. Bunlardan birincisi eşitlik meselesiydi. Sınıfsal eşitlik, sömürünün yok edilmesi, yoksulluğun ortadan kaldırılması temel kaygıları haline geldi.- Peki nasıl tepki gördüler?Ali Şeraiti İran'da Şah rejiminde sürekli hapse atılan, yok edilmeye çalışılan birisiydi. Ölümü de İngiltere'de sürgündeyken Şah'ın adamlarının elinden oldu. Ali Şeriati, yalnız Şah ve yandaşları tarafından değil, Ayetullah'lar tarafından da sevilmezdi. Çünkü her iki egemen akımı da çok sert eleştiriyordu. Şeyh Mahmud Muhammed Taha uydurma bir mahkemeyle idam edilerek öldürüldü. Mahmut Taha'nın İslam'ın İkinci Mesajı adlı kitabı çok önemlidir. Onu da biz hazırlıyoruz.- Türkiye'de Kurtuluş Teolojisi'ni benimseyen kimse var mı?Belki aynı adla değil ama aynı kaygıları taşıyan insanlar olduğunu biliyoruz. Sayıları az olsa da vicdanlı sesler olduğunu biliyoruz.- Dizide kaç kitap olacak?İlk olarak yaptığımız planlamada 30 kitap görünüyor. Her ay bir ya da iki kitap çıkarmayı düşünüyoruz. Yaklaşık iki yılda tamamlanacak. Sonrasında projenin ikinci etabına geçeceğiz. Kitaplar baskıya hazır bekliyor.Kitapla ilgili teknik bilgiler ve internet üzerinden sipariş şartlarını görmek için bu linki kullanabilirsinizAkşam - Kitap
Kaynak : haber7.com
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.