CHP’ye TBMM’de yemin ettirmeyerek, BDP ile birlikte siyasi tarihimizin en ilginç krizine imza atan Kemal Kılıçdaroğlu, tartışmaların tam ortasında çıktığı televizyon programında zor anlar yaşadı. Haber Türk’te Fatih Altaylı’nın konuğu olan Kılıçdaroğlu, sorulara net cevap veremezken yemin etmemelerinin ne anlama geldiğini de anlatamadı. Fatih Altaylı’nın CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nu soru yağmuruna tuttuğu programda zaman zaman muhalif bir siyasetçi gibi hareket etmesi de dikkat çekti.Kılıçdaroğlu, Altaylı'nın CHP Meclis'e girmezse olacaklara ilişkin ardarada yönelttiği 5 soruya da benzer cevabı, aynı cümlelerle verdi.İkili arasındaki diyalog şöyle gelişti: ENDİŞE ETMEYİN CHP ORADA OLACAKFatih Altaylı: Bu iş uzadı diyelim. Diyelim ki mahkeme bunu kan davasına çevirdi ve serbest bırakmadı. Bir sene, iki sene, üç sene, beş sene… Yani parlamento döneminin sonuna kadar serbest bırakmadı. Parlamento döneminin sonuna kadar Meclis’te yemin etmeyin çalışmalara katılmayacak mısınız? Kemal Kılıçdaroğlu: Böyle bir tablonun ortaya çıkacağını düşünmüyorum. FA: Diyelim ki çıktı… KK: Evet. FA: 4 sene yasama faaliyetlerine katılmayacaksınız? KK: Katılacağız… Başka türlü katılacağız. FA: Nasıl başka türlü… KK: İlla genel kurulda olmak, illa orada konuşmak şart değil. Türkiye’nin her tarafında biz politika yapabiliriz. FA: Komisyonlarda olmayacaksınız. Herhangi bir yasanın düzenlenmesinde etken olamayacaksınız. Yasaların düzenlenmesinde etken olamayacaksınız. Beğenmediğiniz yasaların Anayasa Mahkemesi’ne götürülmesi konusunda adım atıp bir hamle yapamayacaksınız. Yani, kolunuz bacağınız kesik vaziyette ortalıkta duracaksınız. Bu size oy veren bilmem kaç milyon insana karşı bir sorumsuzluk değil mi? KK: Hayır! FA: Niçin? Şimdi size seçmen mi dedi, “Balbay’ı ve Haberal’ı aday gösterin” diye. Bir kamuoyu yoklamasından mı çıktı. Siz kendi kendinize gösterdiniz, şimdi sorun çıktı diyorsunuz… KK: Kamuoyu yoklaması da yaptık. FA: Mesela Tuncay Özkan’ı neden göstermediniz? 35 bin oy aldı… KK: Yani o da gösterilebilirdi. Tuncay Özkan’a karşı bizim bir ön yargımız yok ki. Başka birisi de olabilirdi. Ona karşı da önyargımız yok. Kiminle en fazla oy alacağımızı düşündük, aday gösterdik. Bu da bizim en doğal hakkımız herhalde. FA: Tuncay Özkan’ı aday gösterseniz İstanbul’dan bir milletvekili fazla çıkarıyordunuz… KK: Olabilirdi yani. Tuncay Özkan’a karşı göstermeyelim diye özel bir tavrımız da yok. FA: Sorum o değildi ama… Size oy vermiş, kaç 12 milyon kişinin oyunu Meclis’te şu anda yok sayıyorsunuz. KK: Meclis’te temsil ediyoruz. FA: Yarım yamalak… KK: Hiçbir yurttaşımız meraklanmasın. Gereğini yapacağız. Bu ülkeye demokrasiyi, hukuku getireceğiz. Hukukun üstünlüğünü getireceğiz. Hiç kimse en ufak bir endişeye kapılmasın. FA: Kemal Bey herkes endişeleniyor. “Orada CHP olmazsa” diye endişeleniyor… KK: Hiç kimse endişe etmesin CHP orada var. FA: Ama komisyonlarda olmayacaksınız, Meclis kürsüsüne çıkıp konuşmayacaksınız… KK: CHP orada olacak, hiç endişe etmeyin. Hep beraber göreceğiz. Ne yapacaksınız? KK: Hep beraber göreceğiz. Hiç endişe etmeyin…
Kaynak : haber7.com