Elif Şafak’ın yeni romanı “İskender” 200 bin rekor baskısıyla çıktı. Bazı eleştirmenler, pazarlama-edebiyat ilişkisinde kantarın topuzunun kaçtığını, yazarın tanıtım çabalarının kitabın önüne geçtiğini ve edebi değerini düşürdüğünü dile getiriyorlar. Oysa, Elif Şafak geniş kitleler için üretim yapan bir yazar. Belli ki çok okunan kitapları olsun istiyor. Bunun için marka yönetimini bizzat kendisi üstleniyor. Hakkında çıkan haberleri kendisi yönlendiriyor. Dilediği zaman geçmişi ve aile yaşamından söz ediyor, içini açıyor. Sonra bir süre ortadan kayboluyor. Yeni kitabıyla birlikte yeniden iletişime başlıyor.“Ürün yönetimi”ni de planlı bir biçimde yürütüyor. Kitaplarına kısa ve çarpıcı isimler buluyor. Karmaşıklıktan kaçınıyor. Öykülerini yalın ve sade bir anlatımla dile getiriyor. Büyük çaplı tanıtım kampanyalarıyla her kitabını en çok satanlar listesine yerleştiriyor.Elif Şafak’ın, sarışın, iyi İngilizce bilen, buğulu bakışlı ve kırılgan imajı ona Batı’da büyük bir avantaj sağlıyor. Kitapları pek çok dilde yayınlanıyor. Yabancı gazeteciler onun görüşlerine yer veriyor. Türkiye’deki sistemle çatışmadan, sert veya marjinal bir durum sergilemeden, emniyetli bir alanda yazarlık kariyerini yönetiyor. Özetle, “Popüler yıldız” olmak Elif Şafak’a hem söhret hem para getiriyor. Önemli edebiyat ödüllerine sahip olmayışı hakkındaysa pek yorum yapmıyor.
(Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz)Fatoş Karahasan - Milliyet
Kaynak : haber7.com