Terörün yeni evrede ne yapmak istediğini biliyoruz. Kürtlerin demokratikleşme atmosferine yönelmesini engellemek ve Türklerin de yıllar sonra ulaştığı çözüm duygusunu dağıtmak...
Türkiye’nin demokratikleşmesi, Türk, Kürt fark etmeden herkesin ülke kaynaklarından ve imkanlarından daha fazla pay alması, herkesin bir birey olarak kendini daha fazla güvende hissetmesi demektir. İnkar politikasının bitmesi -özellikle anayasal boyutta bazı eksikler olsa da- Kürt kimliğinin hak ettiği düzeye ulaşıyor olması PKK için öngörülmeyen bir durumdu. “Devlet”in bunu yapabileceğini, hükümetin bu kadar cesur olabileceğini hesaplamamışlardı. Sonuçta, bölgede ve ülkede atmosfer değişti... Olumlu adımlar atılmaya başlandı. Ancak, olumlu değişiklik demek PKK’nın alanının daralması demek olduğu için de, örgüt açılım sürecini sabote etmek için bildiği tek yönteme, silaha sarıldı. Üstelik, bu kez daha da acımasızca.
PKK şimdi eylemleriyle adanmış tabanını konsolide ederken, “Türk” kamuoyunun referandum ve 12 Haziran’da sandıkta verdiği çözüm mesajını da geri döndürmek istiyor. Mesele, Türkiye’yi dağılan müzakere masasına çekmek değil aksine daha fazla ölüm, daha fazla kan ve daha fazla karşılıklı nefretle masayı tümden bir seçenek olmaktan çıkarmaktır.(Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz)Mustafa Karaalioğlu / Star
Kaynak : haber7.com