Tarih: 11.11.2011 10:48

Ergun: Masa üzerinde tartışalım ama

Facebook Twitter Linked-in

Mehmet Nayır'ın haberi

AK Parti'nin ve hükümetin önemli isimlerinden Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, SABAH'ın konuğu oldu. AK Parti'nin yeni anayasa vizyonunu anlatan Ergün '12 Eylül anayasası 1 sene tartışılsaydı 30 senedir tartışmazdık' dedi ve yeni Türkiye'nin anayasası için tüm tartışmalara açık olacaklarını söyledi. Ergün, 1787'de kabul edilen ABD anayasasının eyalet eyalet tartışıldığını ve insanların kafelerde masa, sandalye üstüne çıktığını anlatarak, '1787'den bu yana ABD anayasası var ve bu anayasada insan hakları ilerlemelerini ekleme dışında değişiklik olmamış. Biz de anayasamızı 1 sene tartışalım. Tartışma hararetli olsun. Kızıp masanın üzerine çıkalım' dedi.

Dayatma olarak algılanmaması için anayasa taslağı hazırlamadıklarını aktaran Ergün, bu nedenle uzlaşma komisyonu kurulduğunu anlattı. Herkesin yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğu konusunda mutabık kaldığını belirten Ergün, 'Ön şartsız anayasa çalışmalarına başladık. 1982 anayasası üzerinde tartışmak, aleyhine konuşmak yasaktı. 1982'de kabul edildi. 30 yıldır tartışıyoruz. 2 referandum ve defalarca değişim oldu ama maddelerde uyum yok. Anayasanın özü özgürlükçü değil. Başlangıç metni metin mi Allah'ını seversen? Başlangıç metnini okuyup bir defa da anlayan olsun alnında öpeyim. Yeni anayasamızı özgürce tartışalım' diye konuştu.

Türkiye'nin artık her şeyi tartışabilecek olgunlukta olduğunu anlatan Ergün, BDP milletvekillerini örnek verdi. TBMM çatısında çok uç fikirlerin de gündeme geldiğini hatırlatan Ergün, 'Eskiden bunlar konuşulamazdı. 1991 parlamentosunda Kürt kökenli vekillerin konuşması ile 2011 parlamentosunda Kürt kökenli vekillerin konuştukları mukayese edilirse 1991 çok masum kalır. Ancak bu konuşma yüzünden başlarına gelmedik kalmamış' dedi.

TERÖR VE KÜRT SORUNU

AK Parti'nin açılımları sonrası Kürt sorununun ayrışma noktasına geldiğini savunan Ergün, terörün Türkiye'nin hedefleri istikametinde ayağındaki en önemli ve en son pranga olduğunu söyledi. Ergün, 'Demokrasi açığı kapandıkça terör ve Kürt sorunu arasında ayrışma belirginleşiyor. Terör, Kürt sorununun versiyonu olarak önümüzde durmak yerine Türkiye'nin ileri gitmesini baltalamanın argümanı oluyor' değerlendirmesi yaptı.

1990'lı yıllarda Güneydoğu'da oyların ağırlıklı olarak merkez partilere giderken bugün bölgede AK Parti ve BDP'nin yalnız kaldığını hatırlatan Ergün, 'AK Parti Diyarbakır'da ve İzmir'de aynı anda yer alıyor. Türkiye'yi tüm yönleriyle ile kucaklayan siyasi parti olması açısından güvence' dedi.

'Belediyede çalışan şoförden çaycıdan oluşan bir mekanizma Diyarbakır Belediye Başkanı'nı yargılıyorsa 'Doğru düzgün konuş. Açıklamaların işimize gelmiyor' diyorsa, o zaman Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı'nı sorununun çözümü için irade koyabilecek muhatap olarak nasıl göreceğim' sorusunu soran Ergün, şöyle devam etti: 'Kardeşim 'Hem siyaset yapılsın diyorsun hem de siyaset yapan hapse konuluyor' deniyor. Siyasi aktör denilen kişilerin iradelerinin nasıl ipotek altına alındığını göstermek lazım. Sen, birçok eleştiriye, kuşkuya rağmen bu parlamentoda Türkiye anayasasını müzakere etmek için oturuyorsun. Bu büyük şans. Bu şansı siyasi iradeye dönüştürün. Öbür yapının talimatı ile hareket eden, oturun dediği yerde oturan, kalkın dediği yerde kalkan model olursanız, insanlar 'Bunlarla konuşacak bir şey yok' derler.' Bakan Ergün, tutuklu vekiller sorunu için 'Adam darbe teşebbüsü iddiası ile yargılanıyor. O işin içinde mi değil mi bilmiyoruz. Darbe demokrasiyi ortadan kaldırmaktır. Bu, demokrasi içinde olmak isteyenin yapacağı iş değil. Aday gösterilmeleri doğru değildi. Seçildikten sonra Meclis'e gelmeleri makul karşılanabilir ama bunun faturasını o siyasi parti topluma karşı ödesin' dedi. Ergün, 'Yargılamanın hızlanması gerekir. Ancak belli suçlar için tutukluluk süresinde adam o kadar ağır ithamla yargılanıyorsa mahkeme ne yapacak? Örneğin, Hizbullah davasında uzun tutukluluk süresi bile kamu vicdanını tatmin etmiyor' görüşünü savundu.

SABAH

Kaynak : haber7.com




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —