Tarih: 01.01.0001 00:00 659

Fransa Hocalı’yı Görmeli

Esenyurt Belediyesi Dağlık Karabağ işgalinin yıl dönümünde sözde ermeni soykırımının yalan olduğunun bir kez daha kanıtlanması amacıyla Türk Azerbaycan Dayanışma Derneğinin katkılarıyla düzenlenen “Soykırım Yalanını Cansız T

Fransa Hocalı’yı Görmeli
Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu’nun eşi Rabia Kadıoğlu, Azerbaycan milletvekilleri Sabir Rüstemhanlı, Fazıl Gazenferoğlu Mustafayev, Azerbaycan Konsolosu, Hasan Zeynalov, Esenyurt Belediyesi Meclis üyeleri; Metin Karakoç, Seda Gölenbölük, Ali Murat Alatepe, Efrail Çiftçi, Türk Azerbaycan Dayanışma Derneği Başkanı Salih Bayraktar, Asılsız Ermeni İddiasıyla Mücadele Derneği Başkanı Şemsettin Gürtekin, Fatih Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cafer Ulu ve çok sayıda Esenyurt’lu vatandaş katıldı. Saygı duruşu, İstiklal marşı ve Azerbaycan Marşı okunduktan sonra Azerbaycan’dan katılan protokol heyetinin konuşmaları ile devem etti.
 
Esenyurt Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Temel
“İlçemiz 2004 yılında 150 bin nüfuslu bir köy iken Belediye Başkanımız Sayın Necmi Kadıoğlu’nun 7,5 yıl süren çalışmaları sonrası nüfusu 520.000 olan modern, çağdaş her türlü alt ve üst yapıya sahip bir ilçe haline gelmiştir. Anadolu’nun her tarafından gerekse İstanbul içinden göç alan bir kent haline gelmiştir. İlçemiz Büyükşehir Belediyesinden sonra, ilçeler arasından en hızlı gelişen, en büyük yatırımları alan ve bütçesi en büyük ilçe haline ulaşmıştır.
Ermeniler emperyalist batı dünyasının teşviki ve hayali Ermenistan düşüncesiyle rahat içinde yaşamış oldukları Osmanlıya karşı isyan etmiş, terör uygulamış masum Müslüman ahaliye soykırım yapmışlardır. Ermeniler bu katliamın son zincirini de Azeri halkına Hocalı’da uygulamış ve Azerbaycan’ın %20 toprağını işgal etmiştir. İşte bugün burada tarihten günümüze Ermenilerin Türk Halkına uyguladığı bu soykırımı tartışmak üzere toplamış bulunmaktayız.”dedi.
 
Azerbaycan Konsolosu Ceyhun Memmedov;
 “Bizim burada toplanmamızın sebebi, Ermeni mezaliminin 20. yılı yaşıyoruz. Bunun gibi olayları çok yaşadık ve unutması imkânsızdır. Bu yaşanan savaş değil sivil Azerbaycanlı vatandaşlarımızı yok etmeye yönelik bir soykırımdır. Tek suçları Azerbaycan Türkü olmalarıydı. Bize öyle bir dehşet uygulandı ki acaba biz bunu söylesek Dünya bunu alarmıydı? Bizim tek isteğimiz Dünya platformunda bize yapılanları soykırım olarak kabul edilmesi ve 20 sene önce alınan topraklarımızın da geri verilmesidir” dedi.
 
Sabır Rüstemhanlı “ Fransa iç yüzünü göstermiştir”
Azerbaycan milletvekili ve bakanlık yapmış olan Sabır Rüstemhanlı, Fransa’nın Türkiye aleyhine almış olduğu meclis kararı ile içindeki Türk düşmanlığını gösterdiğini söyledi.
Rüstemhanlı; “Bugün burada Azerbaycan hükümeti adına ve Azarbaycan halkı adına başta Esenyurt olmak üzere kardeş Türkiye’ye selam getirdim. Dünyanın 70 ülkesinde 50 milyon Azerbaycan vatandaşının yaşadığı bölgelerde, Karabağ ve Hocalı katliamları anılmaktadır. Fransız senatosunun Türkiye’ye karşı kabul ettiği yasa ile demokrasiye karşı olan ve Fransa’nın iç yüzünü Türk düşmanlığını sergilemiştir. Türkiye’nin gelişmekte olması ve son yıllarda Türk dünyasının hareketlenmesi, dünyadaki diğer ülkeleri rahatsız etmektedir. Türkler soykırım yaptı diyen Dünya ülkelerine sormak gerekir. Fransa 1 milyon Müslüman öldürdü, Avusturalya’ya giden İngilizler yaptı, bu soykırımı Rusya yaptı. Kimse bu devletlerden neden soykırım yaptınız diye sormuyor. Ama Türk’e soruyarlar. Çünkü Türkler bir cephede birleşiyorlar ve bundan çok büyük rahatsızlık duyuyorlar. Bizim Türkler olarak dedemiz bir millet olarak adımız Türk’dür. Konuştuğum dil Anadolu da yaşayan Türk diliyle hiçbir farkı yoktur” dedi.
 
Bir Ermeni için sokaklara dökülüyorlar
Sabır Rüstemhanlı Türkiye’de çok sayıda yaşayan Ermeniler’in burada çok rahat yaşadıklarını ve belirtti. Rüstemhanlı “Türkiye’de Türk soyadı altında yaşayan binlerce Ermeni vardır. Hepimiz Ermeniyiz diyen de onlardırlar. Ama biz bugün onların dünyanın karşısında hepimiz Türk’üz demeliyiz. Türkiye’de bir hafta boyunca Hocalı katliamını anarak hepimiz Türk’üz diyeceğiz. Türkiye’de Doğu ve Güneydoğu da yüzlerce gencimiz terör kurbanı oluyor. İstanbul’da bu gençlerin ölümüne yanmayan insanlar bir Ermeni gazeteci öldürüldüğü zaman, sokaklara dökülerek hepimiz Ermeni’yiz diyorlar. Bizde bugün Hocalıda binlerce insanın soykırımına sebep olanlara hepimiz Türk’üz diyeceğiz” dedi.
Sabir Rüstemhanlı konuşması ardından okuduğu duygu dolu şiir ile büyük alkış aldı.
 
Panelistler, Ermeni soykırımının asılsız olduğunu söylediler
Hocalı katliamının 20. yılında Esenyurt Belediyesi Kültür Merkezi’nde düzenlenen programa katılan panelistler, Türk Azerbaycan Dayanışma Derneği Başkanı Salih Bayraktar, Azerbaycan Milletvekili Fazıl Gazanferoğlu Mustafayev, Azeri Türk Kadınları Birliği Başkanı Tenzile Rüstemhanlı, Fatih Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cafer Ulu, Asılsız Ermeni İddiasıyla Mücadele Derneği Başkanı Şemsettin Gürtekin oldu.
Konuşma yapan panelistler, Türkiye’nin Ermeni soykırımı iddialarıyla haksız ve dayanaksız bir biçimde suçlandığını söylediler. Bu asılsız iddialar tek taraflı olarak her türlü tarihi ve bilimsel verilerden uzak bir nitelikte, dünya kamuoyunun etkilendiği ve bu iddiaların başarı bulunduğu belirtildi. Panelistler, Hocalı’da yapılanların soykırım tanımına birebir uyduğunu, gerçeklerin ortaya çıkarılması ve duyurulması yönünde çalışmalar yapılması gerektiğini söylediler.
 
Tenzile Rüstemhanlı “ Türk anası cellât yetiştirmiyor”
Panelde konuşması ile dikkat çeken Azeri Türk Kadınları Birliği Başkanı Tenzile Rüstemhanlı katılımcılar tarafından büyük alkış aldı. Rüstemhanlı “ Benim ilmi mesleğim Kafkaslar ve Doğu Anadolu Bölgesinde yaşanan Ermeni Mezalimi üzerinedir. Bugünki Ermenistan denilen devleti bizim topraklarımızdan zorla göç ettirilerek kurulmuştur. Genç nesil bunları bilmiyor hatırlamıyor. Biz bunları anlatmadık, aşılamadık, öğretmedik. Çünkü Türk anaları evlatlarını katil ve cellât yetiştirmiyor. Türk anası evladını insan gibi devletine, milletine, dinine sağlı, insan sevgisi vererek yetiştiriyor. Bugün dünyada neden Ermenistan’a sormuyorlar, içinizde bir tane Azarbaycan Türk’ü barındırdınız mı? Fakat Türkiye’de binlerce Ermeni yaşamaktadır. Bize çifte standartla yaklaşıyorlar ve Türkiyeli Türklerimiz bunları konuşması gerekiyor. Kendilerini yorgun, bitkin, soykırıma maruz kalan bir millet olarak gösteriyorlar. Fakat bugün Avrupa ve Dünya Hocalıyı görmüyor, görmek istemiyor. Çünkü orada katledilen, soykırıma maruz kalanlar Türklerdir” dedi.
 
Hocalı’nın Canlı Şahitleri “ Diri diri
yaktılar, kurbanlık gibi kestiler”
Tenzile Rüstemhanlı’nın konuşması ardından, Hocalı soykırımına, zulme maruz kalan ve hala hayatta olan Hocalı sakinleri, Dr. Mehmet Nahıyov, Öğretmen Mehemmed Şükürov, Tarih öğretmeni Tamila Bilalova, Şair-Yazar Arender Gulizari kürsüye gelerek esir düştükleri ve zulüm gördükleri dehşeti anlattılar. Dr. Mehmet Nahıyov, Türkiye’nin her yerinde 25 Şubat’tan itibaren üniversitelerde ve Televizyonlarda Hocalı soykırımının anlatıldığını söyledi. Nahıyov “ 20 yıl önce baş veren bu olay yalnız Hocalı’nın, Azerbaycan’ın değil bütün Türk dünyasının sıkıntısı, derdi olmuştur.

Hocalı’da Ermeniler diri diri insanları, çocuklar yakılmıştır. Acımasızca insanlar kesildi, kadınların karınlarını, erkek çocukların başlarını kurbanlık gibi kesildiğine bizler şahit olduk” dedi. Diğer canlı tanık ve Tarih öğretmeni Tamila Bilalova’da dehşet anlarını anlatarak bir kez daha gözleri yaş dolması dikkat çekti. Bilalova “ 25 Şubat gecesini anlatmak çok zordur. Her zaman yapılan baskınlardan farklıydı. Tank, top sesleri geliyordu. Ne yapacağımızı, nereye kaçacağımızı bilmiyorduk. Soğuk ve karlı bir gecede Ermenilerin zulmunden kaçmaya çalışıyorduk. Kendini koruyabilen kurtuluyordu. Fakat kaçamayan korunamayan Ermenilerin güllesine, hançerine ölüyordu. Bu acı çok ağır bir acı, yaralılar can çekişiyor, çocuklar ölüyordu. Biz kaçıp kurtulduk, fakat doğup büyüdüğümüz topraklara 20 yıl hasret kaldık” dedi.
 
Soykırımı yaşayan Hocalı canlı şahitleri, gözlerinin önünde insanların kulaklarının kesildiği, dişlerinin söküldüğü, gençlerin başının kesildiğini söylediler. Soykırımın canlı şahitleri “ Hocalı soykırımının dünyada gözler önüne serilmesini ve bu insanlık dışı katliamın anlatılmasını istiyoruz” dediler. Soykırım Yalanının Cansız Tanıkları programı, panelistlere plaket takdimi ve bu olaylara cansız bedenleri ile şahitlik eden insanların objektiflere yansıyan fotoğraflarından oluşan serginin gezilmesi ile sona erdi.    

Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.