Fenerbahçe Kulübü'nün olağan seçimli genel kurul toplantısı cumartesi günü başladı. İlk güne başkan Aziz Yıldırım ve kongre üyelerinin yaptığı konuşmalar damga vurdu.
Fenerbahçe Uluslararası Spor Kompleksi Ülker Sports Arena'da çoğunluğa bakılmaksızın gerçekleştirilen kongrede Ali Yıldırım ve Nihat Özdemir'in dışında bazı kongre üyeleri de çeşitli konuşmalar yaptı. Aziz Yıldırım'ın de Ali Yıldırım tarafından okunan mektubunda kamuoyu ve çeşitli çevrelerde Fenerbahçe'yi linç kampanyasının başlatıldığının altı çizildi.
Fenerbahçe Asbaşkanı Ali Koç'a ve Şekip Mosturoğlu'na alkışlarla büyük destek veren sarı-lacivertli kulübün kongre üyeleri, Aziz Yıldırım'ın mektubundan sonra da büyük bir de alkış fırtınası koparttı.
''Futbolda şike'' iddialarına yönelik davada tutuklu yargılanan Aziz Yıldırım'ın yeniden aday olduğu kongrede, 20 Mayıs Pazar günü yapılacak başkanlık seçiminde, adaylığını açıklayan kongre üyesi Murat Çelikel de yarışacak. Başkanlık için iki adayın dışında başka bir üyenin şimdiye kadar açıklaması olmadı.
YILDIRIM'IN MEKTUBUNDAN DİKKAT ÇEKEN İKİ BÖLÜM:
'Fenerbahçe'yi 'böl, yönet' teorisiyle parçalayarak, istedikleri şekle sokmak isteyenler tarafından 3 Temmuz'dan çok önceleri düğmeye basılmış ve bu tehlikeli oyun başlatılmıştır. Fenerbahçe başkanının TFF Başkanı ile yaptığı 2 telefon görüşmesi gerekçe gösterilerek ortada bir 'silahlı suç örgütü' olduğu iddiasıyla dinleme ve takıp başlatılmıştır. Ancak bu operasyonun düğmesine basanlar aslında oynanacak oyunun ne kadar hukuksuz ve gerekçesiz olacağının da ilk sinyallerini vermişlerdir. '
'Şike ve teşviğin Türkiye'deki ilk günden tohumlarını ekerken suçüstü yakalananlar, Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'ne gitmemesi için ülke menfaatlerini dahi hiçe sayarak muhbirlik yaparken tespit edilenler, yasalarda suç tanımlamasının olmadığı tarihlerdeki eylemleri nedeniyle 'dolandırıcılık' suçundan yargılanmayı 'temiz' olarak yalanlarıyla örtmekten kaçınmayanlar, Türk sporuna siyaseti sokan ilk düşüncenin mimarları olmalarına rağmen Fenerbahçemize saldırmaya devam etmişlerdir.'
'Vahşice uygulanan linç kampanyası önce sahalara inmiş, futbolcularımız sahada sindirilmeye çalışılmış, toplum önünde itibarsızlaştırılmak istenmiş, Aykut Kocamanımız gün aşırı açıkça siyasetin içine çekilmeye çalışılmış ve bunlar yapılırken 'Güneydoğu' olayları benzetmesi gibi nitelendirilmeler bilerek ve kasten yapılarak, spor kamuoyu bölünmeye ve kaos yaratılmaya çabalanmış ve bunun faturası da bizlere yanı Fenerbahçemize kesilmeye çalışılmıştır.'