Siyaset Akademisinin ilk konuşmacısı Y. Tuğrul Türkeş, 21. Yüzyıl’da uluslararası kuruluşların önemine dikkat çekti. Yeni şekillenme sürecinin başladığını belirtti. Birleşmiş Milletler (BM)’in kurulma sürecinden, bugüne gelen Türkeş, “ulus-devlet gerekli mi? gerekiyor mu?” sorularına cevap aradı.
Y. Tuğrul TÜRKEŞ: Enerji lobisi güç kazanmaya başladı
21.Yüzyılın önemli dönüm noktalarından biri olan enerji konusunda çarpıcı açıklamalarda bulundu. Enerji lobisinin güç kazandığına dikkat çeken Türkeş, “eskiden Arap devletleri ön plandaydı, şimdiler de ise Afrika ön plana çıkmıştır.”, yorumunda bulundu.
Bilgi çağındaki üst değerler olarak, demokrasi, insan hakları, ifade özgürlüğü gibi değerlerin altını çizdi. Türkiye’nin Avrupa Birliği’nin bir parçası olmalı görüşünü dile getirdi. İler ki dönemde AB’nin Türkiye’yi alma gibi bir şartı olamayacağını söyleyen Türkeş, “eskiyen yaşlanan bir Avrupa var! Yaşlanmış nüfusuyla riske girmiş oluyor. Bu durum AB’nin varlığından iler ki dönemde bahsetmemizi zorlaştırıyor.” dedi.
“Medeniyetler İttifakı bir öngörü değil, bir projedir.” diyen Y. Tuğrul Türkeş, konu ile ilgili düşüncelerini paylaştı.
Batı düşmansız yaşayamaz. Sovyetlerin dağılmasından sonra, yeni bir düzen, yen bir düşman oluşturulması gerekiyordu. Bu projede “Yeşil kuşak projesi” idi. Sovyetlerin dağılmasıyla yeni bir düşman yaratıldı ve 21. Yüzyıl başlarken yeni güçler, yeni düşman haritasını şekillendirdi.
Kültürlerarası diyaloğun iyi irdelenmesi gerektiğini savunan Türkeş, ‘eşitlik’ koşulu şartıyla ancak bu diyaloğun olumlu sonuçlarını alabiliriz diyerek konuşmasını noktaladı.
TÜSİAV Başkanı Veli Sarıtoprak, “ Örgütlü Toplum: Dernek, Cemiyet ve Vakıflar” başlığı üzerine konuşma yaptı.
Konuşmasına Alparslan Türkeş’in “ Siyaset almak için değil, vermek içindir”, sözlerinden alıntı yaparak konuşmasına başlayan Veli Sarıtoprak, siyaset ve siyaset yapmanın öneminin altını çizdi. Eflatun ve Platon’un siyaset için yaptıkları “ adil meslek” tanımına atıfta bulunan Sarıtoprak, genç liderlere şu öğütleri verdi: “Parmağınızı taşın altına koyun. Dünya ve ülke meselelerine duyarlı olun. Sizin bu ülkeye borcunuz var.” dedi.
Sivil toplum kuruluşları, temsili ve katılımcı demokrasiler için önemli bir yerinin olduğunu söyleyen Sarıtoprak, “Parlamenter sistem, çoğulcu platform, sosyal oluşumlar gibi kavramları çok duyacaksınız. Sivil toplum deyimini “medya”dan çok işiteceksiniz.”, dedi.
Veli Sarıtoprak: Demokrasi ile sivil toplum iç içedir.
Demokrasi üzerine bir konsensusa ulaşılamadığının altını çizen Sarıtoprak, demokrasinin tam oturmadığını, aksadığını belirtti. Sarıtoprak, demokrasi için “demokrasi, insanın adam yerine konulan sistemdir.”, tanımını yaptı. Veli Sarıtoprak, Sivil toplumların engellenmesi olumsuz sonuçları doğurur. Sivil toplumda dayanışma ve gönüllülük esası olduğunun altını çizdi. Mustafa Kemal Atatürk’ün “Hayatta gerçek mutluluk, insanları mutlu etmekle gelen mutluluktur” sözleriyle sivil toplum kuruluşlarının toplum açısından ne kadar önemli olduğu çağrısını yaptı. Siyaset Akademisi Ankara’nın genç liderlerine önemli tavsiyelerde bulunan Sarıtoprak, “muhakkak bir sivil toplum kuruluşuna üye olun, aktif olun. Sizin geleceğiniz için önemlidir. Bu sayede çevre edinir, çevreniz güçlenmiş olur.”, diyerek konuşmasını noktaladı.
Siyaset Akademisi Ankara’nın son konuğu Yeni Çağ Gazetesi Yazarı Nazmi Çelenk oldu. Nazmi Çelenk, “Ortadoğu Sunni- Şii Kavşağında Son Gelişmeler ve BM’nin Rolü” üzerine bir konuşma yaptı.
Türkiye-ABD ilişkilerine değinen Çelenk, “Amerika’nın amacı aynı ama araçları farklıdır.”, açıklamasında bulundu. Arap Baharı hakkında çarpıcı açıklamalarda bulunan Nazmi Çelenk: “Korkuyla yetişen bir toplum var. Toplum baskıcı rejimden kurtulma içgüdüsü ile bu hareketi yapmıştır.”, dedi. “Türkiye ittifak yapmak istiyorsa İran ya da Suriye ile değil, Amerika ile yapmalıdır.”, mesajını verdi. Türkiye’nin hamle yapmaktan korktuğunu söyleyen Çelenk, “devlet iseniz yaptırıcılığınız olması gerekir!” dedi.
1,5 aydır Kars, Ağrı ve Iğdır illerinde İran ajanslarının yakalanmasına dikkat çeken Çelenk, Suriye çözüldükten sonra İran’ın boş durmayacağını dile getirdi. Arap ülkelerinin hangilerinin PKK’yı terör örgütü olarak kabul ettiğini katılımcılarımıza sordu. AK Parti’nin Suriye politikasını eleştiren Çelenk, Suriye’ye verilen desteğinin yerinde olduğunu söyledi. Ayrıca Avrupa Birliği sürecinde Ak Parti’nin tutumunun doğru bulduğunu belirtti. Çünkü Avrupa ile ticari ilişkiler zaten oturduğunu ve Türkiye’nin yeni ticari yollara yönelmesi gerektiği açısından AK Parti’nin bu politikasının yerinde olduğunu söyledi.
İstanbul Aydın Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Merkezi ve Genç liderler Derneği işbirliği ile gerçekleşen “Siyaset Akademisi Ankara” programı, değerli katılımcılarına plaketlerinin verilmesiyle son buldu.