27 Haziran gazetelerinde görenler hatırlayacak, Adana’da bir kafeterya işletmecisi Yunus Demiroğlu, işyerinde televizyondan müzik dinlettiği için 10 ay hapis cezasına çarptırıldı; 6 bin lira para cezasına çevrildi. Demiroğlu, karara itiraz edeceğini söyleyerek, “Tek suçum, işyerindeki televizyondan müzik dinletmekmiş. Bu konu hakkında bize bir uyarı yapılmadı, suç olduğunu bilmiyordum” dedi.
Birçok işletme, cafe, kuaför, çay bahçesi, mağaza,
mekânlarında müzik çalmak için izin almaları gerektiğini bilmiyor.
Ancak, “Kanunu bilmemek mazeret değildir”i biliyoruz.
O yüzden bilgi eksikliğinin mümkün olduğunca çabuk giderilmesi gerekiyor.
Kanuna muhalefetten suçlusunuz !...
Çünkü Mü-Yap görevlileri Türkiye’nin her yerinde ani denetimler yapıyor.
Mesela müşteri olarak restorana gelip çalan müziğin kaydını alıyorlar, tutanak tutuyorlar.
Ve sonrasında ifade vermek üzere karakola çağrılıyorsunuz.
Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’na muhalefetten…
Herkes birbirine haber versin çünkü, Bundan sonra “bilmiyordum” yok.
Telif hakları ve fikri mülkiyetle ilgili bilinmesi gerekenleri Mü-Yap Genel Başkanı Bülent Forta Habertürk Muhabiri Işıl Cinmen ‘e şu açıklamalarda bulundu.
Mesela kuaförde, televizyonda müzik kanalı açıksa işletme suç mu işliyor?
Gerekli izin alınmadıysa, evet. Umuma açık mahaller olarak tanımlanan her yer, mağaza, lokanta, kuaför, bar, çay bahçesi, müzik kullanması halinde izin almak yükümlülüğü taşıyor.
Yani kuaför, saçlarımı yaparken Kral TV dinlediği için polis tarafından ifadeye çağrılabilir mi?
Evet. Radyo ya da müzik kanalları arasında bu açıdan fark yok. Kral TV televizyondan yayın yapıyor diye lisans konusundaki uygulama değişmez.
Peki, parasını verip CD alıyor, onu çalıyor. Bu da mı suç?
Müziklerin nerden yayınlandığının bir önemi yok. İster bilgisayardan, ister radyodan yayınlansın… Umuma iletim gerçekleşiyorsa izin alınması gerekir.
150 kişilik doğum günü partisi veriyorum; orada da radyo çalıyorum. Bu suç mu?
Hayır. Doğum günü partisi gibi kendinize ait ve para kazaqnımları yapmayacağınız ve insanların dışarıdan görüp giremeyeceği özel etkinlikler bu kapsamın dışında. Ama doğum gününüzü bir barda kutluyorsanız ve müzik çalıyorsa, o barın lisanslı olması gerekir. Doğrudan kar edip etmemesinden bağımsız olarak bu müzikleri, kamuya açık alanlarda kullanan herkes bu izinleri almak zorunda. Buna lisanslı müzik diyoruz.
Dünyada da böyle mi?
Gelişkin ülkelerin tamamında fikri ürünlerin kullanımı benzer bir koruma altında. Hiçbir kültür ürününü kişisel amaç dışında izinsiz kullanamazsınız. Türkiye’ye de 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunuile benzer düzenlemeler getirildi.
Ne diyor yasa?
Yasanın 41. Maddesi… Umuma açık mahallerin, müzik kullanmak için yazılı izin almalarını ve bedelini ödemelerini zorunlu kılıyor. Meslek birlikleri bu izinleri üyeleri adına verirler. Bu izinleri almadan üyelerine ait repertuarı kullananlar hakkındaysa, yasanın beşinci bölümünde yer alan hükümlerde tanımlanan ceza ve tazminat davaları açılıyor.
Zor mu bu lisansı almak?
Çok kolay. Lisans almak için Meslek Birliklerine başvurmak ve sektör, bölge, büyüklük gibi parametrelere göre değişen bedeli ödemek yeterli. Lisans almak zor değil ve alan işyerlerine tespit yapılmaz.
Peki, bu toplanan para hak sahiplerine nasıl gidiyor?
İşletmelerden toplanan izin bedelleri yasaya ve genel kurul kararlarına uygun olarak, kullanım listeleri ve pazar payları dikkate alınarak üyelere yılda dört kez dağıtılır. Bu dağıtımlar Kültür ve Turizm bakanlığı denetimine tabi.
Neden kimse bilmiyor bu yasayı?
İşletmelerin üye oldukları TOBB, KESK, TUROFED gibi üst kuruluşlar aracılığıyla ve zaman zaman yapılan yerel kampanyalar ile bilgilendirme yapılıyor ama ne yazık ki birçok işletme tespit yapılıncaya kadar başvuru yapmıyor.
Denetimler nasıl yapılıyor?
Tespitlerin yapılması üyelerimizin haklarını savunmak için yasayla verilmiş olan bir görev. Bu tespitler hukuk kurallarına tümüyle uygun. Savcılık başvuruları sonrasında gerçekleştiriliyor. Kolluğun delil toplama ile ilgili mevzuatına uygun olarak delil toplama niteliği taşıyor. Savcılık veya mahkeme kararlarıyla yapılan bu tespitlerde müzik kullandığı tespit edilen işyerlerine meslek birliğimize ulaşmalarını sağlayacak bir bilgi notu bırakılıyor.
Yani başvuru yapmaları isteniyor, değil mi?
Evet. Başvuru yapan işyerleriyle her yıl yayınlanan ve Kültür ve Turizm bakanlığı tarafından denetlenen tarifelere uygun olarak sözleşme imzalanıyor.
Toplu başvurularda indirim var mı?
Odalar gibi sektör kuruluşları aracılığıyla toplu başvuru yapılınca indirim sağlanıyor.
Bu yıl lisans ödemeyen kaç mekân tespit edildi?
Son bir yılda 6 bin civarında işyeri denetlendi. Bu denetimler her yıl artarak sürüyor. Bu nedenle işyeri sahiplerini şimdiden izin başvurusu yapmaya davet ediyoruz. Bundan daha önemlisi, MÜYAP üyelerinin de üye olduğu Ticaret Odalarını bölgelerindeki işyerlerinin lisanslanması konusunda inisiyatif almalı. Biz bu tür toplu lisanslama çalışmalarını, geçmişte turistik oteller, alışveriş merkezleri ve yerel yayın kuruluşları gibi kullanıcılar için yaptık olumlu sonuçla aldık.