Türkiye Nereye Gidiyor?
Panele katılan Gazeteci Yazar Ahmet Taşgetiren de Anadolu’da Türkiye nereye gidiyor? İslam Dünyasında neler oluyor? başlığında konferanslar verdiğini belirterek, “Şu an Türkiye’nin yaşadığı gerilimin 28 Şubat sürecinde yaşanan bu mücadelenin bir safhasıdır 27 Mayıs, 12 Eylül, 12 Mart 28 Şubat ve 27 Nisan’da bu olayların bir önce safhalarıydı. Toplum, bağımsızlığına karşı gerçekleştirilen hareketlerde bütün varlığını ortaya koyarak mücadele eder.
Yapılan bu mücadeleler sonucunda 27 yıllık tek parti dönemi 1950 yılında hayat dışına itmiştir. Yeni dönemin ilk işi ezanı aslına döndürmesidir. Ancak yıllar sonra bu döneme geçilmesi bir Başbakanın ve 2 Bakanın canına mal olmuştur.” diye konuştu.
Amaç Tek Partili Dönem
Taşgetiren,“Yapılmak istenilen toplumu hizaya getirmek ve tek partili döneme dönüştürmektir. 28 Şubat döneminin medyadaki önemli aktörlerinden biri olan Amiral Kemal Yavuz bir açıklamasında şöyle demişti: ‘Türkiye, 1950 yılında çok partili döneme erken girdi. Toplum henüz devrimi özümsemedi. O dönemde bütün partiler karşı devrim sürecini besleyen politikalar ortaya koydular. Devrim sürecine sahip çıkan tek kurum Silahlı Kuvvetler oldu. Dolayısıyla TSK zaman zaman devreye girip yeniden devrim sürecini başlatması zaruri bir gereklilikti.’ Bu zihniyet sonucunda bir müdahale daha 28 Şubat şartları ve Refah Partisi’nin siyasetin dominat varlığı haline geldiği bir süreçte gerçekleşti.” diyerek 17 Aralık’tan sonra yeni bir süreç daha yaşanıldığını, toplumun çok dikkatli ve hassas olması gerektiğini söyledi.
İsimler Farklı Mücadele Aynı
Programda, eski Sincan Belediye Başkanı Bekir Yıldız’da 28 Şubat sürecinde yaşadığı olayları kısaca bahsederek, “Arkasından koşturabileceğimiz, sahip çıkabileceğimiz bir başbakanımız var. Allah kendisinden razı olsun, ömrü uzun olsun. 28 Şubat aslında her gün konuşulabilir. Bugün yaşadığımız sürecin adı aslında dün yani dünkü 28 Şubat. İsimler sadece farklı mücadele biçimi aynı. Sorun hiçbir zaman değişmemiş her zaman aynı ve bugün yaşadığımız dünün birebir sadece isimleri değişik birebir aynısıdır” dedi.
Sahip Çıkacağız
Yıldız eski başbakanlardan Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan hakkında bir anısını paylaşarak, “Ankara’da bir akşam yemek verildi, bizde oraya gittik. Yer sofrası var ve oturuluyor. Ben de oraya gittim oturacağım. Ben diyorum ki ‘Erbakan hocamın elini öpmek için eğileceğiz’. Ama oraya yaklaşır yaklaşmaz Erbakan hocamız hemen ayağa kalktı ve ‘hoş geldiniz’ diyerek sarıldı. Bu kadar içten ve mütevazi bir insandı” diye konuştu. Program sonunda Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı ise, “Erbakan hocamıza yapılabilecek en güzel hareket ve dualardan bir tanesi de idealinin gerçekleştiği bugünlerde, bugünlere sahip çıkmak olacaktır” dedi.