“BÜYÜK UZLAŞMA”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Toplumsal Uzlaşmaya Davetiyle gerçekleşen toplantıdan önce kahvaltı verildi. 90 davetlinin katıldığı toplantıda konuşulanlar Kılıçdaroğlu ve CHP yöneticileri tarafından not alındı.

'Bağlılığımızdan Ve Değerlerimizden Vazgeçmeyeceğiz'

Karadenizlileri temsilen katılan tek kurumsa, Karadeniz Konfederasyonu Karkon’du. Karkon Başkanı Tahsin Usta  Alevi Dernekleri Federasyonu başkanının kendilerine yapılan baskıları anlatmasından sonra söz alıp, Genel Başkan Kılıçdaroğluna toplantıyı düzenlemesinden dolayı teşekkür ederek” Bu gün ülkemizde sadece Aleviler baskı altında değildir, Cemevlerine yapılan saldırıyı bizde kınıyoruz, ancak ülkemizin genelinde sistem ve demokrasi sorunu vardır. Burada bulunan ve bulunmayan tüm STK lar, meslek örgütleri ülkemizin her tarafında bu durumla yüz yüzedir. Biz de Karadenizliler olarak, ülkemizin her tarafında olduğu gibi sorunlarla karşı karşıyayız. Bizimde kıyılarımıza, denizimize, yaylalarımıza, derelerimize, ürettiğimiz fındığa, çaya, tütüne saldırılar vardır. Derelerini korumaya çalışan analarımıza saldırılar vardır. Gençlerimiz işsizlik karşısında çaresizdir. Karadenizde bacası tüten tek bir fabrika yoktur. En önemlisi Karadenizli kimliğine, yurtseverliğini, milliyetçi duygularına saldırılar yapılmakta Karadenizlilerin ortak değerlerinde çözülme istenilmektedir Ama biz hiçbir zaman vatanımın bütünlüğünden, bayrağımızdan, ülkemize bağlılığımızdan ve değerlerimizden vazgeçmeyeceğiz. Sorunlarımızın ve çözümlerinin ortak ve ülkemizin ortak sorunu olduğunu düşündüğümüzden de birlikte hareket etmeliyiz. Bizler elele vererek toplumdaki kutuplaşmayı giderecek ve uzlaşma sağlayacak tutum içinde olmalıyız. Alevi, suni, laz, türk, kürt gibi ayrıştırmalar sunidir, toplumun içinde de kabul görmemekte aslında toplumum içinde  bir uzlaşma vardır” dedi. Nasıl bir Cmhurbaşkanı olması gerektiği konusunda ise “ Öncelikle demokrasinin işlemesi lazımdır. Seçilecek Cumhurbaşkanının elbetteki Atatürk ve Cumhuriyet ilkelerine bağalı, toplumsal uzlaşmadan ve hukuktan yana, noter gibi davranmayan, STK ve meslek örgütleriyle iyi ilişkiler içinde, ülkenin bütünlüğünü ve saygınlığını koruyan,  ayrımcılık yapmadan, hoş görülü, dini inançların tümüne saygılı, halkın içinde gezebilecek, mizah ve sanat anlayışına sahip, eğitime önem veren, toplumda kardeşlik ve yurtseverlik duygularının yeniden artırılmasına katkı yapacak birisi olmalıdır. En önemlisi oturacağı koltuğun gazi Mustafa kemal’in koltuğu olduğunu bilmesi gerekir. Ancak  kimin seçileceğinden daha önemli olan seçim sisteminin değiştirilmesi, iyileştirilmesi, seçim barajlarının kaldırılması, partilerdeki, tek adam ve seçiciliği kaldırarak demokrasinin işletilmesidir” dedi.