İstanbul’un ilçelerini dolaşarak tarihe tanıklık eden ve İstanbul’la özdeşleşen lezzetleri sizlerle paylaşmaya devam ediyoruz. Bu haberimizdeki durağımız Beşiktaş’ta bulunan tarihi Yedi - Sekiz Hasan Paşa Kuru Pasta Fırını.84 yıllık fırının işletmeciliğini yapan Erdal Çakar’dan bu fırının tarihçesini dinledik…Bina 2. dereceden tarihi bir eser. 1893 yılında fırın olarak Hasan Paşa tarafından yapılmıştır. 121 senedir faaliyette olan fırın ilk yıllarda ekmek yapımı ile faaliyetteydi. 1983 yılında kuru pasta türü unlu mamuller üreten fırının namını duymayan kalmadı.Tamamen odun kullanılarak pişirilen ürünlerin lezzeti ve kokusu herkesi büyülüyor. Kurabiye ve kurabiye çeşitlerinin yapıldığı fırında beyaz ekmek üretimi yapılmıyor. Siyah ekmek ve çeşitlerinin bulunduğu fırının müşterileri de bu durumdan gayet memnun. Standart kaliteyle yapılan ürünlerin müşterileri arasında Yıldız Kenter, Nejat Uygur, BKM Mutfak ekibinin yanı sıra rahmetli Süleyman Seba da bu fırından alışveriş yapanlar arasındaydı…Kurabiyeler tatlı ve tuzlu olarak ikiye ayrılıyor. Bunun dışında börek çeşitleri de var. Tatlı kurabiyede; elma, üzüm, portakal, Hindistan cevizi, vişne, şamfıstığı, çikolata, gibi ürünler bulunuyor. 35-40 çeşit farklı ürün bulunuyor. Fırın sabah 08:30 ile 21:30 arasında açık.Yedi - Sekiz Hasanpaşa Kuru Pasta Fırını’na Beşiktaş’taki Balıkçılar Çarşısı'nın yan tarafındaki küçük dar sokaktan ulaşabilirsiniz. 7-8 Hasanpaşa Kuru Pasta Fırını’na (0212) 261 97 66 numaralı telefondan da ulaşabilirsiniz.
Yedi - Sekiz Hasan Paşa kimdir?
Yedi - Sekiz Hasan Paşa, 1831-1905 yılları arasında yaşamış bir Osmanlı Mareşali. Çeşitli kahramanlıklarla orduda hızlıca yükselmiş, en sonunda da II. Abdülhamit’in en güvendiği adamlardan biri olmuş. Paşa unvanını ise Ali Suavi isyanını bastırdıktan sonra almış. Yedi - Sekiz Hasanpaşa o zamanlar Beşiktaş’ın asayişini sağlamakla görevlendirilmiş.İsminin hikâyesi ise şöyle; okuma yazma bilmeyen Hasan Paşa’ya, “Sen şöyle bir V çiz, yanına da ters V çiz, aralarına çizgi koy, Hasan gibi bir şey olur” denmiş. Bunlar Arap alfabesinde ‘Hasan’ kelimesine yakın bir ses verse de aslında biri 7, diğeri de 8 rakamlarını temsil ediyor. İmzasını 7-8 olarak atmaya başlayan Hasan Paşa’nın adı 7-8 Hasan Paşa olarak kalmış.
