Her insanın bir gün organa ihtiyacı olabilir
Organ bağışı sayısının az olması ülkemiz insanını rahatsız etmiyor gibi görünüyor ancak herkesin bir gün organa ihtiyacı olabileceğini düşünmesi gerekir. İnsanların bir yakınını kaybetmeleri durumunda organ bağışı konusunda ne düşündüklerini önce kendi kendilerine sormaları çok önemlidir. Bu konuda kişinin sadece organlarını bağışladığını beyan eden bağış kartı taşıması yeterli olmamaktadır. Organlarını bağışlamayı düşünen bireyler aynı zamanda ailelerine de bu konuda vasiyette bulunmalıdır.
Akraba bağlarının kuvvetli olması canlıdan canlıya nakil oranlarını artırıyor
Batılı ülkelerle kıyaslandığında Türkiye’deki akraba bağlarının çok daha kuvvetli olduğu görülmektedir. Canlıdan organ naklinin ülkemizde daha fazla olmasının nedenleri arasında akraba ilişkilerindeki bu bağlılıktan söz etmek mümkündür. Bunun yanında Batılı ülkelerde kadavra sayısı fazla olduğu için canlıdan organ nakline ihtiyaç ülkemizdeki kadar fazla olmamaktadır.
90’lı yıllarda Türkiye’de yılda 3-4 tane karaciğer nakli yapılmaktaydı. Günümüze bakıldığında sayısal anlamda gelişmiş ülkeler seviyesine geldiğimizi görmekteyiz. Çok başarılı nakiller gerçekleştirilmesine rağmen bu durum bizi tatmin etmemekte her yıl binlerce insan hayatını kaybetmektedir.
Türkiye’de organ bağışı oranında artıştan bahsedilmesi doğru bir yaklaşım değildir. Geçtiğimiz yıllarda ülkemizde sadece 10 tane organ nakli merkezi bulunurken, günümüzde bu merkezlerin sayısı 38’e çıkmıştır. Ancak gerçekçi bir artıştan söz edebilmek için organ nakli yapan merkezlere düşen kadavra sayısının her geçen sene artması gerekir. Bir organ nakli merkezine düşen kadavra sayısı, 20’den 5’e geriliyorsa burada artıştan bahsedilmesi mümkün değildir.
İstanbul’un potansiyeline bakıldığında kadavra sayısının yıllık 200 olması gerekiyor
Organ nakli konusunda belli değerler kullanılmaktadır. Gelişmiş ülkelerde organ bağışı milyon kişi bazında 20-30 olarak belirlenmektedir. Bu açıdan bakıldığında İstanbul 10 milyon nüfus kabul edilse bile yılda 200 kadavra olması gerekmektedir. Bu neredeyse Türkiye genelinin sayısına yakın bir rakam olarak gözükmektedir.
Organ bağışı konusunda toplumsal bir farkındalık gerekiyor
Organ nakli haftası Türkiye’deki algının da değişmesinin başlangıcı olmalıdır. Yaşlılıkta rahat etmek için gençken para biriktirmek örneğinde olduğu gibi hasta olunca organ bulunacak bir ortamı şimdiden hazırlamamız gerekmektedir. Bu birkaç doktorun ve ilgili birimlerin tek başına altından kalkabileceği bir durum değildir. Sokaktaki insandan, medyaya kadar tüm toplumun destek vermesiyle oluşturulacak ortak bir duyarlılıktır.