Tarih: 03.11.2014 14:59

İşte huzur ve başarının 10 altın kuralı

Facebook Twitter Linked-in

 Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazife Güngör, huzurlu, verimli, mutlu ve başarılı bir iş hayatı için doğru iletişimin önemini vurgulayarak hayata olumlu açıdan yaklaşan kişilerin başarıya ulaştığını söyledi. Prof.Dr. Güngör, verimli ve huzurlu bir iş yeri için şu önerilerde bulundu:

1.Evi evde bırakarak işe gelmek: Çoğu insan evdeki sorunlar ve konularla birlikte işe gelir ve işte evi yaşamaya devam ederler. Bu da onların işlerine yeterince yoğunlaşmalarında önemli bir engeldir. İş yerinde sürekli olarak evdeki sorun ve konulara kafa yoran birinin kendisini işe vermesi çok kolay değildir. Bu da hem kişinin işteki verimliliği düşürür hem de iş ortamındaki iletişimi üzerinde olumsuz etki yapar. Kişi kendini iş ortamına ait hissedemez, işe veremez. Bu durum öncelikle kişinin kendini, sonra da iş ortamındaki diğer çalışanları huzursuz eder.

2. İyi ki bir işim var duygusu: Her gün işe olumlu duygularla ve istekli başlangıç yapılması hem iş yerindeki iletişimin olumlu olması hem de işteki verimlilik açısından önemlidir. İşe isteksiz gelen biri için hem işiyle yeterince meşgul olması hem de iş ortamındaki diğer insanlarla sıcak iletişim kurması oldukça zordur. Bu durum kişinin verimliliğini olumsuz yönde etkiler, huzurlu çalışmasını engeller.

3. İşe gelmeyi mecburiyet olarak görmemek: Çoğu insan işlerini sevmeden, zorunlu olarak gider. Bu da onların iş verimini ve iş ortamındaki ilişkilerini kötü yönde etkiler. Oysa işimizi sevmediğimiz halde yapmak zorundaysak, en azından kendi iç huzurumuz için onu olabildiğince mecburiyet gibi görmemeye, ondan keyif almaya çalışmalıyız. Yapılmakta olan iş ne olursa olsun, keyif alınacak bir yanı mutlaka vardır. Aksi takdirde hayatımızı sürdürmek için yapmak zorunda olduğumuz işimiz hayatımızı kabusa döndürebilir. Bu da hem kendi ruh ve beden sağlığımız üzerinde olumsuz etki yapar, hem iş verimliliğimizi düşürür, iş ortamında huzursuz olmamıza yol açar.

4. İş yerinde zaman yönetimine özen göstermek: Çoğu insan iş yerlerinde başkalarıyla iletişim kurarken, zaman yönetimini dikkate almadan yaparlar ve işe verecekleri zamanı boşa harcarlar. Bu da işte verimliliği düşürür. İş verimliliğinin düşmesi ise o işi yapan kişinin saygınlığını düşürür, işte tutunmasına bile engel oluşturabilir.

5. İş yerinde mesafeli iletişim: İşte iletişim önemlidir ama gereğinden fazla olmamak koşuluyla. İş yerlerinde çoğu zaman insanlar birbirleriyle o kadar çok meşgul olurlar ki çalışmaya ayıracakları zamanı birbirleriyle iletişime ayırınca işler gereği gibi yürümez. Bu durum hem işteki verimliğin düşmesine neden olur, hem de gereğinden fazla iletişim halinde olan insanlar arasında çeşitli çatışma ve sürtüşmelerin ortaya çıkması çok daha olası hale gelir. Bu da iş yerinde huzurun bozulmasına yol açar. Bu gibi durumların yaşanmaması için iş arkadaşları arasındaki sosyalleşmenin ve iletişimin olabildiğince mesai saatleri dışına taşınması çok daha yararlı olur.

6. Gruplaşmaya gidilmemelidir: Çoğu zaman aynı iş yerinde çalışan insanlar arasında gruplaşma oluşur. Zaman içerisinde gruplar arasında çeşitli nedenlerle birtakım çatışmalar ortaya çıkabilir. Her grup kendi iktidar alanını yaratmaya ve genişletmeye çalışırken diğeriyle çatışma içerisine girebilir. Bu da hem işteki verimliliği hem de insanlar arasındaki iletişimi olumsuz etkiler. Moral bozukluğu ve işteki verimliliğin düşmesi ise genel olarak kurumsal işleyişi olumsuz etkiler.

7. Profesyonel düzeyde iletişim şart: Aynı iş yerlerinde çalışan insanlar arasında öncelikle profesyonel düzlemde bir iletişim ve paylaşım olursa işteki verimlilik ve iş ortamındaki huzur çok daha kolay sağlanabilir. İnsanların, aralarındaki iletişime, yaptıkları işi konu etmeleri ve iş performansı konusunda birbirlerini motive etmeleri hem işin kalitesi hem de çalışanların moral ve motivvasyonu açısından büyük önem taşır. Ast üst iletişiminin de profesyonel bir düzlemde gerçekleşmesi bu açıdan önemlidir.

8. Sezar’ın hakkı Sezar’a: İş yerlerinde çoğu zaman orta kademe yönetim görevlerinde bulunanlar astlarına yaptırdıkları işleri, üst yönetimlere kendi başarıları gibi iletirken astlarını görünmez kılmaya çalışırlar. Bu da asıl işi yapan kişilerin moral ve motivasyonunu olumsuz yönde etkileyerek işteki verimliliğin düşmesine neden olabilir. Oysa ki en küçük başarıların bile ödüllendirilerek gururların okşanması işteki verimliliği yükseltir. Unutulmamalıdır ki yöneticiler için asıl başarı, başkaları tarafından yapılmış işi kendilerine mal etmek değil, etkin bir koordinasyonla işi en başarılı şekilde yaptırmaktır.

9. Mobbinge (yıldırma/psikolojik şiddet) dikkat: Çoğu işyerlerinde insanlar birbirlerine mobbing uygulayarak birbirlerini dışlamaya, birbirlerinin işteki başarılarını engellemeye çalışırlar. Bu tür tavır ve davranışlar yalnızca mobbing uygulanan kişileri değil mobbing uygulayanı da mutsuz eder. Ayrıca mobbing alanına bir biçimde dahil olan diğer personel de olumsuz etkilenir. Bu da işyerinde genel huzurun bozulması, işteki verimliliğin düşmesine neden olur.

10. Sadece kendinle yarış: Başarının yolu kişinin kendisiyle yarışmasıdır, başkalarıyla değil. İş yerlerinde çoğu zaman insanlar kendi işlerini en iyi şekilde yapmak yerine sürekli olarak başkalarını gözetlemek, onların ne yaptıklarıyla ilgilenmekle zaman geçirirler. Hatta çoğu zaman da kendi iş başarılarını ortaya koymanın yolunu diğerlerinin başarılarını engellemek olarak görürler. Oysa ki başarının tek yolu kendisini aşmaktır, başkalarının başarılarını engellemek değil.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —