Tarih: 11.11.2014 11:41

Uluslararası Edebiyat Şöleni’ne Ev Sahipliği Yaptı

Facebook Twitter Linked-in

 Çalışmalarımıza Devam Edeceğiz

Şölende açılış konuşmasını Tuzla Belediyesi Kent Konseyi Başkanı Ergül Özdemir, “Tuzla Belediyesi Kent Konseyi Okul Aile Birliği çalışma grubumuzun tertiplemiş olduğu şölenimize hoş geldiniz. Kent Konseyi olarak aktif çalışmalarımıza devam edeceğiz. Her programımızda yanımızda olan, destek veren Belediye Başkanımız Dr. Şadi Yazıcı’ya teşekkür ediyorum” dedi.

Türk Dilini Dünyaya Yaymayı Amaçlıyoruz
KIBATEK Genel Başkanı Dr. Mevlüt Kaplan da derneğin amacı hakkında bilgi verdi. Kaplan, “Türk dilini, Türk edebiyatını Türkiye’de yaymak olduğu gibi dünyada da yaymayı amaçlıyoruz. Türk dilinin sanat dili, edebiyat dili,  çevre dili, konuşma dili olarak dünyada yaygınlaşmasını istiyoruz.

Dr. Şadi Yazıcı, Kültür ve Edebiyat Adamıdır

Tuzla’da edebiyat şölenimizi ilk kez geçen yıl düzenledik. Tuzla Belediye Başkanı sayın Dr. Şadi Yazıcı, bir kültür ve edebiyat adamıdır. Bunu 2 yıldır uygulamalarıyla gösteriyorlar. Kent Konseyi de bu organizasyona yardım ediyor. Kendilerine teşekkür ediyorum. Bu çalışmaların Türkiye’de belediye başkanlarına örnek olmasını diliyorum. Bütün belediyelerin kültür sanat hizmetleri vardır. Tuzla’daki gibi bunun halka yönelik olması gerekir. Belediyeler diğer işlerini elbette yapacak ama önemli olan halkın uyanmasını sağlamak ve şehirleri kültürle donatmaktır. Ben bir kez daha sayın belediye başkanıma ve Kent Konseyi’ne teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

“Medeniyet Ancak Edebiyatla Olur”
Edebiyatın ve şiirin toplumlar açısından tarihteki önemine değinen Tuzla Belediye Başkanı Şadi Yazıcı, medeniyet iddiasının ancak edebiyatla ortaya koyulabileceğini söyledi.“Tarihte ne yaparsanız yapın her şey yazarak ilerlemiştir” diyen Yazıcı, “Eğer ki kökü ezelde, dalı ebedde olan bir medeniyet iddiası gibi ciddi bir iddia ile yola çıkmışsanız mutlaka burada edebiyatınızın, kültürünüzün, sanatınızın var olması gerekiyor. Şiiriniz olmazsa olmaz. Her şair tanımlamış, Muhammet İkbal de şiiri “Şiir, hâlihazırı aydınlatan bir şûle, ilerilere ışıklar salan bir projektör ve öteler kaynaklı bir aşk ve heyecan bestesidir” diye tanımlıyor.  Yine Mehmet Emin Yurdakul da “Şairleri haykırmayan bir millet,  sevenleri toprak olmuş öksüz bir çocuktan farksızdır.” der.  Tanımları çok ama biliyoruz ki anlatmak, anlamak, duygularınızı yaşatmak, milli manevi değerlerinizi geleceğe anlatacak bir medeniyet iddianızı ancak edebiyatla ortaya koyabilirsiniz. Bir şair, toplumun içinde bulunduğu durumu ve duygularını şiirle anlatabilmiş. Belli toplumlarda tarihte öyle bir şey var ki şairlerin söylemleriyle savaşı kazanmış kabul etmiş. Şiirin tarih boyunca aynı sıcaklığını hissedebiliyoruz. Tarihte o kadar güzel şiirler ve duyguları o kadar güzel ortaya koymuş şairlerle karşılaşıyorsunuz ki, tarihteki aşkı da, davayı da tarif eden kelimelerin içerisinde insanı iklimden iklime sokan bir deryaya atıyor. Edebiyatçılar da, o toplumun hassasiyetlerini, bütün geleneklerini, göreneklerini, özelliklerini, gelecek nesillere yazıyla anlatır. Tarih birikim ve gelişimdir, Eğer, geleceğe aktarılacak olan birikiminizi geliştiremiyorsanız dünyada söz sahibi olmak gibi bir iddianız olamaz. Tarihi yazanlar değil, tarihi yazanlara malzeme olan toplumlar olmak zorunda kalırsınız. Biz tarihi yazanlardan olmak istiyoruz. Tarihi yazanlardan olabilmenin tek bir kaynağı vardır. Edebiyatta, kültürde ve şiirde mutlaka ileride olmalısınız” diye konuştu.

“3 Kişiyle de Olsa Bu İşi Yapacağız”
Başkan Şadi Yazıcı, düzenlenen şölene gösterilen ilginin az olmasını da değerlendirdi. Sosyal medyada çok zaman geçiren insanların sürekli aynı kelimeleri tekrarlayarak kelime
hazinelerini geliştiremediğine dikkat çeken Yazıcı, fikirlerini kelimelerle ifade edemeyen insanların hitaplarının küfür ve argoya dönüştüğünü söyledi. Başkan Yazıcı, “Bu kentin her şeyiyle ilgilenirken aynı zamanda kültür sanatla da geleceğini hazırlarken, bir pop sanatçısının yüzde 1’i kadar salonları doldurulamayan kültür, sanat, edebiyat, bilim toplantılarına katılımın azlığı ne Tuzla’ya, ne İstanbul’a özgü. Bu Türkiye’nin her yerinde, belki de dünyada var olan bir realite. 500 kelimeyle televizyon programı yapan insanların var olduğu bir ülkede salonlar maalesef boş kalıyor. Biz bu durumu değiştirmek ve geliştirmekle meşgulüz. 3 kişi de olsa biz bu işi yapacağız” dedi.

Bu Programlar Ufkumuzu Açacak
Tuzla Kaymakamı Ali Rıza Çalışır, konuşmasını Fuzuli, Yunus Emre, Cahit Sıtkı Tarancı, Nazım Hikmet,  Necip Fazıl Kısakürek, Mehmet Akif Ersoy’un dizeleriyle süsledi. Şairin toplumdaki yerini ifade eden Kaymakam Çalışır, gençliğin edebiyata ilgisinin zayıf kalışından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Kaymakam Çalışır, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Hadiseler, toplumlar ve olaylar şairleri çıkarıyor. Şairler de şiirleri üretiyor. Hangi kültüre bakarsanız bakın bir yaşanmışlık varsa şiir ortaya çıkıyor. şair dert insandır, hedef koyan, idealler gösteren, içinde yaşadığı toplumu, gençliği oraya çekmek isteyen fikir adamıdır, gönül adamıdır.
İki nokta üst üste, yan çizgi ve bir de parantezin tersi ve düzü. Bu her şeyi anlatıyor. Sevinci de üzüntüyü de bununla anlatıyor. İroniyle ifade etmek istiyorum ama şikayet etmek çözüm değil. Tuzla Belediye Başkanımızı gönülden tebrik ediyorum. Tuzla’mıza, gençliğimize faydası olacak, Tuzla halkını bütünleştirecek her türlü faaliyette şahsıyla, gönlüyle, ekibiyle, elindeki imkanlarla hizmet etmeye çalışıyor. Ben bu tür anlamlı, önemli programların gelecekte çok geniş ufuklar açacağına inanıyorum.”
34. KIBATEK- 2. Tuzla Uluslararası Edebiyat Şöleni, şairlerin şiirlerini okuması ve katılımcılara teşekkür plaketi verilmesiyle sona erdi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —