Tarih: 12.11.2014 12:53

Kur’an sevgisi salonlara sığmadı

Facebook Twitter Linked-in

 Başakşehirlilerin salonun tamamını doldurduğu sohbette,  Okuyan, Kur’ana karşı sorumluluklarımız’ ana başlığı altında Kur’an-ı Kerim’i hayatın her alanına hakkıyla tatbik etmenin yanında Kur'an’a edep ile yaklaşmak, onu okumak, okutmak ve insanlığa anlatmanın müminler için en büyük vazifelerden biri olduğuna dikkat çekti.

 

Başakşehir Emin Saraç Kültür Merkezi’nde gerçekleşen söyleşiye Başakşehir Belediyesi Başkan Yardımcısı Haluk Dikbaş, Başakşehir Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Basri Akdemir ve çok sayıda Başakşehirli katıldı.

 

‘Hayatın gayesi Kur’an-ı hayatın merkezine almaktır’

 

Salonun tamamını dolduran Başakşehirlilere ‘Bu ne harika Kur’an sevgisi diyerek dua eden Prof. Dr. Mehmet Okuyan söyleşiye Kur’an ayetlerini açıklayarak başladı.  Okuyan Kur’an ile irtibatın koparılmaması gerektiğinin altını çizerek“Hakikat Allah (c.c)’ın söyledikleridir,  Allah (c.c)’ın söylediklerini hayatın merkezine almak yaratılışın gayesidir. Sabah kalkarken günüme ne ile başlamalıyım sorusunu sorarak başlamalıyız. Buna cevabımız Kur’an ile başlamak olmalıdır. Bir gün nasıl geçerse her gün öyle geçmeye adaydır. Her günümüzü, Kur’an benim neyimdir, bu kitapla iletişimim nasıl olacak, Kur’an benden ne istiyor sorusunu sorarak geçirmeliyiz. Peygamberimiz hayatının her alanına Kur’an-ı merkez alarak yaşadı. Bizlerde ümmeti olarak hayatımızın merkezine Kur’an-ı almalıyız. Kur’an hayatımızın her alanına karışır. Kitabımız hayatımızın ta kendisidir”dedi.

 

Bir insanın geceyi nasıl değerlendirmesi gerektiğini de Münzemin suresi ile açıklayan Okuyan, “Gecesi Kur’an ile geçiren insanın gündüzü Kur’an ile ihya olur. Kur’an-ı seviyorsak, sevdiğimizi de tanımak zorundayız. Tanıdıkça daha çok sevecek, sevdikçe daha çok tanıyacaksınız. Kur’an-ı doğru tanımamız gerekiyor. Peygamberimiz sizin en hayırlınız Kur’an-ı öğrenen ve öğretendir. Peygamberimiz Kur’an-ı tanıyan ve onu tanıtandır, demek istiyor. Hafızın Kur’an-ı 6 saatte okuması bir marifet değildir. Önemli olan okuduğumuzu, dinlediğimizi doğru anlayabilmektir. Kur’an ile diyaloğumuzu sağlam geliştirmek ve anlamaya dayalı bir okuma ortaya koymak zorundayız.  Hızlı okumak maharet değil, 10 cüzü anlamadan okumaktansa 1 cüzün 1 sayfasını anlayarak okumak daha hayırlıdır” dedi.

 

‘Kur’an-ı hobilerimize kurban etmeyelim’

 

Şimdi mukabele sipariş ediliyor diyen Prof. Dr. Mehmet Okuyan, “Biz Kur’an-ı başkalarına para ile okutmak yerine kendimiz okumalıyız. Hidayet ancak Kur’an ile şekillenir. Kur’an hayat için kullanma kılavuzdur bu nedenle O’nu hobilerimize kurban etmemeliyiz. Mezarlıklarda sahte hafızlar var, ya da kasetten Kur’an okutuluyor. Fakat hiç kimse dinlemiyor. Bu kitap ıssız mekânlara hapsedilecek bir kitap değildir. Kur’an insanların stresini yok eden stres topu değildir. Düğünlerde Kur’an okutuluyor, orada da kimse dinlemiyor. Bana düğünü Kur’anlı adam değil, hayatı Kur’anlı adam lazım” dedi.


‘Kur’an-ı anlayamıyorsunuz diyenlere itibar etmeyin’

 

Anlamaya dayalı okumalar yapmalıyız diyen Mehmet Okuyan, Kur’an-ı siz anlayamazsınız diyenlere de itibar etmeyin önerisinde bulundu, “Siz Kur’an-ı anlayamıyorsanız, anlayamadığınız şeyden sorumlu tutulmazsınız. Kur’an sizler onu anlayın, hayatınıza aktarın diye indirildi. Menfaat derdinde olanlar siz Kur’an-ı anlayamazsınız diyorlar, onlara itibar etmeyin. Kur’an, Allah (c.c)’ın herkese mektubudur. Allah (c.c), O’nu biz anlayalım diye bize göndermiştir.

 

‘Kur’an'a taşınacaksınız ki Kur’an da sizi cennete taşısın’

 

Kur’an ayetlerini açıklayarak anlatan Prof. Dr. Mehmet Okuyan sözlerini şöyle devam ettirdi, “Siz Kur’ana taşınacaksınız ki Kur’an da sizi cennete taşısın. Evlerdeki Kur’an-ı ellere alacaksınız. Ellerde ki Kur’an-ı gönüllere taşıyacaksınız.  Kalplerdeki Kur’an-ı hayatlarınıza taşıyacaksınız. Kur’anın indiriliş gayesi budur. Kur’an-ı evin izbe yerlerine çaputlara sararak saygı olmaz. O’nu her an eline alabileceğin, hayatına aksettirebileceğin bir diyalog kurmalıyız. Kur’ana saygı O’nun dedikleriniz yapmakla sağlanır.”

 

Kur’an-ı ele almamak için saçma sapan şeyler ürettiler diyen Okuyan, “Kur’ana abdestsiz dokunulabileceğini, ancak bu dokunuşun O’nu anlamak içinse yapılabileceğini belirtti. “Abdestli Kur’an'a dokunmak, haysiyetli bir davranıştır ama sırf Kur’an dokunmamayı abdestsizliğine kurban etme. Abdestin yoksa da dokun, ama anlamak için dokun. Abdestin yokken anlaya anlaya dokunarak, O’na abdestsiz dokunmamak gerektiğini de anlayacaksın ve bir daha abdestsiz dokunmayacaksın” dedi.

 

Başakşehirlilerin salonun tamamını doldurduğu sohbetin sonunda Başakşehir Belediyesi Başkan Yardımcısı Haluk Dikbaş, Prof. Dr. Mehmet Okuyan’a teşekkür ederek gecenin anısına çiçek takdim etti.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —