Kahve 10. yüzyılda Etiyopya’da (Habeşistan) keşfediliyor. Yemen’e gelen kahve daha sonra Yemen Valisi Özdemir Paşa tarafından saraya getiriliyor. Sarayda itibarlı bir içecek olarak kabul gören kahve daha sonra saray mutfağında yerini alıyor böylelikle kahvecibaşılar saray mutfağında çalışıyor.
Sarayda kabul gören kahve konaklara, konaklardan evlere ve tüm halka yayılıyor. 1554’te Tahmis Sokak’ta kahvehaneler açılıyor. Bu sokak dünyanın ilk kahve sokağı olma özelliğine sahip. Kahvehanelerde edebiyat ve şiir sohbetleri ve oynanan oyunlara kahve içme kültürü yayılıyor.
Türk kahvesi Türkler tarafından keşfedilen bir hazırla ve pişirme metodudur.
143 yıllık bina döneminin en önemli Mimarı Zühtü Başar’a yaptırılıyor. Mehmet Efendi 1871 yılında babasından devraldığı dükkânda bir ilki gerçekleştiriyor. Daha önceleri çiğ satılan kahve bu dükkânda kavrulup, öğütülüp paketlenip satılıyor.
Aile 1934’te Soyadı Kanunu ile birlikte Mehmet Efendi soyadını alıyor. Müessese 3. kuşak yönetimde ilk günkü titizlik ve kalite ile hizmet veriyor. Mağazanın ilk afiş, logo ve ambalaj çalışmaları Grafiker İhap Hulusi Görey’e yaptırılıyor.
Aynı dönemde Beyoğlu’nda bir şube açılıyor ve özel bir araba ile şehir dışındaki bakkallara kağıt ambalajlı ürünler dağıtılıyor.
Kahve kültürünün 143 yıllık temsilciliğini yapan müesseseden dedeler, babalar ve torunlar alışveriş yapıyor.
Mağazada Türk kahvesi, fitre kahve, ekspresso, kakao ve salep satılıyor.