Sigara kullanımı ile ortaya çıkan ve akciğerdeki hava yollarını tıkayıcı bir hastalık olan KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı), tedavi edilmediği zaman geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açıyor.
İlk belirti öksürük ve balgam
Hastalığın ilk belirtileri öksürük ve balgam, ancak hastaların çoğu sigara tiryakisi de oldukları için, öksürük ve balgamı önemsemiyor. Öksürük ve balgam çıkarma şikayetleri özellikle kış aylarında ve sabahları daha fazla oluyor. Koah’lıların esas şikayetleri öksürük ve balgama eklenen nefes darlığı ve hırıltılı solunum. Nefes darlığı önceleri sadece ağır eforlar sırasında ortaya çıkıyor sonrasında giderek ilerleyici özellik gösteriyor ve en küçük hareketlerde bile nefes darlığına yol açmaya başlıyor. İleri evredeki hastalar odaları içinde yürürken, tıraş olurken, giyinip soyunurken, hatta yatakta dönerken bile nefes darlığı çekiyor. İlerlemiş Koah’lılarda dudak ve tırnaklarda morarma, boyun damarlarında dolgunluk, gözlerde kanlanma, bacaklarda şişlik gibi belirtiler de görülüyor.
40 yaşını aşana solunum testi
Koah’ın erken teşhisi için sigara içen ve 40 yaşını aşmış herkes, yılda bir kez solunum testi yaptırmalı. Solunum testi ile hem koah teşhisi konuyor hem de hastalığın şiddeti belirleniyor. KOAH tedavisi hastalığın şiddetine göre planlanıyor. Ayrıca tanıda bazı hastalarda akciğer grafisi, bilgisayarlı tomografi, arter kanında oksijen ve karbondioksit basınçları ölçümü, kanda antitripsin ölçümü, balgam incelemeleri, EKG testleri de yapılıyor.
Koah’ın tedavisi sigarayı bırakmaktan geçiyor
İlaçlar, hastalığın ilerlemesini önlemediği için sadece nefes darlığını azaltmak amacıyla kullanılıyor. Koah’lı hastaların nefes darlıklarını rahatlatmak için çok sayıda ilaç var. İlaçların bazıları solunum yoluyla alınıyor. Bu yolla alınan ilaçların dozları çok düşük, fakat ilaçlar direkt olarak solunum yoluna ulaştığı için etkileri kuvvetli. Ancak etkili olabilmeleri için doğru teknikle kullanmak gerekiyor. Bu cihazların nasıl kullanılacağını iyi öğrenmek gerekiyor. Ayrıca ilaçların dozu düşük olduğu için ve kullanılan dozu çok az bir kısmı kana karıştığından dolayı yan etkileri yok denecek kadar az. Farmakolojik olmayan tedavi yaklaşımları ise, solunumsal rehabilitasyon programları, oksijen tedavisi ve çok yeni olarak uygulamaya giren bronkoskopik valf yerleşimi gibi girişimleri içeriyor. Çok ağır Koah’lı hastalar sürekli olarak günde en az 15 saat oksijen kullanmak zorunda. Kanda oksijen seviyesi tehlike sınırının altına inmiş olan hastaların uzun süreli oksijen tedavisi almaları, hem şikayetlerini azaltıyor hem de yaşam kalitelerini artırıyor. Çünkü Koah’da ortaya çıkan sorunların önemli bir bölümü vücudun yeterince oksijen alamamasından kaynaklanıyor.
Tedavi sonucu yüz güldürüyor
Rehabilitasyon programlarının sonunda Koah’lı hastalarda semptomlar azalıyor, egzersiz toleransı artıyor, yürüme ve benzeri fiziksel etkinliklerde artış oluyor, günlük yaşam etkinliklerini başarma yeteneği artıyor, anksiyete ve depresyon azalıyor, kendine güven duygusu artıyor ve yaşam kalitesi ile ilgili nesnel ölçütlerde artma meydana geliyor ve sağlık giderlerinde de azalma oluyor.
Koah ile aktif yaşam mümkün
Koah ile aktif yaşam, pulmoner rehabilitasyon ile mümkün. Kişiye özel egzersiz programı, akciğer sağlığı, hastalıkları ve tedavileri ile ilgili hasta ve aile eğitimi, nefes darlığı ile baş edebilme yöntemleri, beslenme danışmanlığı, tedavisi gibi parametrelerin kişiyi destekleyici ve arkadaşça bir ortamda verilmesi temeline dayanıyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.