Dava, Şato ve Dönüşüm İrdelendi
1.Uluslararası Edebiyat Konferansı’nda Franz Kafka’nın özellikle “Dönüşüm, Dava ve Şato” isimli dünyaca ün salmış kitapları derinlemesine konuşuldu. Panelistlerden Hakan Akdoğan, Kafka’nın Dönüşüm kitabında bir sabah uyandığında kendini böcek olarak bulmasını son derece normal karşılayıp hayatına devam ettiğini belirtirken bu durumun herkesin kendi gerçekliğini yarattığını söyledi. Bürokrasi ve sistem eleştirisinin yapıldığı Şato kitabında ise Kafka’nın imgelerinin henüz keşfedilmemiş bir hayata ait olduğu ve insanların da bu keşfedemedikleri dünya içinde yaşadıkları aktarıldı. Okurun psikolojisini kontrol altına alan ender yazarlardan biri olarak bahsedilen Kafka’nın Dava kitabında bu yönünü fazlasıyla hissettirdiği de ortaya kondu.
Kafka’nın Umudu Vardı
“Umutsuz bir yazar mı” sorusunun tartışıldığı konferansta Kafka’da bir yere ulaşma umudunun hep olduğu ama sonunda ulaşılacak bir yer olmadığı düşüncesinin varlığından bahseden panelistler, yazarın devrimci değil insanlara yol gösteren ve dünyanın fotoğrafını çeken biri olduğu ifade edildi. Panelde anlatılanlarda Kafka’da en ön plana çıkan özellik ise dönüşen, kendine yabancılaşan insanın durumunu bir bilim kurguya gitmeden gayet doğal bir biçimde anlatılmasıydı. Kafka, bu yönü ile Aldos Huxley’in Cesur Yeni Dünya ve George Orwell’ın 1984 kitabındaki gerçek olmayan ütopyalarından uzak kalıyor.
Kafka’nın Aşkları Konuşuldu
Gerçekleşen 2. Oturumda ise konuklar, “Kafka’nın Kadınları” başlığı altında Kafka’nın aşk ilişkilerini ve kadınlarla olan iletişimini masaya yatırdı. Kafka’nın kötü bir çocukluk dönemi geçirmesi ve babasıyla hiç anlaşamamasının O’nu annesine daha da yaklaştırdığı belirtilen panelde Kafka’nın hayatına giren kadınlarla evlilikten kaçtığı ve evliliği bir esaret olarak gördüğü ifade edildi. 40 yıl süren ömründe Felice Bauer, Milena Jesenka ve Dora Diamant adındaki güçlü kadınlarla tutku dolu bir aşk yaşayan Kafka’nın hayata bakış açısı nedeniyle aşklarının hep yarım kaldığı söylendi. Aslında Kafka’nın aşka aşık olduğu da panelistler tarafından vurgulanan ortak kanıydı.
2 gün süren panelin sonunda Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, ilki düzenlenen bu konferansın Beylikdüzü ve tüm İstanbul için çok anlamlı olduğunu dile getirerek, ilçede uluslararası birçok önemli faaliyetin devam edeceğini ve dünya yazarı Kafka’yı ağırlamaktan çok memnun olduklarını söyledi. Tüm değerli panelistlere, emeği geçen destekçilere ve seyircilere teşekkür ederek, konuşmacılara Teşekkür Plaketi takdim etti.