Yaşlılıkta Sağlık İçin 2 Adım

Yaşlılık ile birlikte sağlık sorunlarının da arttığını belirten Anadolu Sağlık Merkezi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon, Akupunktur Uzmanı Dr. Derya Özmen Alptekin, sağlıklı bir yaşlılık için akupunktur ve egzersizin önemine dikkat çekti. Dr. Alptekin, doğru planlanmış egzersiz ve akupunktur uygulamaları ile kronik hastalıkların yol açtığı fonksiyonel kayıpların azaltılabileceğini belirtti.İlerleyen teknolojinin tıp dünyasına yansımaları ile Türkiye ve dünyada yaşlı nüfus büyük bir hızla genişliyor. Yaşlılık ile birlikte sağlık sorunlarının da arttığını belirten Anadolu Sağlık Merkezi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon, Akupunktur Uzmanı Dr. Derya Özmen Alptekin, sağlıklı bir yaşlılık için akupunktur ve egzersizin önemine dikkat çekti. Dr. Alptekin, doğru planlanmış egzersiz ve akupunktur uygulamaları ile kronik hastalıkların yol açtığı fonksiyonel kayıpların azaltılabileceğini belirtti. Tıp dünyasındaki gelişmelerle birlikte yaşam süreleri uzarken, buna bağlı olarak da yaşlı nüfus hızla artış gösteriyor.Türkiye nüfus projeksiyonuna göre 65 yaş ve üstü yaşlı nüfusun 2023 yılında yüzde 10,2 (8,6 milyon), 2050 yılında ise yüzde 20,8’e (19,5 milyon) yükseleceği tahmin ediliyor. Bu da yaşlılık döneminde de sağlığın korunması sorununu gündeme getiriyor. İleri yaşlarda görülen fonksiyonel kısıtlılığın etkin tedavisi için ABD ve Avrupa ülkelerinde tamamlayıcı tedavilere doğru bir yönelim olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon, Akupunktur Uzmanı Dr. Derya Özmen Alptekin, akupunkturun özellikle ağrı giderici etkisine yönelik 2013’te yapılan araştırmanın sonuçlarına değindi. Dr. Alptekin,  “Araştırma, yaş ortalaması 83 olan 60 hastada kronik ağrının akupunktur ile tedavisi sonucunda; ağrı skorlarında anlamlı bir düşüş, uyku kalitesinde artış ve kaygı bozukluğunda ise gerileme olduğunu kanıtladı” dedi.  Dr. Alptekin akupunkturun doğru seçilmiş hastalarda, yeterli eğitim almış uzmanlar tarafından uygulandığında yaşlılar için güvenli bir tedavi yöntemi olduğunu dile getirdi.   'Akupunktur En Çok Bel ve Boyun Ağrılarında Etkili' Akupunkturun, bilimsel bir tedavi yöntemi olduğunu belirten Dr. Alptekin, akupunktur uygulaması ile kanda ve beyin dokusunda saptanan endorfin, enkefalin ve serotonin artışları yaşandığını bunun da ağrı giderici, sakinleştirici, motor fonksiyonlarını iyileştirici ve bağışıklık sisteminde düzenleyici etkileri olduğunu belirtti. Bu etkilerin bilimsel çalışmalarla ortaya konduğunu hatırlatan Dr. Alptekin, akupunkturun en çok bel ve boyun ağrıları ile diz, omuz ve diğer eklem ağrıları gibi kas iskelet sisteminin ağrılı sendromlarının tedavisinde etkili olduğunu belirtti. 'Akupunktur Kesin Tanı Şart' Akupunkturun akut ve kronik ağrı kontrolünün yanı sıra stres, depresyon ve uyku bozuklukları ile birlikte bağımlılıklarda ve kilo kontrolünde tamamlayıcı bir yöntem olarak kullanılabildiğini belirten Dr. Alptekin,  “Burada altı çizilmesi gereken en önemli koşul; hastanın modern tıbbın bilimsel normları doğrultusunda değerlendirilmesi ve gerekli tetkik ve konsültasyonlarla kesin tanının mutlaka konmuş olmasının gerekliliğidir” dedi.  Akupunkturun her hasta için uygun olmadığına dikkat çeken Dr. Alptekin, “Kişide ağır psikiyatrik bozukluk ve iğne ile ilgili aşırı bir korku varsa, pıhtılaşma bozukluğu mevcutsa, acil cerrahi gerekiyorsa, vücutta tümör ve açık yaralar söz konusuysa ya da hasta kalp pili kullanıyorsa o hastaya akupunktur uygulanamaz” dedi. 'Her Hastanın Egzersizi Kendine Özel' Doğru uygulanan akupunkturun yanında, doğru planlanmış egzersizin de önemine dikkat çeken Dr. Alptekin, egzersiz programı yapılmadan önce hastanın ayrıntılı öyküsünün alındığını, daha önce geçirilmiş ya da halen devam eden rahatsızlıkların varlığında ise hastaların kontrol için ilgili bölümlere yönlendirildiğini söyledi. Egzersiz reçetesinin her hasta için bireysel olduğunu vurgulayan Dr. Alptekin, “Egzersiz, her yaşlının ihtiyacına, eşlik eden diğer hastalıklarına, geçmiş ve devam eden yaşam tarzı ile fiziksel aktivite düzeyine göre planlanıyor. Hastadaki denge bozukluğu ve demans gibi mental bozukluklar ile kas gücü, egzersiz tipinin belirlenmesinde önemli rol oynuyor” dedi. Yaşlılarda egzersizin demans ile birlikte kalp ve damar hastalıkları oranını azalttığını belirten Dr. Alptekin, egzersizin ayrıca kas gücünü ve kemik yoğunluğunu artırdığını, barsak aktivitesini düzenleyerek kabızlığı da azalttığını söyledi.


Orjinal Habere Git