Parti fanatizmi yapmasınlar.!

İmamoğlu Yerini Hak Etmiştir.

CHP Bayrağını sallayarak göreve gelmiştir.

Parti fanatizmi yapmasınlar.!

Türkiye sanayisine büyük katkısı bulunan ve son dönemlerde eğitim ve spor için verdiği destek ile adından sıkça söz ettiren Sanica Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Fatinoğlu, Beylikdüzü ve eğitim başta olmak üzere, sanayiden siyasete birçok konudaki düşüncelerini bizlerle paylaştı.

“İmamoğlu Yerini Hak Etmiştir”

Beylikdüzü’nde bulunan Sanica Holding merkez binasında gerçekleşen görüşmede,  sorularımıza samimi cevaplar veren Fatinoğlu ile Sanica Holding’i, CHP’yi ve Beylikdüzü’nü konuştuk.

 “Beylikdüzü’nde siyaseti halka inerek yaparsanız, doğruyu yapmış olursunuz. Siyaseti halka inerek yapan tek isim CHP Bayrağını taşırken dimdik yürüyüşünden ödün vermeyen ve yerini hakkıyla kazanmış İmamoğlu’dur” diyerek Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun çizgisini değiştirmeden devam ettiği takdirde uzun yıllar yerini koruyabileceğini belirtti.

Nezir Karayün; Sanica Holding olarak geleceğe güvenle bakabildiğinizi söylüyorsunuz. Kısaca çalışmalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz ?

Ali Fatinoğlu; İlk üretimine 1987 yılında başlayan Sanica Holding bugün, yaklaşık 1000 öğrenci ve 50 yi aşkın öğretmene yuva olan Abidin Nesimi Fatinoğlu Lisesi, Dünya’nın ve Türkiye’nin dört bir yanında bulunan şubelerindeki çalışanları, Elazığspor kulübüne verdiği destek ile tanınıyor. Fatinoğlu ailesinin geleceğe yatırım yaptığına değinen Ali Fatinoğlu, “Hedefimiz, müşteri odaklı çözümler sağlayarak her zaman ve her yerde müşterilerimize hızlı, kaliteli, ekonomik hizmetler sunmaktır. Bunun yanında eğitim ve spor ile geleceğe güçlü bir nesil yetiştirmektir” diyerek çalışmaları hakkında bilgiler veren Fatinoğlu, yaşam kalite standartlarını yükseltirken, eğitim, spor ve sosyal yaşam ile içice yaşadıklarının altını önemle çizdi.

Nezir Karayün; Beylikdüzü’nde CHP nerededir?

Ali Fatinoğlu; Beylikdüzü yaşam kalitesi ve yaşayanların eğitim kalitesi düşünüldüğünde çok kozmopolitik bir ilçedir. İlçede CHP Bayrağı altında bulunan 10 kişiye parti profilini soracak olursanız, karşınıza 10 farklı profil çıkacaktır. İnsanların bakış açıcı her zaman farklıdır. Bunu kabullenmeniz gerekir ki çalışmalarınızda bireysel olarak değil toplumsal olarak düşünebilme zekâsına sahip olabilesiniz. Beylikdüzü’nde siyaseti halka inerek yaparsanız, doğruyu yapmış olursunuz. Siyaseti halka inerek yapan tek isim CHP Bayrağını taşırken dimdik yürüyüşünden ödün vermeyen ve yerini hakkıyla kazanmış İmamoğlu’dur” dedi.

Nezir Karayün; Fatinoğlu ailesinin gelecek için planlarında ki öncelikler nelerdir ?

Ali Fatinoğlu; Ben Atatürkçü’ yüm, ben Milliyetçi’ yim, bu Ülkede bu bayrağın Milliyetçisiyim, vatanımın toprağımın bekası için çalışmaya kazanmaya ve kazandıklarımı vatanımın geleceği için harcamaya devam edeceğim. Eğitim, spor veya destek olabileceğim her alanda varım. Fatinoğlu ailesi olarak, bu güne kadar adına leke sürülmemiş bir geçmiş ile alnımız ak dolaşabiliyorsak, bundan sonrada böyle olacaktır. Atatürk’ün çizgisinde Cumhuriyeti, Bayrağımın altında ki topraklarımı ve vatanımda yaşayan milletimi kalkındırmak benim temel taşlarımdan birisidir. Herkes böyle olursa geleceğe güvenli adımlarla hazırlanmış bir Türkiye olarak yürüyebiliriz” dedi.

Nezir Karayün; Büyükçekmece’de CHP çatısı altına bulunan, Milletvekili ve Belediye başkanı Albatros olaylarında sokakta karşı karşıya gelmiş durumdadır. Bu konuyla ilgili düşünceleriniz nelerdir ?

Ali Fatinoğlu; Aynı partinin temsilcileri olan Akgün ve Şeker, sokakta birbirleriyle karşı karşıya gelemez, tartışamazlar. Bu hem etik olarak hem de insanların partiye bakışları açısından çok önemlidir. Her ne olursa olsun, masa başında çözülebilinecek, eğrisi doğrusu tartışılabilecek olayları sokağa yansıması partimizi zedeler. Büyükçekmece’de yaşanan olay bunun acı bir örneğidir. Vekilimiz ve belediye başkanımızın halk nezdinde karşı karşıya gelmiş olmaları demek parti içerisinde birbirimize olan saygımızın azaldığının göstergesidir. Halk bunu böyle anlar, istediği yorumları yapar, bireysel savaşlar partinin değerini düşürür, kitlesel sorunlara yol açar. Büyükçekmece’de bu sorunun bir muhatabı var, çözüm her ne kadar zor olursa olsun temsil ettikleri partinin değerini sokaklara düşürmeleri doğru değildir.

Nezir Karayün; Beylikdüzünün sahili ulaşım açısından sorunlu, yerel yönetimin göreve talip olduğunda ki önemli projelerinden biri Beylikdüzü halkını sahil ile buluşturmaktı. Hala aşılamamış bu sorun hakkın düşünceleriniz nelerdir?

Ali Fatinoğlu; Halka inerek, samimi ve uzun süren bir çalışmanın ardından, CHP Bayrağını sallayarak, göreve gelen Ekrem İmamoğlu projelerine hız vermeye başlamalı. Beylikdüzü için kaybedilen her gün büyük bir değerdir. Liman, Eston marina, balık hali Beylikdüzü’nün mavisine el koymuş durumdadır. Önlem alınmadığı takdirde, sahil Beylikdüzü’nün özelleştirilmiş alanı olacak, vatandaş şirketlerin belirlediği sınırların dışında bırakılacaktır. İşletme tesislerin himayesine geçen sahil şeridinde çevre kirliliği faktörü başlamıştı.

Nezir Karayün; Belediye meclisinde imara açılması karara bağlanan arazi hakkında düşünceleriniz nelerdir ?

Ali Fatinoğlu;  belediye meclisinde çıkarılacak imar kararları iyice düşünülmeli, ilçenin yararına olabilecek her türlü çalışma mecliste desteklenmelidir. Fakat, denizin ilçe ile buluştuğu noktanın önünün beton bloklarla kapanması demek, ilçenin denizi gören yüzüne vurulmuş bir darbedir. Denize beton bloklarla değil, yemyeşil alanlarla ulaşalım. 50-100 yıl sonra pencerelerinden bakan insanlar denizi görebilsinler, seçilerek ilçe yönetimine layık görülmüş kişiler, geleceğe dönük düşünmeliler.

Nezir Karayün; son olarak Türkiye’ nin içinde bulunduğu seçim süreci ve Ülke ekonomisi hakkında düşüncelerinizi okurlarımız için bizimle paylaşır mısınız ?

Ali Fatinoğlu; Seçim partilerin değil, halkın kaderini belirler. Hükümetin içinde bulunduğu belirsizlik, sanayi başta olmak üzere küçük esnafı dahi etkilemektedir. Parti fanatizmi yapılması demek, rant ekonomisinin önünü açmak demektir. Sanayicinin Döviz kurlarında ezilmesi demek, ayakta kalabilmek için orta ve küçük ölçekli işletmeleri ezmesi anlamına gelmektedir. Türk sanayisi rant ekonomisini kaldıramaz. Yabancı fonları Ülkeye sokulması, bizim öz değerlerimizin yavaş yavaş değer kaybetmesine yol açar. İflasın eşiğine gelen sanayici ayakta kalabilmek için yabancı sermaye ve ortaklara ihtiyaç duyar, bunun anlamı ekonomik yönden istila edilmektir. Hükümet buna göz yummaktadır. Derhal gereken önlemler alınmalı, Milli Markalar koruma altına alınmalıdır. Ferdi menfaatler bir kenara bırakılarak, Türk sermayesi desteklenmelidir. Aksi takdirde yabancıların himayesinde ayakta kalma çabası veren Türk Sanayisi bitirilmektedir. Ekonomik bağımsızlık ve Milli sermayemizi korumak için acil önlem planlarına ihtiyacımız var.

Haber: Filiz KELEŞ