Akademide Süreç VE Siyaset !!

Eğitim programında ilk olarak söz alan Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal, siyaset kavramını örnekler vererek anlattı. Ünal, ‘’Siyaset İslam medeniyetine ait bir kavramdır. Siyasetin kendi içinde kavramları vardır. Biz kimiz biz Müslümanız ve düşünce biçimimiz Müslüman gibi olmalıdır. Biz Müslümanız bizim olmazsa olmaz kimliğimiz Müslüman olmaktır. Müslümanın olduğu yer insanların kendini güvende hissettiği yerdir. Bizler gayret göstermek çaba sarf etmek ve başarılı olmakla yükümlü insanlarız. Medeniyet bir tasavvur biçimidir, bir düşünce biçimidir. O tasavvur bizim Müslümanlığımız, bizim insanlığımızdır. Bizim kollektif çalışmaktan başka kendi değerlerimizi yeniden inşa etmek, yeniden hatırlamak gerekmektedir. Siyaset yapıyorsanız bizim siyasetimizin tasavvuru nedir, diye sormalıyız. Siyaseti hangi temelde yapacağımıza bakmalıyız. Biz seferle görevliyiz zafer Allah’ındır. Hz. Ali savaşın tam ortasında namaza durur etrafındakiler ‘Ya Ali ne yapıyorsun’ dediklerinde biz bu savaşı bu namaz için yapmıyor muyuz’ der. Bitlis’te doğmuş biri 40 yıl Paris’te yaşasa siz yine de Türk veya Kürt’sünüz. Her zaman AK Parti siyasetinin mayası ve çeperleri sağlamdır, çekirdeği sağlamdır” dedi.  

“Kasım ayının sonunda makinanın eksiklerini gidereceğiz”

Mahir Ünal’ın ardından AK Parti Genel Merkez Teşkilat Başkanı Mustafa Ataş söz alarak kendi siyasi yaşamından ve çalışmalarından örnekler verdi. Ataş, ‘’ Recep Tayyip Erdoğan’la siyaset yapmak herkese nasip olmaz. Allah korusun merdivene ters binen bir liderin partisinde de siyaset yapabilirdik. Allah bize dünyanın gıpta ettiği bir liderin partisinde siyaset yapmayı nasip etti. 1 Kasım seçimlerini teşkilatlarımız başarıya odaklandığı için başarılı olduk. Aynı odaklanmayı 7 Haziran seçimlerinde gösteremedik. Kasım ayının sonunda makinanın eksiklerini gidereceğiz. Ak Parti 2001 yılında bir ideal uğruna kuruldu. Millete umut olma noktasında kuruldu. Milletin umutları tükenmişti. Yeniden milletin umutlarını yeşerten bir anlayışla sandık başına gitti ve dünyadaki birçok partiye nasip olmayan bir başarı yakalamıştır. Ben 13 yıldır her gün uyandığımda Ak Parti’nin tek başına iktidar olduğu duygusuyla işe başlıyorum. 7 Haziran’dan sonra ülkede Ak Partiye oy veren de vermeyen de toplumun her kesimi mutsuzdu. 36 yıl sonra ilk defa IMF’ye borcumuzu bitirdik ve borç verir hale geldik. 7 Haziranda AK Parti’nin önünü seçimle kesemeyen beceriksiz muhalefet Ak Parti’nin önünü üst akılla kesmeye çalıştı ve kısmen de başarılı oldular”

“Bu sefer milletimiz bunu yemedi”

Sözlerine devam eden Ataş, 1 Kasım seçim sonuçlarının milletin feraseti olduğunu vurguladı. Ataş, “Aynı masada oturup çay içemeyen insanlar aynı masada birleşip hesaplar yaptılar. Dolar aldı başını gitti, yatırımcılar yatırımlarını başka ülkelere çevirdi. AK Partinin ve ülkenin üzerine sinsice plan yapanlar planlarını artık değiştirdiler. 7 Haziranda Diyarbakır’da patlatılan bomba nasıl HDP’yi barajı geçirmek içinse; Ankara’da patlatılan bomba AK Parti’nin önünü kesmek için düzenlenmiştir. Ama bu sefer milletimiz bunu yemedi. Bu seçimlerde alınan %49,5 Allah’ın bu millete, ülkeye bir lütfudur. Allah bir kez daha bu milletin yüzüne bakmıştır. Bu sonuçlar milletimizin ferasetidir. Milletimizin başarısıdır. Allah’ın bu millete lütfudur. Mısır’dan sonra en genç 30 yaş altı nüfus Türkiye’dir. Bunun İçin gençlere dönük çalışmalıyız. Allah herkesin üzerine güneşi doğduruyor kimseyi sen Kürt’sün, sen Türk’sün, sen

Alevisin, sen Sünni’sin diye ayırmıyor. Allah’ın ayrım yapmadığı yerde biz kim oluyoruz ki ayırıyoruz. Kalan %51 kısmı kucaklama sorumluluğumuz var. Kimseyi ötekileştiremeyiz. Gönülleri feth etme sorumluluğumuz var. Bizler yük olmak için değil yük almak için buradayız” dedi.

“ 17 Aralık’ı kendimiz püskürttük”

Toplatının son konuşmacısı olarak söz alan Gazeteci- Yazar Ersoy Dede, Türkiye siyasetinin yakın döneminde yaşananları ve medyanın etkisini anlattı.

Dede, “28 Şubat’ta kendi basınımız olmadığı için kendimizi savunamadık. 17 Aralık’ı ise kendi medyamızla püskürttük. Hürriyet gazetesinde yayınlanan fotoğraf yanlışlıkla konuldu peki o şekilde montajlanmış bir fotoğrafın bilgisayarınızda ne işi var? Demek bugün olmasa başka bir zaman da kullanılmak üzere hazırlanmış ”  dedi.