Sabri Ariman; 'Beylikdüzü'nün merkezinde ve bir çok mahallesinde alt yapıdan, elektiriğe kadar her sorun sorun olmaktan çıkmış durumda, oralarda parklarda, meydanlarda, bahçelerdeki kuşların bile derdi yok iken, benim mahallemde insanlar tırların eksoz dumanlarıyla, elektirik ve altyapı sorunlarıyla, hırsızlıkla, uyuşturucu ile uğraşıyoruz' diyerek mahallenin unutulmuş bölge olduğunu ifade etti.
Ariman; 'Beylikdüzü artık bir ilçe, belde mahalle diye tartışmamamız gerekiyor. Üçüncü kaymakamla çalışıyoruz. Bundan önceki kaymakamlarımızda kamuya açık yapılan toplantılarda vatandaşlarımızı dinliyorduk. İlk kaymakamımızın yersiz tavırları bizi inciltmiş olsada, yüzeysel davranışlarda bulunsada eleştirildiğinde kendine çeki düzen veriyordu. İkinci göreve gelen kaymakamımız Sırça köşklerde oturan bizlerle dertleşmeyen kısaca gelen gideni aratır tabirinin üzerine oturduğu bir kaymakamdı. İzmirli kaymakamımız tırlarla ilgili olarak Mahallenin kanaat önderlerini, muhtarını, tırların firma sahiplerini çağırdı, ve çözüm yolu için fikir alışverişinde bulundu, kısacası en azından bizleri ve sorunlarımızı dinledi. Çözüm bulunamadı, toplantı masa başında alınan kararlar, söylenen sözler ile kaldı'
Ariman; 'Gelelim bu güne ilçemizin 3. kaymakamı göreve geleli 100 gün olmuçş bir mülki amir, ne yaptı. Kimi dinledi hangi kanayan yaramıza çözüm buldu. Göreve geldiğinde kendisine hoş geldin için gittiğimiz fakat bizleri dinlemeyen, sorunlarımızı sormayan ve 'Ben sokağa çıkıp insanların elini sıkan bir kaymakam değilim, çünkü bu samimiyete güvenerek benden birşeyler isterler' dedi. Şaşırdım, bizler senden ne isteyebiliriz, sen bize ne verebilirsin. Senden yardım bekleyenler devletin kendilerine vermiş olduğu hakkı isteyen garip, yoksul vatandaştır. Onlarada da sen değil Devlet bakar. Göreve geldiğinden bu güne 100 gün geçmiş sen ne yaptın bu kadar zamanda diyecek kimse yok mudur? '
Ariman; 'Ben her yere girip çıkabilen, Bakanların, vekillerin, Başsavcıların yanına gidebilen bir adamım,amir memur, makam bilen bir adamım ama kaymakamımızın yanına gidemiyorum. Çünkü patavatsız bir kaymakamımız var ve ben şerrinden korkuyorum. çünkü bir patavatsız söz söyler ben altında kalamam, ortalık gerilir olmaz. Mahalleme zarar veremem. mensubu olduğum partinin ve diğer partilerin yetkileri brokratlara yağcılık yapmakla zaman geçirdikleri için, hesap soramıyorlar. Vatandaşa hizmette mükellef olan, Kaymakam, Tapu, Nüfus, Emniyet, Eğitim, Müftü, Spor Müdürü kendilerine yağcılık yapan, olur efendim diyenler sayesinde kendilerini 'Ali Kıran, Baş Kesen' sanıyorlar. O dönem bitti, yöneticilik sembolü görmek istiyorlarsa Cumhurbaşkanını izlesinler. Altı yedi bin yıllık bir milleti, bir devleti düşürmesinler'
'Bu ilçedeki seçilmişlerde atanmışlarda kendilerini hikmetli zannediyorlar. siz vatanların umut olarak gördüğü için seçildiniz, veya Beylikdüzü gibi yeni ilçe olmuş bir yeri yola sokun diye güvenilerek atandınız' diyerek sözlerine devam eden Ariman, Kaymakamlık önü başta olmak üzere ilçe genelinde ki park sorunlarından, Emniyet teşkilatının çalışma sitemine, Milli eğitim müdürlüğünde ki eksikliklere ve muhtarlara kadar bir çok konuyu ele aldı.
Gazeteci Yazar Nezir Karayün'ün hazırlayıp sunduğu 'HAŞLAMA TAŞLAMA' programından çok özel ayrıntıları, açıklamaları; www.yerelhaberim.net 'te görüntülü olarak izleyebilirsiniz.