Polis taksiyi buldu, taksi sahibinden gasp edilen 1100 euro parayı aldı ve Turiste geri verdi, ama hırsız şoför bulunamıyor!
CHP İBB Meclis Üyesi Erdal Tüfekçi, İstanbul’da yaşanan Turizm sorunlarını, Sultanahmette yaşanan keşmekeşliği ve Turistleri soyan hırsız taksicileri meclis kürsüsünde gerçekleştirdiği konuşması ile bir kez daha İBB Meclis gündemine getirdi ve şunları söyledi: “Geçen ay basından duymuşsunuzdur; Hindistanlı ünlü film oyuncusu Saumya Tandon, verdiği röportajda İstanbul'da taksici tarafından soyulduğunu anlattı. 6 Temmuzda taksimde Pakistanlı bir yolcu taksici tarafından yüzüne biber gazı sıkılarak gasp edildi, tabi bunlar basına yansıyanlar. Turizm Polisi orada, İBB Zabıta timi orada ama 3 taksi durağının birleşmesi ile oluşmuş taksi kooperatifi yıllardan beri Sultanahmet meydanında turisti soymaya devam ediyorlar. Hindistanlı aktrist’in soyulduğu basına yansıdıktan sonra turizm şube müdürlüğü harekete geçti, Hint’li sanatçıyı buldu ve verdiği bilgiler doğrultusunda taksiyi buldu ve taksi sahibinden gasp edilen 1100 euro parayı aldı ve sahibine verdi, ama şoför bulunamamıştı arkadaşlar. Bu iş böylemi çözülmeli, ortada hırsızlık var, gasp var, taksi var ama şoföre ulaşılamıyor. Daha önce bu kürsüde taksicilerle ilgili konuşurken İstanbul’da taksilerin nasıl çalıştırıldığını anlatmıştım. Şimdi tek bir şey söyleyeceğim taksilere neden kamera sistemi konmaz, hala anlayabilmiş değilim. Yine başka bir konu: Belediyelerimiz, okullar kaçak turlarla seyahat acentesi hizmeti veriyorlar, otobüslerin, minübüslerin bir tanesinin camında TÜRSAB plakası yok. Buradan belediye başkanlarımıza seslenmek istiyorum, günü birlik turları belediye olarak yapma hakkınız yok, mutlaka seyahat acentesi belgesi olan firmalarla çalışmanız gerekiyor. Diyebilirsiniz ki bizler kar amacı gütmüyoruz, sosyal sorumluluk gereği bu turları yapıyoruz. 1618 sayılı yasada “kar amacı’’ diye başlayan bir cümle var, haksız rekabet yaratıyorsunuz. Yasa dışı bu eylemleri belediyelerimiz ve okullar nasıl yapabiliyorlar, anlamak mümkün değil, ancak bir felaket olduğunda aklımız başımıza geliyor” diyerek durumun vahametini gözler önüne serdi. Meclis Turizm Komisyonu Üyesi de olan CHP Meclis Üyesi Tüfekçi, komisyondan Turizm ile ilgili hiç görüş alınmadığına da dikkat çekerek, “Bu meclis kürsüsünde yaptığımız konuşmalarımız dikkate alınsın. Ben 3 seneden beri turizm komisyonu üyesiyim, şimdiye kadar bu komisyondan turizm ile ilgili hiç bir görüş alınmamış, yada alınmaya gerek görülmemiştir. Sayın Topbaş’ın İBB de böyle bir komisyonun varlığından haberi var mıdır? diye de düşünmekteyim” diyerek sitem etti.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi 2017 yılı Temmuz ayı meclis toplantılarında Üsküdar Belediyesi ve İBB Meclisi CHP Üyesi Erdal Tüfekçi’nin gerçekelştirdiği gündem dışı konuşması:
Her ay turizm turizm sektörünün sorunlarını anlatmaya çalışırken, turistin yoğun olduğu bölgelerde, özellikle Sultanahmet meydanında gördüğüm yanlışlıkları, eksiklikleri bu kürsüden anlatmaya çalışıyorum. Yine geçen konuşmamda taksicilere de değinmiştim ve demiştimki taksiciler sultanahmette turist avlamaya devam ediyorlar.
Gecen ay basından duymuşsunuzdur; Hindistanlı ünlü film oyuncusu Saumya Tandon, verdiği röportajda İstanbul'da taksici tarafından soyulduğunu anlattı.
6 Temmuzda taksimde Pakistanlı bir yolcu taksici tarafından yüzüne biber gazı sıkılarak gasp edildi,tabi bunlar basına yansıyanlar.
Bu yaşanmış gerçekler, milyonlarca lira harcayarak yaptığınız bütün tanıtımları, iyi niyetli cabaları, emeği boşa çıkartır. Bir örnek vereyim, çok güzel bir çorba yapıyorsunuz ama içine iki tane sinek düşmüş, bu sineği yok edemedikden sonra o çorbayı kimse içmez.
Sayın Kadir Topbaş, İstanbul’un tanıtımını yapmak için geçen ay İBB bütcesinden 50 milyon TL turizm atölyesinin kullanımına verdiniz, şimdi bu taksicinin yaptığı tahribatı düzeltmek için kimbilir daha neler yapmanız gerekecek.
Turizm Polisi orada, İBB Zabıta timi orada ama 3 taksi duragının birleşmesi ile oluşmuş taksi kooperatifi yıllardan beri Sultanahmet meydanında turisti soymaya devam ediyorlar.
Hindistanlı aktrist’in soyulduğu basına yansıdıktan sonra turizm şube müdürlüğü harekete geçti, Hint’li sanatçıyı buldu ve verdiği bilgiler doğrultusunda taksiyi buldu ve taksi sahibinden gasp edilen 1100 euro parayı aldı ve sahibine verdi, ama söför bulunamamıştı arkadaşlar. Bu iş böylemi çözülmeli, ortada hırsızlık var, gasp var, taksi var ama şoföre ulaşılamıyor.
Daha önce bu kürsüde taksicilerle ilgili konuşurken İstanbul’da taksilerin nasıl çalıştırıldığını anlatmıştım. Şimdi tek bir şey söyleyeceğim taksilere neden kamera sistemi konmaz, hala anlayabilmiş değilim.
Bu meclis kürsüsünde yaptığımız konuşmalarımız dikkate alınsın. Ben 3 seneden beri turizm komisyonu üyesiyim, şimdiye kadar bu komisyondan turizm ile ilgili hiç bir görüş alınmamış, yada alınmaya gerek görülmemiştir. Sayın Topbaş’ın İBB de böyle bir komisyonun varlığından haberi varmıdır diyede düşünmekteyim.
Bu gün yine Sultanahmet meydanın da belediyelerimizin kanunları nasıl çiğnediğini ve yasak tanımayan tutumlarını anlatmaya çalışacağım; Degerli arkadaşlarım, şu fotoğraflara bir bakınız gördüğünüz yer Sultanahmet meydanı hipodrom, buranın tamamı araç trafiğine kapalı girişler demir bariyerlerle engellenmiş. Bu bariyerleri de ispark elemanları bazen yanlarında zabıta yada polis eşliğinde kontrol ediyorlar.
Peki bu yasağı koyan kim UKOME kararıyla İBB, yasağı delen kim belediye ve okul araçları. Anlaşılan hiç bir belediye bu UKOME kararını kaale almıyor.
Değerli meclis üyeleri, Belediyelerimiz, okullar kaçak turlarla seyahat acentası hizmeti veriyorlar, otobüslerin, minübüslerin bir tanesinin camında türsab plakası yok. Buradan belediye başkanlarımıza seslenmek istiyorum, günü birlik turları belediye olarak yapma hakkınız yok, mutlaka seyahat acentası belgesi olan firmalarla çalışmanız gerekiyor. Diyebilirsiniz ki bizler kar amacı gütmüyoruz, sosyal sorumluluk gereği bu turları yapıyoruz. 1618 sayılı yasada “kar amacı’’ diye başlayan bir cümle var, haksız rekabet yaratıyorsunuz. Yasa dışı bu eylemleri belediyelerimiz ve okullar nasıl yapabiliyorlar, anlamak mümkün değil, ancak bir felaket olduğunda aklımız başımıza geliyor.
Son olarak Fatih Belediyesinin başlatmış olduğu genellikle öğrencilerden oluşan üzerlerinde ‘ask me’ yazan tişörtler giyen kızlı erkekli gençler var. Yıllardan beri uygulanır bu sistem gayet güzelde işliyor, bunları sadece yaz aylarında değil bütün yıla yaymaları gerekiyor. Sadece dil bilen değil, neyin nerede olduğunu bilen, tarih kültür bilgisi olan, gerekli eğitimi almış gençlerin buralarda olmasında yarar vardır, o zaman bu hizmetler amacına ulaşmış olabilir diye düşünüyorum...
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.