Toprağın Sesi Çıktı..!
Türkiye Yerel Basın Birliği Genel Başkanı Nezir Karayün’ü ziyarete gelerek, ilk kitabını imzalayan Şair Hasan Dağ “Toprağın Sesi” adlı şiir kitabıyla adını duyurdu.
Şair Dağ, Sivas’ın Gürün ilçesi, Çamlıca Köyü’nde doğdu. Çocukluk yıllarında okumayı çok seven şair, eski yıllarda zor şartlar içinde okuyamadığı için “Bari bir zanaat işim olsun.” diyerek oto kaporta işine başlar. 13 yaşında annesi ölen şair, tamirci çırağı olarak köyden ayrılır ve Sivas Sanayisi’nde kaporta işine girer. Ve çocuk yaşta tek başına gurbetli yıllar başlar. Anasız-Babasız gurbet yaşantısıyla köyünden uzak garip yiğit yalnızlık içerisinde duygu dolu zor yılların vermiş olduğu gurbet hasretiyle şiir yazmaya başlar. Çocukluktan başlayan şairliği halen devam etmektedir.
Adom yayıncılılığın basımını üstlendiği bu şiir kitabında şair, sade ve akıcı bir dil kullanarak doğrudan yüreklere hitap etmektedir.
Şairin yazmış olduğu yüzlerce şiir bulunmaktadır. İlk şiir kitabıyla Şair Hasan Dağ ismini duyurmuştur.
“İnsan, sevebildiği kadar insandır.” diyen Dağ’ın şiir kitabının büyük bir zevkle okunacağı aşikar. İşte şiirinden geriye kalan o güzel mısralar…
DOLUSUN İSTANBUL
Bir aşk, bir tutkudur, İstanbul seni sevmek
Ne güzel, masmavi boğazda seni görmek
Vapura binip, sirkeciden Üsküdara gitmek
Sahillerini gezerek, geçen anıları özlemek.
Hatıralarla dolusun, güzel İstanbulum.
Sürü sürü uçan martılar, feribot siren sesi
Süzülür gider, emin önünden yolcu gemisi
Her yeri anılarla dolu, vaz geçilmez çilesi
Nice yiğitlerimiz verdi, sende son nefesi
Anılarla dolusun, güzel istanbulum
Köprüden geçince, başlar Avrupa yakan
Büyüksün, yutarsın kimini, yoktur şakan
Bazende olursun, mutlu yuvaları yıkan
Olmaz yinede sana kahır, senden bıkan
Köprülerinle dolusun, güzel istanbulum
Görünür galatadan, buğulu güzelliklerin
Sevda kokar, boğaz için, haliç sahillerin
Meşhurdur, Osmanlı çiçeği, gül lalelerin
Gün batımı gelir, tepelerden ezan seslerin
Ezanlarınla dolusun, güzel istanbul
Doyulmaz hiç sana, anlatılmaz yaşanırsın
Aşk kervanısın, nice sevenleri karşılarsın
Bağrına nice sevda, dolu aşklar basarsın
Sevenlerin buluştuğu, mazinle hatırlanırsın
Mazilerle dolusun, güzel istanbul
Denizin mavisi, sanki bir cennet köşesi
Camisi, türbesi, şadırvan süslü çeşmesi
Ne güzel görünür, üsküdardan kız kulesi
Gitmez gönülden, kahır dolu, aşk sevgisi
Camilerinle dolusun, güzel istanbul
Yine içimi çekip, baktım sana ufkundan
Ekmek davası, gelirler sana, uzak sıladan
İner yolcular, güneş vururken galatadan
Bir buluşma, bir ayrılık başlar, limandan
Ayrılıklarla dolusun, güzel istanbul
Çok nadidesin, dünyada baş üstünde yerin
Aşk, sevda, umut dolu, nice sahil semtlerin
Büyük girdabın var, yuttuğunu vermedin
Aldın gurbetci babaları, çoktur yetimlerin
Aldıklarınla dolusun, güzel istanbul
Köklü medeniyetlere, ev sahipliği edensin
İşsiz garibanlara, umut dolu memleketsin
Sana gelip, sende yaşamayan, seni ne bilsin
Sen, Eyüp Sultan, Aya Sofya, Sultan Ahmetsin
Tarihlerle dolusun, güzel istanbul
Yeni yapılan, çamlıca camii, hevesinden
Çıkıp gezdim oraları, yıllar sonra nasipten
Ne güzel görünürsün, çamlıca tepesinden
Fatihin, fetih müjdesi gelir, ezan sesinden
Tepelerinle dolusun, güzel istanbul
Çağ değiştiren fatihin, istanbulu alandır
Ecdat Yavuzun, yedi düvele nam salandır
Sancağı surlara diken, ulu batlı hasandır
Eyüp ensar gelip, senin bağrında kalandır
Evliyalarınla dolusun, güzel istanbul
Hasan der, dağdan haliçe inen gemilerimiz
Uğrunda yaşandı, sayısız nice fetihlerimiz
Aya Sofya, Sultan Ahmet, kutsal camilerimiz
Sende kalır, binlerce şanı yüce şehitlerimiz
Şehitlerinle dolusun, güzel istanbul