Gözlerimiz Ne Kadar Risk Altında..!

Gözlerimiz Ne Kadar Risk Altında..!

Göz Ve Koronavirüs İlişkisi

Koronavirüs salgınında virüsü kapmamak için gözlerinize, burnunuza ve ağzınıza dokunmamalısınız. Virüsün yayılımına en açık olan yerlerimiz mukoza; yani göz yüzeyi, ağız ve burun içini kaplayan zarlardır.

Korona virüs belirtileri hakkında Google’da en çok aratılan kelimeler başında “göz ağrısı” ve “koku alamama” kelimelerini görülmüştür. Yapılan araştırmalar sonucunda uzman doktorlar Koronovirüs belirtileri arasında konjonktivit’inde yer aldığını söylediler. Her 30 hastadan birinde bu belirtilerin olduğu gözlemlendi.

Alerjiye açık insanlarda özellikle yaz aylarının gelmesiyle birlikte Konjonktivit sıklıkla görülmeye başlandı. Konjonktivit ve yazın gözlerimizi tehdit eden alışkanlıklarımız hakkında Birinci Göz Hastanesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Fuat Karakaya ile konuştuk.

Konjonktivit ve Korona Virüs

Op. Dr. Fuat Karakaya; Konjonktivit gözlerin beyaz kısımlarında ve göz kapaklarından görülen kızarıklıklar ve iltihaplanmalardır. Alerji göz kızarmalarının başlıca sebeplerindendir. Koronavirüs sürecinde alerjik bir bünyeye sahip değilseniz hızlı gelişen çapaklanan ve iltihaplanan göz kızarıklıkları için mutlaka bir uzmana görülmelisiniz. Oldukça hızlı bulaşan Konjonktivit yetersiz el yüz yıkama, aynı havlu kullanımı, hapşırma ve öksürme yoluyla bulaşabilir.

Güneşten Gelen Tehlike

Uzun süre evlerimizde kalmamız sonucunda güneş ışınlarından uzun süre mahrum kaldık. Gözümüzün birçok dokusu güneş ışınlarının saçtığı ultraviyole ışınlarına karşı zarar görme potansiyeline sahip. Özellikle ozon tabakasındaki incelmeye nedeniyle maruz kaldığımız ultraviyole ışın miktarındaki artış, bu tehlikeyi artırıyor. Gözlerimizi güneşten korumazsak ultraviyole ışınlarının keskin görmemizi sağlayan hücrelerde yarattığı hasar, tedavisi mümkün olmayan, geri dönüşsüz görme kaybına neden olabiliyor.

Güneşe Doğrudan Bakmayın

Kısa süreli bile olsa güneşe doğrudan bakmak çok tehlikelidir. Güneşe doğrudan bakmanın sonucuna kornea yanığı, sarı noktada kalıcı hasarlar oluşabilir. Güneş ışığının dik geldiği 10 ile 16 saatleri arasında dışarıya çıkmamak en doğru korunma yöntemidir. Çıkmak zorunda olanların ise muhakkak güneş gözlüğü kullanması gerekmektedir.

En Doğrusunu Tercih Edin

Güneşin zararlı ışınlarından korunmak için doğru güneş gözlüğünü kullanmak oldukça önemli. Kalitesiz gözlükler ışığı kesip göz bebeğinin büyümesine, bunun sonucunda gözlerin ultraviyole ışınlarına normalden daha fazla maruz kalmalarına yol açıyor. Kalitesiz güneş gözlükleri fayda sağlamadıkları gibi, gözlerde katarakt oluşumunun hızlanması, kornea yanığı, konjonktiva hasarı ve makula enfeksiyonu gibi ciddi sorunlara yol açabiliyor. Gözlüğün popülerliğinden çok göz sağlığınız için iyisi olduğundan ve kaliteli olduğundan emin olmalısınız. Gözlük camınızın gözü tamamen kapatan ve koyu renk olmasında fayda var.

 Hava Durumuna Aldanmayın

Hava bulutlu bile olsa güneş gözlüğü kullanmamız gerekmektedir. Güneşin zararlı UVA ve UVB ışınları hava bulutluyken de yeryüzüne ulaşıyor. Gölgede durmak şemsiye kullanmak güneş gözlüğü kullanmamıza engel değildir. Gözlerinizi korumada yetersiz kalacağı için muhakkak göz sağlığımız için gözlük kullanmalıyız.

Güneşten Gelen Tehlikeler

-Göz alerjisi

-Göz yüzeyinde yanıklar

-Konjonktivada dejenerasyon

- Sarı noktada hasar oluşumu

-Katarakt

-Göz kapaklarında cilt kanseri

Lenslerle Suya Girmeyin

Yaz aylarının gelmesiyle denize ve havuza gitmeye başladık ve ne olursa olsun suya lenslerle girmemeliyiz. Lensler suyu içerinden tutuyor, deniz suyu gözlerde enfeksiyona, havuz suyu ise kimyasal konjonktivite neden oluyor.

Arabada Güneş Gözlüğünü İhmal Etmeyin

Araç kullanırken camların güneşin zararlı ışınlarını geçirmeyeceğini düşünmemeliyiz.UVB ışınlarını filtreleseler de UVA ışınlarını geçiriyorlar. bu nedenle araç kullanırken gözlerimizi korumaya devam etmeliyiz.

Haber: Esma Mert Duru