Muhalefet Susuyor, Mafya Konuşuyor

Muhalefet Susuyor, Mafya Konuşuyor

İstanbul İl Teşkilatının düzenlediği Demokrasi İttifakı Kahvaltı Toplantısına katılım yoğun oldu.

Merkez Parti Genel Başkanı Prof. Dr. Abdurrahim Karslı’nın da katılımıyla, İstanbul İl Başkanı Murat Kış’ın Beylikdüzü Yakuplu Sosyal Tesislerinde organize ettiği Demokrasi İttifakı konulu kahvaltılı toplantıya Kadın Kolları Genel Başkan Yardımcısı Özlem Elçioğlu Çakır, 20.21 dönem Kırıkkale Milletvekili ve Eski Ak Parti Kurucusu Kemal Albayrak, Siyasi Partilerin İlçe Başkanları ve STK Başkanları da katıldı.

Seçime Hazır Hale Getireceğiz

Merkez Parti İstanbul İl Başkanı Murat Kış parti teşkilatlarını şu sözlerle anlattı; “Türkiye’nin altmış dört ilinde, İstanbul’un otuz dokuz ilçesinde teşkilatlarımız kurulmuş olup yirmi dokuz ilçede de genel kurullarımızı gerçekleştirdik. 4 Ekim de İstanbul İl Teşkilatımızın genel kurulunu gerçekleştirip partimizi seçime hazır hale getireceğiz.”

Türkiye’de Siyaset Bitti

“Türkiye’de siyaset bitti” diyen Merkez Parti Genel Başkanı Prof. Dr. Abdurrahim Karslı; “Türkiye’de siyasetin geldiği noktayı hepimiz biliyoruz. Türkiye’de siyaset bitti artık siyaset çözüm üretmiyor. Muhalefet konuşmuyor artık suç örgütü liderleri konuşuyor ve bütün Türkiye dinliyor. Siyasetin başındaki kişi, açlık var denince açları muhalefet doyursun diyor.

İslamı Yok Ettiler, Utanıyoruz

İktidar Parti ben Siyasal-İslamcıyım diyor. Siyasal-İslam, islamı o kadar kullandı ki artık birbirimize Selamın Aleyküm demeye korkuyor ve utanıyoruz çünkü islamı yok ettiler. Ben on yıl önce daha siyaset yapmazken, Büyük Ortadoğu Projesi’nin hedefinin insanları islamdan uzaklaştırmak olduğunu söylediğimde herkes bana ters ters bakmıştı ve ‘hocamız, reisimiz var yakında da halife gelecek, şeriat ilan edilecek bu millet islama sarıldı’ dediler. Bugün geldiğimiz noktada insanlar ben müslümanım demekten korkmaya başladı dolayısıyla Siyasal-İslamcı Parti ülkeyi bu hale getirdi.

Ben Aile İşine Karışmam

İkinci partimiz Radikal Sağ Parti yani İyi Parti, kendini sağ göstermekle yetinmiyor radikal çizgilerde oluşturuyor. Bu kadar çirkinlik konuşulurken Radikal Sağ Partinin başındaki çıkıp ‘Ben aile işine karışmam’ deyip kendini kenara çekti halbuki konuşulsa kendinin de ailenin bir mensubu olduğu ortaya çıkacak, susurluk davalarında kendileri de vardı. Üçüncü partimiz Milliyetçi Parti, kendini milliyetçi addediyor ama milletçilikle hiç alakası yok. Diğer bir parti Kürtlere hizmet edeceğim diye ortaya çıkıp bu memleketin kırk bin evladının ölmesine ve Kürtlerinde perişan olmasına vesile olan bir parti olduğu için şimdi hakkında kapatma davası var.

Türkiye Mafyalaştı, Hakim ve Savcılar Sağır

Mecliste incelenmesi gereken olayları incelemiyorlar çünkü her birine ucu dokunacak. Bu memlekette mafya elli yıldan fazladır ticarette, siyasette ve basında var çünkü Türkiye mafyalaştı. Bu ülkede mafya varsa tepedekiler müsaade ettiği için var ve bu mafyalardan biri ‘Beni otuz beş yıl kullandınız her pis işinizi bana yaptırdınız, şimdi beni kenara koydunuz biz bir aileyiz ve ailenin en az kirlisi benim bu sebeple beni kenara koyamazsınız beraber yaptık biz bu işleri’ dedi. Ben otuz beş yıl Türkiye’nin en eski hukuk fakültesinde ders verdim ve her yıl en az bin kişi mezun ettim. Bu memlekete otuz beş bin hukukçu yetiştirdim şimdi ise üzülüyor ve kahroluyorum çünkü bir savcı veya hakim çıkıp da bu iddiaları araştıralım demiyor. Türkiye’nin savcıları ve hakimleri duyma özürlü olmuşlar, duymuyorlar. Bu memlekette suç milletin değil siyasetçilerin, aydınların, hakim ve savcılarındır.

Erdoğan Yargılanmalı

Bu memlekette Tayyip Erdoğan yargılanmalıdır dediğim için ceza aldım halbuki herkes yargılanmalıdır. Yargılanmak bir muhalefettir, suç değildir. Zamanı geldiğinde herkes yargılanacak bu yüzden ben yargılanmaktan gocunmuyorum. Bütün siyasetçilerin mal varlıkları ve vergi ödemeleri sorgulanmalı, siyasetçilere ‘sen siyasete başlarken üzerinde sadece ceketin vardı şimdi ise bu kadar mal varlığı nereden geldi’ diye sorulmalı ve bunu devletin, hükümetin, milletin sorması lazım. Bu memlekette çare yeni bir siyasi anlayışı harekete geçirmektir” dedi.