Tarih: 01.01.0001 00:00 71

İBB’nin Onayı Olmadan Hiçbir İmalata Girilemez

İmamoğlu, “Koru Nöbetindeki” Gönüllülerle Buluştu: “İBB’nin Onayı Olmadan Hiçbir İmalata Girilemez”

İBB’nin Onayı Olmadan Hiçbir İmalata Girilemez

İmamoğlu, “Koru Nöbetindeki” Gönüllülerle Buluştu: “İBB’nin Onayı Olmadan Hiçbir İmalata Girilemez”

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 6 gündür eylemde olan “Validebağ Gönüllüleri” ile bir araya geldi. Süreci toplumsal barışla sonuca ulaştırmanın önemine dikkat çeken İmamoğlu, “Kanunun ve planların bize verdiği yetki ile burada, İBB’den izin almadan, bizim onayımızı almadan hiçbir imalata girilemez. Kararlı olacağız. Ama bir yandan da uzlaşmaya, konuşmaya ve süreci bir arada yönetebilmeye çalışma zorunluluğumuz var” dedi.

Üsküdar Acıbadem’deki Validebağ Korusu’nda 21 Haziran pazartesi günü başlanacağı açıklanan rehabilitasyon projesine karşı semt sakinleri, nöbet eylemi başlatmıştı. Validebağ Savunması ve Validebağ Gönüllüleri, proje ile korunun imara açılmak istendiğine dikkat çekmişti. Dosyayı inceleyen İstanbul 6. İdare Mahkemesi, 25 Haziran’da kararını açıklamış, yürütmesinin durdurulmasına oybirliği ile karar vermişti. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı, 6 gündür “koru nöbeti” tutan vatandaşlarla konakladıkları alanda bir araya geldi.

Belgin: “Amacımız; Korunun Gelecek Nesillere Kalması”

Validebağ Gönüllüleri Derneği Başkanı Arif Belgin, 354 bin metrekarelik korunun savunmasıyla ilgili yaklaşık 23 yıldır sürdürdükleri hukuki süreci, kronolojik sırasına göre özetledi. 1999 yılında yaptıkları başvuru sonunda Koruma Kurulu’nun koruyu, 1. Derece Doğal SİT alanı ilan ettiği bilgisini paylaşan Belgin, amaçlarının alanın yeşil, doğal ve bir bütün olarak gelecek nesillere kalmasını sağlamak olduğunu vurguladı. Üsküdar Belediyesi’nin koruda, aralarında 500 araçlık otoparkın da bulunduğu bir kısım imalatlar gerçekleştirmek istediğini kaydeden Belgin, korunun doğallığını bozacak her eyleme karşı olduklarını ve bu kapsamda direndiklerini dile getirdi. 21 Haziran gününden bu yana nöbette olduklarını belirten Belgin, 2018’de bölge için İBB’ye, “Millet Bahçesi” projesi çizdirildiği bilgisini paylaştı. Belgin, koruda yapılmak isteneni, “Yarın, öbür gün, ‘Gördüğünüz gibi, ortada SİT falan kalmadı, aslında koru bile kalmadı. Buyurun; buraya rezidans, şuraya da AVM yapalım’ noktasına getirmek için bütün bunların yapılmak istendiğini düşünüyoruz ama 5 sene sonra ama 10 sene sonra” sözleriyle özetledi.

Şahin: “Doğanın Ve Korunun Yaşatılmasını İstiyoruz”

Validebağ Savunması aktivisti Durna Şahin, bölge halkının çevre, ekoloji, doğa ve korunun yaşatılması konularında son derece duyarlı olduğunu vurguladı. Bu anlamda İmamoğlu’nun ziyaretini anlamlı ve değerli bulduklarını ifade eden Şahin, korunun, 2019 yılı öncesinde, 15 yıl boyunca İBB’ye tahsisli olduğunu hatırlattı. Şahin, “Ekrem Başkan’ın seçilmesinin öncesinde, burası İBB’den alınıp, Üsküdar Belediyesi’ne tahsis edildi. Üsküdar da burayı, kamusal alanları aslında ticarileştirmek istiyor. Doğayı, ekolojiyi yaşatma bakış açısıyla bakmıyorlar” görüşlerini dile getirdi. Koru savunması için yaptıkları ve farklı disiplinlerden akademisyenlerin de katıldığı çevrimiçi forumlar sonunda oluşturdukları raporu İmamoğlu’na sunan Şahin, “Hak ve hukuksal olarak İBB’nin ve sizin üzerinize düşen görevler neyse, bunu sonuna kadar kullanmanızı isteriz. Bilin ki; bölge halkı da İstanbul halkı da sizin yanınızda olacaktır. Biz, doğanın ve korunun yaşatılmasını istiyoruz” diye konuştu. Mahalle sakini Hikmet Durukanoğlu da bu konuda İBB’nin alacağı pozisyonun ne olacağını öğrenmek istediklerini bildirdi.

Kurmaylarını Yanına Aldı

Validebağ sözcülerinin sözlerini dinleyen İmamoğlu, beraberinde bulunan İBB Hukuk Müşaviri Eren Sönmez, İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Gürkan Akgün ve İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Emrah Şahan’ı yanına davet etti. Bölge halkının Validebağ Korusu’ndaki çabalarını takdirle karşıladığını belirten İmamoğlu, “Burada ortaya konan korumacı tavır, İstanbul'un her yerinde vatandaş sorumluluğu olarak konmalıdır. Kurumların da vatandaşımızın bu tarz tavırlarını -bırakın yok saymayı- sürecin bir parçası haline getirip, ortak karar alma mekanizmasını en güçlü bir şekilde de ortaya koyma zorunluluğu vardır. Biz, böyle bakıyoruz sürece” dedi. İmamoğlu, Sönmez ve Akgün’den, kendilerinde bulunan kurumsal bilgileri Validebağ Gönüllüleri ile paylaşmalarını istedi.

Sönmez: “Yasal Süreçte Yanınızda Olacağız”

İlk sözü alan İBB Hukuk Müşaviri Sönmez, koruyla ilgili dava süreçlerini yakından takip ettiklerini belirterek, Validebağ Gönüllüleri Derneği ile bu konuda iletişim halinde olduklarını aktardı. “Son olarak, imar planlarına karşı açılmış bir dava var; yürütmeyi durdurma kararı da verildi. O, henüz İBB’ye resmi olarak tebliğ edilmedi. Tebliğ edildikten sonra da iletişim halinde olacağımızı belirtmek isterim” dedi. Geçmiş İBB yönetimi döneminde hazırlanan “Millet Bahçesi” projesine karşı açılmış 2018 tarihli davayla ilgili bilgi veren Sönmez, “İBB’nin geçmiş dönem yönetimi, o davada Validebağ Gönüllüleri’nin karşısında davaya müdahil olmuştu. Biz, o müdahillikten çekildik. Bundan sonraki yasal süreçte, Başkanımızın talimatları yanınızda olacağız” diye konuştu.

Gürkan: “İBB’nin Onayını Almak Zorundalar”

Konuyla ilgili teknik bilgiler paylaşan İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Akgün ise, gelinen hukuki noktada, İBB’nin dâhil ya da onayı olmadan, koruda ekolojik dengeyi bozacak hiçbir uygulamanın gerçekleşmeyeceğini vurguladı. Gürkan’ın sözleri üzerine araya giren İmamoğlu, Gürkan’a, “O zaman şöyle diyebilir miyiz? Kanunun ve planların bize verdiği yetki ile burada, bizden izin almadan, bizim onayımıza sunulup onayımızı almadan hiçbir imalata girilemez. Onu mu anlıyorum” sorusunu yöneltti. Gürkan’ın İmamoğlu’na yanıtı, “Onun da yürütmesi durmuş durumda. Bir yandan ‘Millet Bahçesi’ projesi de durduğu için, şu anda bir uygulama yapmak mümkün değil” oldu. Sürecin, kendi yönetim anlayışına uygun olarak, hiçbir yönetimi ve hiç kimseyi düşmanlaştırmadan, konuşarak başarılması gerektiğine vurgu yapan İmamoğlu, “Bu mevzuda, sizlerle ve bizlerle makul bir zeminde konuşmaya, tartışmaya ve bir yön bulmaya çalıştığı sürece, bizim en sağlıklı ortağımız kimse, bizim karşımızda değildir. Buna Üsküdar Belediye Başkanı da dâhildir, Üsküdar Belediye Meclisi de dahildir, bütün siyasiler de dahildir. Çevre Bakanı da dâhildir” şeklinde konuştu.

“Sağlıklı Düşünüp, Doğru Bir Karar Alalım”

Süreci toplumsal barışla sonuca ulaştırmanın önemine dikkat çeken İmamoğlu, şunları söyledi:

“Bu, süreçte taviz veren taraf olacağız anlamına gelmiyor. Doğruyu, onlara da anlatabilmek anlamına geliyor. Benim bu konulardaki kararlılığımı, belki en iyi sizler biliyorsunuz. Kararlı olacağız ama bir yandan da uzlaşmaya, konuşmaya ve süreci bir arada yönetebilmeye çalışma zorunluluğumuz var. Çünkü hep beraber yönetiyoruz. Bazen yetki birine geçiyor, bazen öbürüne geçiyor. Günün sonunda benim önerim şu: Burada, çok kıymetli bir süreç yöneten gönüllü arkadaşlarımız var. En büyük çıkarımızı savunuyorlar. Zaten yapmanız gerekeni yapıyorsunuz. İPA aracılığıyla, vatandaşla iş birliği süreciyle -ama mekânsal ama çevre ama eğitim- politikalar üretme merkezimiz var. İPA moderatörlüğünde, hızlıca sizlerle beraber yaptığınız çalışmaları sürecin içine katan, bir nihai teklif oluşturulsun. Bu teklif kime? Bize. İBB’ye. Bu teklifi, bize olduğu gibi, Üsküdar Belediyesi’ne, Şehircilik Bakanlığı’na; hatta buradan sonucu, bizzat kendim, Şehircilik Bakanı’na ve yetkililerine sunayım. Buraya katılacak başka arkadaşlarımız olacak. Park Bahçeler Daire Başkanlığımız var. İSKİ var. Başka başka ne varsa… Günün sonunda sakin olun. Derin nefes alalım. Sağlıklı düşünelim. Sağlıklı düşünce sonrası doğru bir karar alalım.”


Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.