Başsavcılığının görüşmelerin içeriğini hedef alan ve kuvvetler ayrılığını yok sayan açıklaması parlamenter demokratik rejime açık bir müdahale
niteliğindedir.
Bir demokratik toplumda, kişilerin, kurumların veya toplumsal grupların siyaset müessesinden hak ve özgürlük talebinde bulunmaları, bu taleplerin
toplumun her kesiminde tartışmaya açılması ve siyaset kurumunun gündeminde yer alması demokratik bir hukuk devleti anlayışının gereğidir. Bu taleplere olumlu
veya olumsuz cevap verecek ve kural koyacak olan kurum yasama yetkisini elinde bulunduran TBMM’dir.
Yargı yetkisini kullananların görevi kanun koymak değil, TBMM tarafından kabul edilen yasaları uygulamaktır. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı önleyici bir
yargısal yetkiye sahip değildir.
Yüksek yargıda güçlü pozisyonlara aday konumunda bulunanların kendilerine destek sağlamak üzere TBMM’yi ve siyaset kurumunu hedef alan açıklamalar yapmaları kabul edilemez. Hiçbir kişi, organ veya makam TBMM’ye emir ve talimat veremez.'