46 dergisi Cem Yılmaz, Şahan Gökbakar, Deniz Akkaya ve Haluk Bilginer’den sonra Beyazıt Öztürk’ü kapağına taşıdı. Derginin “Black” (Siyah) konseptli yeni sayısı için ‘siyah’ bir adam olan ünlü şovmen, röportajında da bu rengin hayatındaki yerini anlattı.
Beyaz renk de tedirgin edici
“Siyah, leke belli etmediği için fazlasıyla tedirgin ediyor beni. Daha önce üzerinde ne yaşanmış, içinde ne kaybolmuş bilmiyorum. Önümü görebiliyorsam huzurluyumdur ben. Beyaz da en az siyah kadar tedirgin edici aslında. O da çok lekelenebileceği için.”
ONLAR DA POZ VERDİ
Janset: Erkek mi olsam acaba
Dergide yer alan diğer röportajlar 'korkular ve hayatın siyah noktaları' üzerine
Bıyıkla poz veren Janset, “Çekimlerde bıyık takmak enteresan oldu. Mehmet Turgut’la sonuçlara bakınca, yakışıklı pozlar olduğunu gördük. ‘Erkek mi olsam acaba?’ diye düşünmedim değil” dedi.
Mustafa Altıoklar: Yersiz bir suçlama
Mustafa Altıoklar, ‘popüler öğe içerikli’ filmler çektiği yönündeki eleştirilere yanıt verdi: “Bu benimle ilgili yersiz bir suçlama ve önyargıdır. Filmlerimde popüler isimleri oynattığım doğrudur. Bu bir taktiktir. Derin konuları popüler isimlerle tartıştığınızda daha çok insana ulaşırsınız. Benim amacım her filmimde buydu. ‘Ağır Roman’ farklı bir yerde gibi gözükebilir, ancak düşünürseniz onda da aynı şey vardı. Ağır olan orada yine hikayeydi. Yoksa Okan’ın ağırlığından mı bahsedeceğiz ya da Müjde’nin ağırlığından mı! Okan televizyon çocuğudur, Müjde ise birçok popüler film çekmiştir.”
Ali Sunal&Gökçe Bahadır: Aşkın karanlık yönü
Uzun süredir birlikte olan Ali Sunal ve Gökçe Bahadır, 46 için “Romeo ve Juliet” oldu. Çift, dergideki röportajlarında aşkın karanlık yönünü tarif etti:
Ali Sunal: Bir ilişkinin karanlık tarafı, kendi kendine düşünmektir, kendi kendine yorumlamaktır, olaylar hakkında kendi açından, danışmadan, sormadan kendi kendine hüküm vermektir. Konuşmamaktır.
Gökçe Bahadır: Tüketmektir. Evet, konuşmamak, konuşmadan bir şeyleri kurmak, düşünmek, çok insanın yaptığı bir şeydir. İletişim kurmamak en kötüsü.
Ayşegül Aldinç: Ölüm ve kötülük
46 sayfalarında ‘ikon’ konuğu olarak yer alan Ayşegül Aldinç, siyahın kendi hayatındaki izdüşümü için şunları söyledi: “Siyah batıda matem rengidir, Müslümanlıkta öyle bir göndermesi yok. Mesela Hindistan’a gittiğimde bunun tam tersi beyazın matem rengi olduğunu öğrendim. Ölüm törenleri sırasında hep beyaz giydiklerini gördüm. Siyahın bendeki çağrışımı ölüm ve kötülük. Buna rağmen siyah güzeldir. İnsanlarda da öyle, dünyanın en önemli şarkıcıları, oyuncuları siyah. ABD Başkanlık seçiminde de bir siyah başa getirildi mesela... Siyaha itibarı iade ediliyor galiba epey bir zamandır.”
Bade İşçil: Rock'n Roll
“Ezel” dizisinin Şebnem’i Bade İşçil, 46’nın stil konuğu oldu. Bugüne kadar hiç görmediğimiz türden fotoğraf kareleriyle rock’n roll ruhunu hissettiren İşçil, röportajında şunları söyledi: “Beyaz, hayatımda daha ağır basıyor. Bir diskin arka yüzüne ilk baktığınız zaman bir sürü renk görürsünüz ya, çevirdiğinizde ise beyaz olarak algılanır tüm o renkler, ben oyum herhalde. İçinde bir sürü rengi barındıran beyaz... Grilerim de yok. Gri, boşa geçen zaman gibi geliyor bana.”