18.12.2023 18:18:00

Songül AYKAN

 

Parla Gençlik…

 Bugün sosyal medyada bir imza kampanyası gördüm. Gencecik, pırıl pırıl liseli kızlarımız ve oğullarımızın başlattığı bir imza kampanyası. Farklı türden ve görüşlerden gençlerin oluşturduğu bir topluluk. Ancak toplanan imza ne için, kime, neye hizmet ediyor; milletimize, devletimize, insanlığımıza ne gibi faydalar sağlayacak, anlayamadım. Gençler, milli ve manevi değerlerimizin anlatıldığı, MEB’e bağlı ve sivil toplum kuruluşlarına bağlı dersleri çok tehlikeli bulduklarını anlatıyor ve kaldırılması için imza topluyorlar. Hayatım bir film şeridi gibi geçti gözlerimin önünden. Taa lise yıllarıma gittim bir anda. 1995 yılında İstanbul’un köklü liselerinin birinden mezun oldum. Asker kökenli bir babanın kızı olarak, oldukça disiplinli, milli ve manevi değerlerimize bağlı ve saygılı büyütülmüş bir genç kızdım. Şükür benim sınıfım da okulun en başarılı sınıfı olduğu için arkadaşlarım da çok değerli gençlerdi. Fakat büyük, köklü bir okulda sadece bizim sınıfımız yani “a” şubesi, bir de bize yakın “b” şubesi vardı.” n “harfine kadar olan diğer şubeleri soracak olursanız, içler acısı bir durumları vardı. Her gün okulun kapısının önüne polis ekipleri gelir, olay çıkmadan dağılınsın diye, asayişi sağlamaya çalışırlardı. Kaç kez bıçaklı saldırılara, yaralanmalara hatta ölümlü kavgalara şahit oldum hatırlamıyorum. Babam sık sık beni almak bahanesiyle okula gelir, gördüğü manzaralar karşısında dehşete kapılırdı. 

 

Ailem çok endişelenir , akılları bende kalırdı. Ama okutmaktan da vazgeçmediler. Her şeye rağmen okuttular sağ olsunlar beni. Affınıza sığınarak, size şahit olduğum birkaç örnek vermek isterim. Sınıflarda birlikte olan gençler, tuvalette düşürülen ceninler, bakirelik kontrolü için okula gelen sağlık ekipleri gördü bu gözler. Uyuşturucu, alkol, sigarayı söylemiyorum bile. Sonra ben evlendim, benim çocuklarım oldu. O günleri hatırladım hep. Aman Allah’ım, ben bu çocuklara nasıl yeteceğim, nasıl sahip çıkarım diye düşünürken, değerler eğitimi veren anaokulları ile tanıştım. Elhamdülillah oralarda temeli atılan yavrularım, ilkokul ve ortaokulda da buralarda yetişen büyüklerinin emeğiyle dini ve milli değerlerimizi öğrendiler. Lise ve üniversitede de bu sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle, şimdi tüm dünyaya milli birlik ve bütünlüğümüzü anlatacak kadar bilgi birikimine sahip, doktora seviyesinde, üniversitesinin enstitüsünde kendini yetiştirmiş bir oğlum ve yine köklü bir üniversitede bilime gönül vermiş, tıbbi eğitim alan bir kızım var. Genel kanının aksine, sahip oldukları dini değerler ve vakit geçirdikleri dini ortamlar onları “karanlığa” sürüklemedi anlayacağınız. İki kızım da bir yandan başarıyla hafızlık eğitimini tamamlarken, diğer yandan da ilmi eğitimlerini devam ettirdiler. 

 

Sanılanın aksine, biri diğerine engel teşkil etmedi bilakis, her ilmin Allah’ı anlattığı gerçeğini ispat ettirdi. Yine buralardaki büyüklerinden, Türk sanatları ve kültürümüz hakkında çok güzel eğitimler aldılar. Enstrümanlar çalıp, ebru, resim, minyatür tarzında sanat eğitimi aldılar. Bazen bizim bile bütçe ayıramadığımız kadar güzel gezilerle çocuklarımıza kültürümüzü, ecdadımızı, soyumuzu tanıttılar. Daha bu gün bir kızım bir stk’nın yazarlık ve karikatür eğitimi atölyesine katıldı. Şimdi soruyorum size, bunun nesi kötü olabilir? Yine bu stk’larda kendini yetiştirmiş, canını bu ülke için, bu millet için verecek binlerce genç tanıyorum. Öyle hizmetleri var ki bu Dünya’ya ve bu memlekete, saymakla bitmez. 

 

İnsansız hava araçlarımızı, son teknoloji ile üretilen savaş gemilerimizi üreten genç mühendislerimizi, göğsümü gere gere örnek vermek isterim. Evet , bir öğretmen olarak, hem kendi evlatlarımı, hem de evlatlarımdan ayırmadan, önce eğitim, sonra öğretim verdiğim yıldızlar gibi gençleri gördükçe hep gurur duyuyor ve Rabbim’e şükür secdeleri ediyorum. Hani her şeyin kötüye gittiğini söyleyen komplo teoricileri, felaket tellalları var ya, işte onlar yanılılyorlar. Çok güzel, çok parlak, çok akıllı, çok kültürlü bir nesil, gümbür gümbür geliyor. İmza kampanyası başlatan genç kardeşlerimiz, size sesleniyorum, bence siz de bu kurum ve kuruluşların, bu derslerin neler anlattığına bir bakın. Önyargısızca , objektif olarak bir bakın, öyle verin kararınızı. Üstelik hiçbir partinin, hiçbir tarikatin, hiçbir cemaatin mensubu olmanıza da gerek yok. Buralardaki kardeşlerimiz, üye olmadan da, sırf güzel bir nesil yetiştirebilmek için size hizmet verecektir. Ben kendi evlatlarımdan şahidim ve hepsine de teşekkür ediyorum. Burada önemli olan sapla samanı karıştırmamak. Bu konuda da siz anne ve babalara sesleniyor ,onlardan yardım bekliyorum. Lütfen , onlar daha çok genç, hata yapabilirler. Bu işin eğitimini almış, maddi ve manevi destek verebilecek eğitici ve örnek büyüklerinin olduğu bu kuruluşlara bir şans verin. Yalnız dikkatle seçin. Emin olun buralarda aldığı eğitimle, çocuklar gerici olmaz. Laik Cumhuriyetimiz de böyle zedelenmez. Vatan ve milletimizi zedeleyecek, zehirleyecek bir şey arıyorsanız, ellerine verdiğiniz telefonlara, girdikleri platformlara bakın. Sonra çok geç olur, mazallah.


TÜM YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.