25.10.2024 20:58:00

101

Burhan ÇINAR

ALİ FOTOĞRAFCI OLUYOR

Ali, bir yıl ilkokul öğretmenliği yaptıktan sonra sınavlara girmiş ve Eğitim Enstitüsü Matematik bölümünü kazanmıştı. 3 yıl okuduktan sonra ortaokul matematik öğretmeni olacaktı. Cebinde biriktirdiği 800 lirası vardı. O para ile bir yıl idare etmeyi göze almıştı. Sonrası için "Allah büyüktür" diyordu.

Bir gün önce geçirdiği trafik kazası sonucu yüzü pamuk tarlasına benziyordu. Her karşılaştığı kişi "geçmiş olsun" diyordu. Bu vaziyetde okula kaydını yaptırdı. İlk defa okulun yemekhanesinden yemeğini yedi. Ertesi gün eğitim öğretim başlıyacaktı. Ali'ye yatakhanesini ve ranzasını da gösterdiler. Yeni okul arkadaşları ile tanışmaya başladı. Hergün 45 dakika ders 15 dakika tenefüs olmak üzere günde 6 saat dersleri vardı. Oğlen de yemek molası veriliyordu.

Öğretmenlerinden hatırladıkları Analiz öğretmeni Ömer Çebi,  geometri öğretmeni igrek lakabıyla İbrahim Erbaş, Müdür Kemal Ülker, Fizikci Sait Aydemir, fransızca öğretmeni Ali Aydemir idi.

Ali, pencere kenarındaki sırayı İnebolulu Erol Gümüş ile paylaşıyordu. Manzara olarak limanı görüyorlardı. Erol tüm derslerini büyük gemilerin resimlerini yapmakla geçirirdi. Dersle pek alakası yoktu. Bütün gemilerin mürettebatlarına varıncaya kadar sayardı.

Ali teneffüs ve öğle arasında omzunda fotoğraf makinesi ile gezerek öğrencilerin resimlerini çeken birini takip etmeye başladı. Bu fotoğrafçı çektiği resimleri bir iki gün sonra teslim ederek parasını alıyordu. Ali'nin de "LÜPİTEL" marka bir fotoğraf makinesi vardı. Pekala bu işi yapabilirdi. Bir gün son sınıfta okumakta olan bu fotoğrafçıya yanaştı "Ağbi benim makinam var bende fotoğraf çekebilir miyim" diye sordu. Fotoğrafcı "Okulun fotoğrafhanesinin olduğunu ve tab işlerini bu karanlık odada kendilerinin yaptıklarını ve yardımcı olacağını" söyledi Bunun üzerine Ali resim çekmeye başladı. Fotoğraf tab etmeyi öğrendi. Ali artık para kazanmaya başlamıştı. Kartpostal bir resmi 13 kuruşa mal ediyor, 25 kuruşa satıyordu. Ali'nin makinesi 12 pozluk olup 6 x 6 ebadında film kullandığı için biraz pahallıya geliyordu. Halbuki 36 pozluk layka film kullansa daha ucuza mal edecekti. Ali artık fotoğrafcı adıyla anılıyordu. Okulun tek fotoğrafcısı olmuştu.
(Devamı var)


TÜM YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.