17.02.2024 17:50:00

Önder GÜZELARSLAN

 

BİR DÖNEME DAMGASINI VURAN İLİM İNSANI MEHMET EMİN SARAÇ

Bu yazımda sizlere vefatının 3. yıldönümünde, toplumun ve şahsımın üzerinde büyük emekleri olan İstanbul’da üniversite eğitimi aldığımız dönemde bizlere Fatih Camiinde Mecelle dersleri veren büyük alim ve ilim insanı Mehmet Emin Saraç hocamızı tanıtmaya gayret edeceğim. Son Osmanlı ulemalarından ve Şeyhülislam’ından ders almış ve ilim ışığı ile birçok insanı aydınlatmış olan Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi Tokat’ın Erbaa kazasının Tanoba köyünde dünyaya gelmiştir. Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi ilk ilim tahsilini ailesinin yanında almıştır. O dönemde Niksar’ın Keşfi Camii Medresesi´nde müderris olan ve dönemin hatırı sayılır önemli bir uleması arasında gösterilen dedesi Üzeyir Efendi’den eğitim almaya başlamış 6 yaşında Kur’an-ı Kerîm'i hatmetmiştir.

Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi ağabeyi Bahaddin Saraç ve diğer kardeşleri ile birlikte zorlu bir dönemde hafızlık yapmıştır.  

Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi, 1940-43 yılları arasında Niksar ve Merzifon'da mukabeleler okuyarak hafızlığını pekiştirmiştir. 1943 yılında ailesi tarafından iyi bir tahsil alması için İstanbul'a Ali Haydar Efendi'nin tekkesine gönderilmiştir. Dönemin şartlarının zorluğu nedeniyle Ali Haydar Efendi, tekkesi sürekli gözlem altında tutulduğundan dolayı M. Emin Saraç'ı Fatih Camii Baş İmamı Ömer Efendi'ye emanet etmiştir. Ömer Efendi'nin yanında Kur’an-ı Kerim talimi yapmış ve Telhîs okumaya başlamıştır. Fatih Camii'nde üç ay misafir kaldıktan sonra Karagümrük'teki Üçbaş Medresesi'ne gitmiş ve burada ikamet eden 65 senedir baş kayyımlık yapan Süleyman Efendi'den Buhârî Şerif'in birinci ve ikinci ciltlerini okumuştur. İlk hadis icazetini muhaddis Hacı Ferhad-ı Rizevî silsilesinden gelen icazetname ile Süleyman Efendi'den alan Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi 1950 yılına kadar Üçbaş Medresesi'nde kalmıştır. 

Bu süreçte o dönemin önemli sayılan hocaları arasında bulunan Gümülcineli Mustafa Efendi, Muhaddis İbrahim Efendi, Arnavut Hüsrev Efendi, Ali Haydar Efendi, Silistreli Süleyman Hilmi (Tunahan) Efendi gibi zatlardan da tefsir, hadis, fıkıh, usul dersleri almıştır.

1950 yılında Ali Haydar Efendi’nin tavsiye ve teşvikiyle Mısır’a gitmiştir. Kendi deyimiyle bir “İlim hicreti” gerçekleştiren Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi bundan sonra ilim yolundaki tahsilini Mısır’ın meşhur okulu El-Ezherin önce lise bölümüne kaydoldu daha sonra da denkliği Türkiye’de diploması kabul edilmeyen üniversiteye kayıt yaptırmıştır. Mısır’da 9 yıl kalarak eğitimine devam etmiş olan Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi burada o dönemde çok meşhur olan Muhammed Zahidü'l Kevserî, Osmanlı'nın son şeyhülislamı Mustafa Sabri Efendi, Yozgatlı İhsan Efendi, Muhammed Abdulvehhab Buhayri, Ahmed Fehmi Ebu Sünne, Ali Yakup Efendi, Abdulfettah eş-Şa'şa gibi hocalardan eğitim görerek onlardan istifade etmiş oldu. Mısır’da eğitim gördüğü süre zarfında Muhammed Zahidü'l-Kevseri'den icazet almayı başarabilen Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi bu icazet için, “Ezher'den aldığım diplomadan daha değerlidir benim için” diye söylemiştir. Zahidü'l-Kevseri'nin İslam dünyasında verdiği en son icazette bu olmuştur. 

Mehmet Emin saraç Hoca Efendi 1958 yılının sonunda kardeşi Osman ile birlikte İstanbul’a dönmüş ve İstanbul’a dönüşünde dönemin İstanbul İmam Hatip Lisesi’nin müdürünün daveti üzerine 1960 ihtilaline kadar burada hocalık yapmıştır. 1960 ihtilalinden sonra da zorunlu askerlik hizmetini yerine getirmiştir. Askerliği yaptığı süre içinde Yüksek İslam Enstitüsü'nden bazı öğrenciler gelir, Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi onlara ders verir böylece ilim hayatına askerlikte de devam etmiştir. Askerlik görevinin bitmesinin hemen ardından Mehmet Emin Saraç, Arapça ve Osmanlıca bildiği için Ankara Evkaf Müdürlüğü'nde bir imtihana tabi tutulmuş ve birkaç saat içinde de tayini yapılmıştır. Ancak İstanbul'da kalıp, devlete bağlı olmadan ders vermek istediği için bu konuda nasıl yapacağı düşünmeye başladı. Bu düşüncesi ile ilgili yaşadığı bir hatırasını şöyle anlatmaktadır.  

-Bir gün öğle namazını kılmak için gittiğim Hacı Bayram Camii'nde Bedreddin Aydın ile karşılaştım.  Bedreddin Aydın, kendisine: "Biz hacca gidiyoruz, seni de götürelim" demiş. Beklemediğim bu teklif karşısında çok şaşırdım ve hiç tereddüt etmeden kararımı verdim. Evkaf'taki işimi öylece bırakıp kutsal topraklara yola koyuldum. Yol boyunca ilme gönlünce hizmet etmek için de dua ettim. 

Hac dönüşünde İlim Yayma Cemiyeti'nin Yüksek İslâm Enstitüsü talebeleri için ilk defa açtığı yaz kursunda ders vermeye başlayan Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi daha sonra da İlim Yayma Cemiyeti'nde İsmail Niyazi Kurtulmuş’un teklifi üzerine bu dersleri devamlı yapmaya başlamıştır. Aynı zaman da Ekmekçizade Medresesi'nde ve Fatih Camisi'nde 60 yılı aşkın tefsir, hadis ve fıkıh dersi veren Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi, yurt içinden olduğu kadar yurt dışından da yüzlerce talebe yetiştirmiştir. 

Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi, Kur’an-ı Kerîm gibi sürekli okunmasını arzu ettiği hadis kitapları arasında yer alan Riyazu's-Sâlihîn'i 8 defa okutmak suretiyle, bir defa da genç talebesi Habib Salih Emre'nin Riyâzu's Sâlihîn hıfzını dinlemek suretiyle 9 defa okutmuştur. Hadis ilmine verdiği önem kadar fıkıh ve tefsir tedrisine de önem verirdi. Cumartesi günleri Sünen-i Ebû Davud, perşembe günleri Mişkâtu'l-Mesâbîh, cuma günleri sabah namazından sonra Sahih-i Buharî, pazar günleri sabah namazından sonra Şifa-i Şerif ve Şemail dersleri verirdi. Zaman zaman bu derslerinden istifade ederdik. Yazımın başında da bahsettiğim gibi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde okuduğumuz arkadaşlar arasında oluşturduğumuz bir gruba da çarşamba günleri ikindi namazından sonra Fatih Camiinde Mecelle dersleri verirdi. Büyük bir titizlikle sürdürdüğümüz bu derslerden çok keyif alırdık. Hocamızın şefkatli ve hoş anlatımı bize bir sonraki dersi iple çektiriyordu.

Büyük ilim aşığı, ışığı ile binlerce talebe yetiştiren ve vefatının bir gün öncesine kadar dersten, kitaptan, ilimden kopmayan Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi 92 yaşında 19 Şubat 2021'de tedavi gördüğü hastanede vefat etmiştir. Cenazesi de ömrünün yarısını dersler vererek geçirdiği Fatih Camisinin Haziresinde toprağa verilmiştir.

Ömrü boyunca Osmanlı ulemasının müstakim çizgisini takip etmiş, ihlas ve takvası, samimiyet ve şahsiyeti, edep ve ahlakı, sebat ve istikameti, itidal ve hassasiyeti, tevazu ve mahviyeti ile sadece Türkiye'de değil, dünya çapında sevilen ve takdir edilen bir âlim olarak ömrünü tamamlamış olan Mehmet Emin Saraç Hoca Efendi’yi ölümünün 3. Yıldönümünde rahmet ve minnetle anıyorum.


TÜM YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.