BİR ŞEHİDİN HABERİ 2004 IRAK
Haber geldi, çöktü eşikte.
Evde iki çocuk, biri beşikte.
Diller sus pus oldu,
Yüzler solgun,
Sadece tek cümle duyuldu,
Vatan sağolsun!
Yüreğimi eline aldı sanki biri,
Parmağının beşi de iri,
Ben bakarken,
Sıkıverdi birden,
Bir acı yükseldi ta ciğerimden,
Acının çok acı olduğunu anladım,
Gözüm karardı sallandım,
Yığıldım yerde kaldım.
Gözlerim kupkuru,
İçime boşalıyordu okyanuslar,
Etrafımda heyulalar,
Suskunlar konuşmuyorlar,
Uyumak ya da uyanmak istiyorum,
Bir dehlize girdim sanki çıkamıyorum,
Boğuluyorum.
Yıldızların yanarak döküldüğünü,
Dağların tutuşup yürüdüğünü,
Denizlerin nasıl da taştığını,
Bulutların kaynadığını,
Kıyametin koptuğunu,
Hayatın durduğunu,
Sanki gördüm…!
Ve bir meleğin gelip de omzuma,
Başını koyduğunu,
Elimden tuttuğunu,
Kulağımın üstünde,
Serin serin soluduğunu,
Bin bir dilde tesellisini,
Duydum,
Tatlı bir uykuyla kollarında,
Uyudum.
Toparlandım birden,
Yine geldiler yeniden,
Ölüm soğuktu demirden,
Ankara’ya kar yağıyordu,
Derdime aldırmıyordu,
Kavrulan yüreğim,
Kâh üşüyor kâh yanıyordu.
Kasım’ın soğuk bir sabahında,
Bir otobüs tırmandı dikmenin yokuşuna,
Vuslat için yola koyulduk.
Dünyadaki son randevuya.
Beş yıllık hatıra gözlerimin önünden geçti,
Daha dün başladı, bugün bitti!
Babam rüyasını görüp anlatmıştı bir gün,
Bir ev gördüm dedi harabe ve yıkık tı,
Kiremitleri kırıktı.
Merak ettim girdim ben o eve,
Şehidimiz seccadesini sermişti yere,
İdare lambasında gölgeler döndü dev’e,
Geldiler onu götürmeye,
Korkudan hemen uyandım,
Uçuk oldu bak dudağım,
Sonra uzun uzun baktın bana,
Anlatınca bunları sana,
Gözünden düştü inciden bir damla,
Geldi durdu yanağında,
Döküldü ağzından şu kelimeler,
Yazgı ne ise gelir başa.
Hayır olur inşallah,
Sende üzülme baba.
Yollar boyu gittik ağlayarak,
Torosları ağır ağır aşarak,
Hatıralar peş peşe geliyordu,
Gözlerimi kapadıkça,
Sadece asfalt sesi,
Kulağımda uğulduyor du.
Derken şehre akşamüstü vardık,
Burada da ağlayarak sabahladık,
Salâlar verildi müezzinin sesinden,
Uzun uzun ve yanık,
Bir ikindi vaktiydi,
Şehidi uğurladık.
İlacı yok derdimin bu nasıl sızıdır,
Ruhum bedenimde yok mudur var mıdır,
İki emanetimle yapayalnızdım artık,
Vatan bedel istedi aldı canımı.
Oturup daldı kardeşim mezar başında,
Bir yazıya takıldı gözleri mezar taşında,
Eğdi başını baktı acı acı!
Bircan oğlu Şadiye den doğma,
Şehit Astsubay Veysel Balcı.
( Mehmet ERDİL )
(Şehit eşi olan eşimin kardeşine ithaf olunur)
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.