Tarih: 16.07.2025 14:19 Güncelleme: 16.07.2025 14:19

Mustafa KAPLAN

DÜNÜ BIRAK BUGÜNE BAK POLİTİKASI

Siyaset sahnesinde sıkça duyduğumuz bir ifade: “Dün dündü; bugün de bugün.” Yalnızca bir cümle gibi görünse de bu söz, politik ahlakın, tarih bilincinin ve sorumluluk duygusunun nasıl yerle bir edildiğinin kısa bir özetidir aslında. Bu anlayış, geçmişi inkâr etmenin değil, geçmişi çıkar doğrultusunda yeniden şekillendirmenin adıdır.

Zamana Karşı Sorumluluk Yerine Zamanı Kullanmak

“Dün dündü” demek, geçmişte yapılanların hesabından kaçmak; “bugün bugündür” demek, şimdiki eylemlere kılıf bulmaktır. Bu tavır, toplumun hafızasını silmeye, insanlara "dün söylediklerimizi unutun" mesajı vermeye yönelik bir manipülasyon tekniğidir. Oysa siyaset, dün, bugün ve yarının ortak sorumluluğudur. Geçmişte söylenenlerle bugün yapılanlar arasında tutarlılık, bir siyasetçinin omurgasını oluşturur. Aksi hâlde siyaset, ilkeler değil çıkarlar üzerinde yükselen bir oyuna döner.

İdeolojilerin Bükülmesi, Sözlerin Eğrilmesi

Bu söylem genellikle yön değiştiren, pozisyon değiştiren, geçmişte savunduğuna bugün karşı çıkan siyasetçilerin savunma mekanizmasıdır. Dün karşı çıktığı yasayı bugün alkışlayan, dün eleştirdiği kişiye bugün methiyeler düzen bir siyasetçi, “dün dündü” diyerek kendi çelişkisini olağanlaştırmaya çalışır. Fakat bu yaklaşım, toplumun siyaset kurumuna duyduğu güveni aşındırır. Siyasetin itibarını sarsar, halkın hafızasıyla alay eder.

Tarih, Bugünden Bağımsız Değildir

Toplumsal hafıza, ancak geçmişle yüzleşerek, hatalardan ders çıkarılarak inşa edilir. Bir toplumun ya da liderin geçmişiyle bağını kesmesi, onu hatasız kılmaz. Aksine, hesap vermekten kaçan, hatasını tekrar etmeye mahkûm olur. “Dün dündü” demekle dün ortadan kalkmaz; sadece üzeri örtülür. Ama örtülen her şey bir gün açığa çıkar.

Bugün de Hesap Günü Olabilir

“Bugün bugündür” diyerek içinde bulunulan zamanın kutsanması da bir diğer tehlikedir. Bugünü, geçmişten ve gelecekten kopuk ele almak, siyasal kararların günübirlik hesaplara kurban edilmesidir. Oysa bugünün kararları, yarının utançları ya da onurları olabilir. Bu yüzden bugünün meşruluğu, dünle hesaplaşmadan ve yarını düşünmeden kurulamaz.

Sonuç: Hafızaya Saygı, Millete Saygıdır

Siyaset dürüstlük ister. İfade özgürlüğü kadar, hatırlama özgürlüğü de demokrasinin temelidir. “Dün dündü; bugün de bugün” demek, bu özgürlüğe saldırıdır. İnsanlar sözlerin arkasında durulmasını, verilen vaatlerin hatırlanmasını ve hatalardan ders çıkarılmasını bekler.

Dün dündür ama unutulmaz; bugün bugündür ama hesapsız değildir. Siyasetin özü, süreklilik ve tutarlılıktır. Aksi takdirde sadece politik cambazlıktan ibaret kalır.


TÜM YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.