24.01.2012 14:56:47

Duygu Canko

Genç adam evinin alt katında marangozluk yapıyordu. Kapı ve pencere konusunda uzmandı. Fakat plastik pencereler yaygınlaşınca ahşaba rağbet azaldı. Bu yüzden işler iyi gitmiyordu. Üstelik çocukları büyümüş, bir tanesi hariç okula başlamıştı. Masrafları artınca yanındaki kalfasıyla yollarını ayırdı. İşe biraz daha erken koyulur, yardımcıya ayırdığı parayı çocuklarının harçlığına katardı. Adam birgün çalışırken elektirik kesildi ve uzun süre beklediği halde gelmedi. Aksi gibi o akşam üzeri teslim etmesi gereken birkaç pencere vardı.    Boş kalmayı sevmezdi. Planyayı yağladı, taşları süpürdü. Biraz dinlenmek için eve çıkarken sigortaya göz attı. Eğer yanılmıyorsa, bu iş normal değildi. Biri gelip sigortayı kapatmıştı. Şarteli kaldırınca atölye aydınlandı. Tahminler doğru çıkmıştı.
Ama bu işe anlam veremiyordu. Şaka dese böyle şaka yapılmazdı. Kendisini kıskanacak düşmanıda yoktu. İşe koyulduğunda yine aynı şey oldu. Ama    bu sefer suçluyu görmüştü. Oğlu evden atölyeye bağlanan merdiveni sessizce inmiş ve sigortayı kapattığı sırada babasını karşısında bulmuştu. Adam 10 yaşına gelmiş çocuğun böyle bir haylazlığını affetmedi. Bütün günü onun yüzünden mahvolmuştu. Bir kere yapsa ses çıkartmazdı. Ama tekrarlaması, hangi    yönden bakılırsa bakılsın büyük hataydı. Saçlarından yakalayıp sıkı bir tokat attı. Herşey onun iyiliği içindi. Belki vurduğu tokat, serseri olmasını engellerdi.
Adam oğlunun göz yaşlarını görmezden geldi. Eve çıktıktan sonra eşine dert yanarak, 'Bu çocuğun okulda kimlerle düşüp kalktığını bilmemiz lazım!' dedi.   'Eğer serbest bırakırsak başımıza büyük dertler açacak!' Adam bir süre düşündü. Sonunda en kolay yolu buldu. Oğlunun        hiç aksatmadan tuttuğu günlüğünde arkadaşlarına ait ipucu olmalıydı.   Eşi istemesede ona kulak asmadı ve çocuğunun günlüğünü okumaya başladı. Oğlu en son sayfada, 'Bu gece kötü bir rüya gördüm!' yazmıştı. 'Atölyede çalışırken babamı elektirik çarpıyordu. Allah’ım onu koru! Ben elimden geleni yapacağım”
Yepyeni bir sayıda sizleri böyle bir hikaye ile karşılamak istedim. Çok istediğimiz bir iş olmadığında yada yetişmesi gereken işleri yetiştiremediği-nizde sinirlenip, küplere bindiğiniz olmuyor mu? Mutlaka herkesin hayatında benzeri olaylar yaşanıyordur... İş dünyasının acımasız çarkları arasına sıkışmış hayatlarınızda, kimi zaman eşinize,   kimi zaman çocuğunuza, kimi zaman çalışanlarınıza hatta ve hatta kimi zaman anne babanıza kükrediğiniz oluyordur   mutlaka. Ancak aklınızdan geçti mi hiç, olumsuzlukların da, olumlu olaylarında bir nedeninin olduğu?
Mesela trafikte bir yayaya yol verdiyseniz mutlaka bir kamyon da size    yol veriyor. Bir çocuğu sevindirdiğinizde mutlaka, işlerinizde bir sevinç sebebi doğuyor. Mesela arada bir çocuk parkı gördüğünüzde cebinizdeki bozuk paraları parka fırlatın, siz görmeyeceksiniz belki ama onu mutlaka bir çocuk bulacak ve yüzünde kocaman bir gülümseme olacak. Hayır görünen işlerde şer, şer görünende ise hayır vardır. Paranoyak olmayın ama biraz Polyannacılıktan zarar çıkmaz.

Hoş ve Sevgiyle kalın.

TÜM YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.