BAZI CEZALARIN HÜKMÜ İDAM OLMALI

Son 15-20 gündür Türkiye Narin kızımızın hunharca katledilmesi olayına kitlendi.

Akıl alır gibi olaylar yoktu ortada.

İnsanın kanını donduran, hayattan soğutan bir sürü sıkıntılı sebepler ve sonuçlar.

Ne ara biz bu hale geldik demeyeceğim.

Zaten bu halde idik.

Basın ve özelliklere sosyal medyanın faktörü ile her şeyden çarçabuk haberdar oluyoruz.

Bu ruh dünyamız için iyi mi?

Kötü mü?

Bilemiyorum ama biz ne ara bu kadar kötüleşiyor.

Şimdi de Tekirdağ’a iki yaşında ki Sıla bebeğe cinsel istismar olayı ortaya çıktı.

Yine akıllara durgunluk verecek bir olay.

Şehvet duygusunu, haz olgusunu kafalara öyle bir nakşetmişiz ki sapıklık sınırlarını zorluyoruz.

Bir yanda aile içi ensesi ilişkiler bir yanda bebeğe yapılamayacak her şeyin yapılması.

Çocuk cinayetleri ve cinsel istismar gibi korkunç suçlar, karmaşık ve çok katmanlı sebeplere dayanır. Bu tür suçların altında yatan nedenler sosyolojik, psikolojik ve toplumsal faktörlerin bir birleşimidir. 

Genel olarak sebepler arasında şunlar öne çıkar:

1. Psikolojik Bozukluklar

Antisosyal Kişilik Bozukluğu (Sosyopati): Empati yoksunluğu ve vicdan eksikliği gibi özellikler, bazı faillerin çocuklara karşı şiddet uygulamalarına neden olabilir.

Pedofili: Bazı vakalarda, çocuklara karşı cinsel yönelim geliştiren bireylerin cinsel istismar suçlarına karıştığı görülmektedir.

Öfke Kontrol Bozuklukları ve Dürtüsellik: Bu durumdaki bireyler, öfke patlamaları sonucunda çocuklara zarar verebilir.

2. Travma ve Şiddet Döngüsü

Çocuklukta İstismar: Faillerin kendilerinin de çocukluk döneminde cinsel veya fiziksel istismara uğramış olması yaygın bir olgudur. Bu travmalar, ileriki yaşamlarında bu tür suçlara yönelmelerine yol açabilir.

Aile İçi Şiddet ve İhmal: Şiddetin norm olduğu ailelerde çocukların korunmasız kalma olasılığı artar ve bu durum, hem fail hem de kurban açısından şiddet döngüsünü devam ettirir.

3. Toplumsal ve Kültürel Etmenler

Cinsiyet Eşitsizliği: Toplumlarda cinsiyetler arası eşitsizlik ve kadınların/çocukların değersizleştirilmesi, bu tür suçların artmasına zemin hazırlayabilir.

Güç ve Kontrol İsteği: Tecavüz ve cinayet gibi suçlar genellikle cinsel tatminin ötesinde, failin güç ve kontrol sağlama arzusuyla bağlantılıdır.

Toplumsal Duyarsızlık: Çocukların maruz kaldığı şiddet ve istismar olaylarına toplumun yeterince tepki göstermemesi ya da bu suçları görmezden gelmesi, faillerin cesaret kazanmasına neden olabilir.

4. Hukuki ve Kurumsal Yetersizlikler

Caydırıcı Olmayan Cezalar: Bazı ülkelerde çocuk istismarı ve cinayetleriyle ilgili yasal yaptırımların yetersizliği, suç oranlarını etkileyebilir.

Koruma Mekanizmalarının Yetersizliği: Çocuk koruma sistemlerinin etkili çalışmaması, çocukların korunmasız kalmasına neden olabilir.

5. Medyanın Etkisi

Şiddetin Normalleştirilmesi: Medyada çocukların mağdur olduğu şiddet ve cinsel içeriklerin sürekli işlenmesi, bu tür suçların sıradanlaşmasına katkı sağlayabilir.

Pornografi ve Cinsel İçerikler: Özellikle çocuk istismarı içerikli materyallere kolay erişim, suçluların cinsel arzularını pekiştirebilir.

Bu suçların nedenlerinin çok yönlü olması, önleyici tedbirlerin de çok katmanlı olmasını gerektirir. Eğitim, bilinçlendirme, hukuki reformlar ve psikolojik destek gibi birçok alanda çalışmak, bu tür suçların azaltılması için kritik öneme sahiptir.

PEKİ BU VAKALR NEDEN ARTTI?

Bu artışın nedenleri şunlar olabilir:

1. Teknoloji ve İnternetin Yaygınlaşması

Kolay Erişim ve Anonimlik: İnternet, çocuk istismarcılarının çocuklara ulaşmasını kolaylaştırıyor. Sosyal medya, oyun platformları ve mesajlaşma uygulamaları, kötü niyetli kişilerin çocuklarla iletişim kurmasına olanak tanıyor. İnternette anonim kalmak, bu kişilerin daha rahat hareket etmesine yol açıyor.

Çocuk İstismarı İçerikli Materyallerin Yayılması: Çocuklara yönelik istismar içeren materyallerin internet üzerinden yayılması ve paylaşılması, faillerin cinsel yönelimlerini besliyor ve daha fazla suç işlemelerine neden olabiliyor.

2. Toplumdaki Değerlerin Değişimi

Cinselliğin Normalleşmesi ve Sınırların Belirsizleşmesi: Bazı toplumlarda cinselliğin medya ve popüler kültür tarafından sürekli olarak vurgulanması, sınırların bulanıklaşmasına ve çocukların da bu süreçlere dâhil edilmesine neden olabiliyor. Çocuklar, internet ve medya aracılığıyla daha erken yaşta cinsel içeriklere maruz kalabiliyor.

Aile Yapısındaki Değişimler: Geleneksel aile yapılarında meydana gelen değişimler, çocukların daha az korunmasına neden olabiliyor. Boşanma oranlarının artması, parçalanmış aile yapıları ya da ebeveynlerin ilgisizliği, çocukları daha savunmasız bırakabiliyor.

3. Sosyal ve Ekonomik Problemler

Yoksulluk ve Ebeveyn İhmali: Maddi sıkıntılar yaşayan ailelerde çocuklar daha savunmasız kalabiliyor. Ebeveynlerin ekonomik sorunlarla boğuşması, çocuklarının güvenliği ve iyi oluşuna yeterince dikkat edememelerine yol açabiliyor.

Göç ve Mülteci Krizleri: Göç ve savaş gibi sosyal çalkantılar, çocukların istismara açık hale gelmesine neden olabiliyor. Özellikle mülteci kampları ve yoksul bölgelerde, çocuklar insan kaçakçılığı ve cinsel istismar gibi suçların kurbanı olabiliyor.

4. Raporlama ve Farkındalığın Artması

Daha Fazla İhbar ve Raporlama: Günümüzde çocuk istismarına karşı toplumsal farkındalık artmış durumda. Geçmişte gizli kalan veya ihbar edilmeyen birçok olay artık daha fazla gündeme getiriliyor. Bu, vakaların artması olarak algılansa da aslında toplumun bu konuda daha duyarlı hale gelmesiyle ilgilidir.

Medya ve Sosyal Medya Etkisi: Medyanın bu olayları daha fazla işlemesi ve sosyal medyada yaşanan vakaların geniş bir kitleye yayılması, olayların artmış gibi görünmesine neden olabilir. Ancak, bu durumun bir yandan farkındalığı artırması pozitif bir etki yaratabilir.

5. Hukuki ve Kurumsal Eksiklikler

Caydırıcı Cezaların Yetersizliği: Bazı ülkelerde çocuk istismarına verilen cezaların yeterince caydırıcı olmaması, suç oranlarının artmasına yol açabilir. Faillerin hızlı bir şekilde serbest bırakılması, suç işleme cesaretlerini artırabilir.

Koruma Mekanizmalarının Yetersizliği: Çocuk koruma sistemlerinin zayıf olduğu toplumlarda çocukların güvenliğinin sağlanamaması, bu tür olayların artmasına katkı sağlar.

6. Psikolojik ve Toplumsal Faktörler

İstismarcıların Psikolojik Sorunları: Pedofili gibi cinsel sapkınlıklar ve ciddi psikolojik bozukluklar bu tür suçların artmasında önemli bir faktördür. Ayrıca, travma geçmişi olan bireylerin istismar eğilimi gösterebileceği de biliniyor.

Toplumsal Duyarsızlık: Çocuğa yönelik cinsel istismar konusunda toplumların yeterince hızlı tepki vermemesi veya olayı gizleme eğilimi, bu tür suçların artmasına zemin hazırlayabilir.

Bu artışın altında yatan temel nedenlerden biri, toplumsal yapıdaki değişimlerle birlikte teknolojik gelişmelerin istismar vakalarını daha görünür hale getirmesi. Aynı zamanda, hukuki ve sosyal tedbirlerin yetersiz kalması da bu artışa katkıda bulunuyor.

Bu nedenle cezaların daha caydırıcı ve çeldirici olması elzemdir.

Örneğin cinsel istismar, çocuğa ve yaşlıya karşı işlenmiş cinayetler ve istismarlar idamla sonuçlanmalı ki en azından toplumsal rahatlama ve hukuka olan güveni arttırmalı.

Bu çok zor olmalı.

Bu tarz suçlarda kısasta hayat vardır.