İLETİŞİMSİZLİK

Günümüz ve çağımız için yenilenen teknolojiler gerçekten faydalıdır. Hepimiz bu yenilikleri kendimizde ve şirketlerimizde isteriz. Fakat bu teknolojiler, eğer şirketlerimizin uygun bir şekilde çalışmasını istiyorsak bizi uğraştıracak bir dizi sıkıntıyı da beraberinde getirir. Üstesinden gelinecek en önemli konulardan biri de iç iletişim eksikliği yani iletişimsizliktir.

İç iletişim şirketlerin farklı birimlerinin kendi aralarında (kurum içinde) bilgi geçişinin sağlandığı bir süreçtir. Bu süreç içerisinde çalışanlar kurumsal dil kullanarak birlikte çalışabilirler ve uyum içinde olabilirler.

Bununla beraber şirketlerin iç iletişim eksikliği yaşadığı zamanlar fazladır. Bu hem şirketin ulaşacağı sonuçları, hem de çalışanların alacağı ücretleri sınırlar. Bu yazımda zamanla yaşanan bu tarz olayların sebeplerini beraber araştıracağız, böylece kendi çalıştığınız şirkette bu tür hatalardan kaçınabilirsiniz.

İç iletişim eksikliği: Aslında nedir?

Bir şirkette her düzeyde iç iletişim olmalıdır. Bu bağlamda, bazı en önemli iletişim çeşitleri şunlardır:

Karar vermek için iletişim: Şirket içerisinde görevli olan herkes ekibinin ve çalışma arkadaşlarının neler yaptıklarından tamamen haberdar olmalıdır, böylece iddialı ve akılcı kararlar alabilmek için gerekli bilgileri alabilirler. Bu, hem şirket yöneticileri ve hem de alt kadrolar için geçerlidir.

Departmanlar arası koordinasyon: Büyük şirketlerde farklı departmanlar, birimler birbirleriyle ilgili oldukları için daima iletişim halinde olmalıdır. Her bölümden sorumlu olanlar, işlerini daha etkili yapabilmek için diğerlerinin ne yaptığından haberdar olmalıdırlar.

İşlemler: Daha küçük şirketlerde ekip üyeleri kendi projeleriyle ve şirketin ana hedefleriyle ilgili bütün bilgilere vakıf olmalıdırlar. Bu çalışma isteğini ve çalışanların verimliliğini arttırır.

İletişimden sorumlu olanlar bilgi transferini uygun olmayan bir şekilde (kısa mesajlar yoluyla, mail yoluyla veya sosyal ağlarla) yapabilirler. Şirketin farklı üyeleri arasında bazen hiç doğrudan iletişim kanalları olmayabiliyor. Sürekli mail yoluyla iletişim kurulması da talep edilebilir. Enerji şirketleri bütün iletişim ihtiyaçlarını mail yoluyla giderirler.

Diğer yandan, bazen iletişim için istekli olunabilir, ama çalışanların bunu uygun şekilde yapacak gerekli sosyal becerileri olmayabilir. İnsanların yapmaları gereken ilk şey iletişim becerilerini geliştirmektir, böylece o becerilerini etkili yollarla kullanabilirler.

Bütün bu durumlarda bir şirket içinde iç iletişim eksikliği olacaktır. Bu da randımanı ve çalışanların refahını olumsuz etkiler. Bu yüzden şirketler için iç iletişime dikkat etmek çok önemlidir. Bir problem olduğu anlaşıldığında, ne kadar hızlı çözülürse, şirket için o kadar iyi olur.

Bir şirkette iletişim nasıl geliştirilebilir?

1. Şirketin hedefini ve vizyonunu açıkça belirtin

Neredeyse bütün şirketler belirli hedefler ve bir dizi iç veya dış değerlerle yönetilirler.

2. Çalışanlar arasında bağları kuvvetlendirin

İş hayatıyla kişisel hayatı ayırmayı bilmek çok önemlidir. Ancak, bir şekilde mesai arkadaşları ve patronlar arasında hakiki dostluk bağlarını kurmak çok faydalı olabilir. Bu sadece iş memnuniyetini arttırmakla kalmaz, aynı zamanda iletişim sürecini çok daha şeffaf hale getirir.

Bu sebepten dolayı, çalışanlar ve patronlar arasında bağları kuvvetlendiren planlama aktiviteleri inanılmaz bir yatırım olabilir. Kaldı ki insana yatırım her zaman güzeldir.

3. Sosyal becerileri iyileştirmek için çok çalışın

Önce de bahsettiğimiz gibi; bazı insanlar iletişim kurmak isterler, ama bunu nasıl yapacaklarını bilemezler. Eğer bunun sizin şirketiniz içinde olduğunu tespit ettiyseniz, sosyal becerileri geliştirmeyi öğretmek için hazırlanan bir çalıştay planlamak iyi bir fikir olabilir.

Bu çalışanların birbirleriyle kolayca iletişim kurmalarını sağlayacak ve iç iletişim eksikliği sonucunda doğan sorunlara büyük bir son verecektir. Cümlelerimi Anthony ROBBİNS’in iletişim üzerine söylediği güzel bir söz ile bitireceğim.

‘’Etkin iletişimde bulunabilmek için hepinizin dünyayı farklı şekilde algıladığımızın ve bu algılamalarımızı diğerleriyle iletişimimizde rehber olarak kullandığımızın farkına varmalıyız’’ . Anthony Robbins

Ek alanı