Zaman kayıp giderken elinizden, siz neresinde iz bırakıyorsunuz yaşanmışlıkların. Soruyorum size: Son zamanlarda kendiniz için ne yaptınız diye?
Bu hafta yazımı sosyal medyada paylaşın diye yazmadım, okuyun ve not defterinize kendiniz için yapabileceğiniz şeylerin listesini yapın diye yazdım.
Biz kadınlar evet biz, dünya var olduğundan beri farkında olamadığımız, gücümüzün farkına varalım diye yazdım, zaman uçuyor, ihmal ettiğimiz şey biziz bunu görün diye yazdım. Eğer istersek dünyamızı hem kendimiz, hem ailemiz, hem de tüm insanlık için değiştirebiliriz demek için yazdım!
Yıkıyoruz, besliyoruz, eğitiyoruz, temizliyoruz, pişiriyoruz, satın alıyoruz, ödüyoruz...
Sonra tekrar yıkıyoruz, besliyoruz. Eğitiyoruz. Yeniden pişiyoruz, alıyoruz, değiştiriyoruz, yeniden yapıyoruz. Sürekli. Devam eden şekilde, ayni şeyleri yeniden yeniden yeniden yapıyoruz.
Siz deyin kısa ben diyeyim uzun bir süre önce dedim ki kendi kendime; bu sene akşam kafamı yastığa koyduğumda düşündüklerim önce kendim olacak. Sistemi değiştireceğim bu yıl sadece kendim için bir şeyler yapacağım.
Bu demek değil ki çocuklarımı, işimi, koştur koştur yetişmeye çalıştığım hayatımdan şikâyetçiyim. -Hayır ASLA değilim, hiçbir zamanda şikayetçi olmayacağım.
Aksine her gün şükrediyorum, yaşadığın her an için emek harcaman gerekiyor. Gerçek emek. Alnından bir damla ter akıp düşmüyorsa yere, hiç bir şey bekleme. Uykusuz kafanın klavyeye düştüğünü yaşamadıysan da bekleme. Bahsettiğim sosyal medya da gezip başka hayatlara bakıp olmadığın gibi gözükmeye çalışmak değil asla, aman ha!
Demek istiyorum ki bugün. Yıkadığın çamaşırlar, pişirdiğin yemekler pek tabii o tatları kokuları çocuklarına bırakacak ama sen, sana kendin için ne kalacak?
Kendi kendime sorduğum bu sorunun yanıtının peşine düştüm önce.
Dedim ki; kendim için yeni kilometre taşları üreteceğim. Dikkati bir konuya çekiyorum –kendim için- birileri duysun diye değil, etiket için değil, havali olmak için değil, başkalarını ezmek için değil, görüntü için değil sadece ve sadece kendim için.
Çünkü dedim ki aynaya bakıp kendime “eğer kendin için bir şey yapmıyorsan, kimsenin senin için bir şey yapmasını bekleme…” her şeyden önce iş ve normal hayatımda zaman zaman yavaşlamanın gücünü öğrendim. Enerjinin gücünü öğrendim. İnsan beyninin neleri nasıl şekillendirebileceğini öğrendim. Bazı şeylerin ise sadece insanın içinde olduğunu öğrendim.
Ve eğer istersen Allah’ın sana elini verdiğini ve her kapıyı açıp yardım ettiğini bir kez daha öğrendim.
Hayallerin ve duaların gerçek olacağını zaten biliyordum çünkü buna inanarak büyüdüm. Tamam annelik dünyanın en şahane şeyi ama, ne olur bir an için bir kez bile olsa önce biz demenin önemini anlayalım diye yazdım. Zaman uçuyor, ihmal ettiğimiz şey biziz bunu görün diye yazdım. Eğer istersek dünyamızı hem kendimiz, hem ailemiz, hem de tüm insanlık için değiştirebiliriz demek için yazdım!
Hadi harekete geçin, dimdik durun, motive olun diye yazdım.
Soruyorum simdi size, son zamanlarda kendiniz için ne yaptınız?
Tekrar söylüyorum ben bu yazıyı, sadece ve sadece size bir kez olsun bu sefer önce “BEN DEMENİN GÜÇÜ” nü gösterebilmek için yazdım…