Manzaralar Eşliğinde Tren Yolculukları

İnsanoğlunun dünya içinde geliştirip insanlığın hizmetine sunduğu en güzel şeylerden biri de adına türkülerde yazılan;

Tren gelir hoş gelir 

Ley, ley, limi limi ley

Dedirten trenlerdir. Çocukluğumdan beri en çok sevdiğim ve fırsat buldukça seyahatlerde tercih ettiğim bir vasıtadır tren.   

Bugünkü dünyada özellikle büyük şehirlerde yaşayanların için trenler günlük şehir içi ulaşımın vazgeçilmez bir parçasıdır. Ayrıca hem şehirler arası hem de ülkeler arası ulaşımın ve taşımacılığın en önemli birkaç aracından biridir. Varlığını 1800’lü yıllara borçlu olduğumuz trenin yapımı ve demiryollarının ilk defa inşası İngiltere’de olmuştur. 

Hem yolcu hem de yük taşımacılığı için kullanılan trenler ilk önce kömür ile çalışan buharlı trenler ile insanlığın hizmetine girmiştir. Zamanla gelişerek elektrikli ve mazotlu trenler yapılmış ve daha konforu yolculuk yapılması sağlanmıştır. Burada anlatmak istediğim aslında trenin ne ile çalıştığı veya nasıl yol aldığı ile ilgili değil daha çok yol aldığı güzergahlar.

İnsanların taşınması için ilk demiryolu İngiltere’de Stockton ile Darlington arasında yapılmış ve ilk kez 1825’te insanlar trenle yolculuk yapmıştır. Ülkemizde ilk demiryolu inşaatı 1856 yılında İzmir-Aydın arasında inşa edilmiş ve daha sonra hızla devam ettirilerek Cumhuriyetle birlikte ülkenin dört bir yanı demir ağlar ile örülmüştür. Bugün hızlı trenlerinde hayatımıza girmesiyle demiryolu yolcu taşımacılığı daha da artmış ve konforlu hale gelmiştir. 

Trenle ilk tanışmam çocukluk yıllarına dayanmakta. Doğduğum yer olan Manisa’nın Soma ilçesinden demiryolu geçiyordu bu vesile ile trenlere çok küçük yaşlarda hep el sallardık. Yine çocukluk dönemimde kömür ile çalışan buharlı kara trenler ile Soma’dan Balıkesir’e çok yolculuk yaptım. Kara tren bütün duraklarda durur yolcu alırdı. Tüneller içinden yazın ayrı, kışın ayrı baharlarda ise daha da ayrı manzaraları ile tren yolculuğumuz devam eder giderdi. Çiçi pufu çiçi pufu diye ses çıkartır eşsiz manzaralarıyla da ayrı bir keyif verirdi. Orta okul ve lise yıllarımızda trenle Soma’dan Manisa’ya bazen de İzmir’e giderdik. Trenin Gediz nehri üzerinden geçişi bir başka güzel olurdu. Yine en çok sevdiğim tren yolculuklarından birisi de Balıkesir-Kütahya-Eskişehir istikametinden başkent Ankara’ya ulaşmaktı. Balıkesir’den sonra muhteşem güzellikteki manzaralara doyum olmazdı. Kimi zaman arkadaşlar ile kapattığımız bir kompartıman da hoş sohbet eşliğinde yaptığımız tren yolculuklarını dün gibi hatırlıyorum. 

Tren yolculuklarımın bende en güzel hatıra bırakanı ise Manisa’dan Mevlâna diyarı Konya’ya giden tren yolculuğu olmuştu. Bir kış günü gerçekleştirdiğim bu tren yolculuğu lisede okuduğum yıllarda idi. Tren Uşak-Afyon güzergahını takip ediyordu. Uşak’ın Banaz ilçesi ve Afyon iç Ege’nin en soğuk bölgeleri. Tren Banaz’a ulaştığında dışarıda karla birlikte buz gibi bir hava vardı. Afyon’a ulaştığında bir müddet mola veren trenden dışarıya çıkmış ve gar etrafında biraz dolaşmıştım. Buz gibi hava iliklerime kadar işlemiş karla kaplı yerlerde yürümekte bir hayli zorlaşmıştım. Bu arada garın içinde sesin nereden geldiğini tam anlayamadığım hoş güzel bir müzik sesi geliyordu. Daha sonra öğrendiğime göre çalan müzikteki ses Sezen Aksu’ya ait Şinanay isimli bir parça idi. 90’lı yıllardı kulağıma çok hoş gelen bu müzik ile o günden sonra Sezen Aksu tutkusu bende başladı ve iyi bir Sezen aksu hayranı oldum. 

Bir başka tren yolculuğum bundan 6 ay önce Torosları aşan Adana-Konya yolculuğum oldu. Toros Ekspresi olarak bilinen trene Yenice durağından bindim. Tren yavaş yavaş Çukurova’dan süzülerek Toros Dağlarını tırmanmaya başladı mevsim yaz mevsimi aylardan ağustos ayı, sıcak mı sıcak bir gündü. Bir taraftan enfes ağaçlarla kaplı manzarayı temaşa ederken bir taraftan da kitap okumayı sürdürüyorum. Art arda geçtiğimiz tüneller ve tünel çıkışlarındaki istasyonlarda inip binen insanlar oluyordu. Bir ara trenin içinde bir ses geliyor bahçe kiraz, bahçe kiraz diye. Baktım satıcılık yapan bir köylü bir durakta trene binmiş kiraz satıyor kendi bahçesinin kirazları olduğunu söyledi. Bir kilo aldım ve yol boyunca yediğim kirazlar öylesine güzel ve lezzetliydi ki anlatamam. Demek ki Torosların tepesindeki hava kirazın lezzetini arttırıyordu. 6 saate yakın süren yolculuk sonunda Pozantı-Niğde Ulukışla-Karaman derken Konya’ya ulaşmıştım. Bunun gibi daha birçok tren yolculuğu hatıraları belleğimde mevcut. 

Ülkemizde muhteşem manzaralar eşliğinde yolculuk yapılabilecek birçok tren yolculuğu rotası var. Bunlardan birisi de henüz yapmadığım bir yolculuk Doğu Ekspresi Ankara-Kars ve Van Gölü Ekspresi Ankara-Tatvan arası yolculuk. Bunun dışında lokal birçok tren yolculuğunu sevdirten rotalar mevcut. Her ne kadar hızlı tren dışındaki trenler yavaş yol alıyor olsa da izlettirdiği manzaralara bakınca değer diyor insan. 

Dört bir yanı benzersiz güzelliklerle dolu coğrafyamızda tren yolculuğu için her mevsim uygundur. Peki her yanı demir ağlarla örülü Türkiye’de tren yolculuğu için en ideal yerler nereler olabilir? Diye sorulacak olursa bunları şöyle sıralayabiliriz.  Adana’yı Tren Yolculuğu ile Gözlemleyin Akdeniz’in nadide şehri Adana; tarımdan sanayiye, tarihten turizme birçok alanda ön plana çıkan yerlerdendir. Her açıdan eşsiz güzelliklere sahip bu şehre uzanan tren seferleri arasında; Erciyes Ekspresi, Fırat Ekspresi, Toros Ekspresi gibi seçenekler var. Toros Ekspresi, Konya-Adana-Konya arasında haftanın her günü çalışan bir hatta sahiptir. Başkent Ankara’yı tren camından izleyin. Ankara’nın demiryolları tarihi, uzun yıllara dayanan bir dokuya sahiptir. Coğrafi konumundan dolayı da aktarmalarda ve ana hat üzerinde çok sayıda tren seferine sahip olan başkente ulaşmak için Türkiye’nin dört bir yanından tren ile yolculuk yapabilirsiniz. Bu doğrultuda Güney Kurtalan Ekspresi’nden bahsedelim. Ankara-Kurtalan arasında haftada 5 gün işleyen bu tren Anadolu bozkır iklim kuşağının en güzel örneklerini görerek seyahat keyfi yaşayabileceğiniz, eşsiz su ve dağ manzaralarıyla içsel huzur dolu bir yolculuk deneyimleyebileceğiniz bir rota. Yine aynı şekilde eşsiz manzarası ile Ankara-Kars arası çalışan Doğu Ekspresi. Fırat nehri boyunca süzüle süzüle giden Doğu ekspresi bugün turistik seyahate açık bir tren de oldu. Bunun dışında başkentten Ege ye İzmir’e giden trenler var. Ege içinde İzmir merkezli hareket edip Aydın, Isparta ve Konya’ya giden trenler var. Bunların dışında bölgesel trenlerimiz var. Batı Karadeniz başta olmak üzere birçok nokta da yer alan bu tren seferlerinin her birisi eşsiz manzaralarıyla sizleri muhteşem deneyimler yapmaya davet ediyor.

Unutulmaz tren yolculukları hatıralarını tren konulu bir şarkı sözü ile tamamlayalım. 

Tren gelir hoş gelir
Ley, ley, limi limi ley
Tren gelir hoş gelir
Ley ley, limi limi ley

Odaları boş gelir
Lim, lim güzel gel bize
Odaları boş gelir
Lim, lim güzel gel bize

Duydum yar bize gelmiş
Ley ley, limi limi ley
Duydum yar bize gelmiş
Ley ley, limi limi ley.