ŞAKA GİBİ

İktidar ortağı Bahçeli'nin  o gün Mecliste  Parti Grubunda yaptığı  malum konuşma ve  her zaman   görmeye alışık olduğumuz  o meşhur el kol hareketleriyle yine gündemdeydi. 

Ekrandan yansıyan iz düşümleri bazlarını ta derinlerden sarsarken; bazılarını  çiftetelli oynattıracak kadar sevindirdi...Bana sorarsanız o an yüreğimin acısını  alev alev iliklerime kadar hissettim.

Önce kısa bir afallama, sonrasında bu bir şaka olmalı dedim kendime. 

Yıllardır yüklendiği Miliyetçilik davasının lideri olan bu zattan  beklenemez diyerek bir teselli bulmaya çalıştıysam da;  heyhat dedikleri şaka değilmiş. 

Cumhur ittifakına ortak olmadan önce geçmişte yine o bilindik el kol hareketleriyle Apo'ya ip atan cesur liderimiz;  meğerse potansiyel bir barışsever imiş (!) te, biz bilememişiz.

Yanında DEM PARTİSİ de  bu uyumlu ortaklığa dahil olursa hiç şaşmayın. 

Tabi bu konuşmaları kimilerini zevkten mest-u hayran ederken; kiminin de ciğerlerini acıdan nar-ı büryan etti . İşte ben bu ciğeri yananların tarafındayım. 

Dem Paris'i konuşmacıları da bir kahraman edasıyla "hemen derhal Apo'nun tecridi kalksın, hemen gelsin Gazi Meclisimizde arz-ı  endam eylesin" dedi... Umut hakkı ile yanı sıra olmaya olmuşken birde kahramanlık madalyası verilsin de tam olsun... 

Sağdaki eli kanlı katilleri de çağıralım, onlar da gelsin, kendilerine güzel işler verilsin, makam mevkiler bahşedilsin(!)  Oh ne ala memleket... 

Peki onca katliamların, yaptıkları kötülüklerin, ülkeye verdikleri zarar ve ziyanların diyetini kim verecek, yapılanlar cezasız mı kalacak..! 

Bu ülke cumhuriyetle yönetiliyor. Bir kaç kişi kalkıp şöyle olsun böyle olsun demeye hakkı yoktur! Madem öyle bir strateji ihdas ettirilmek isteniyor, önce Vekili oldukları  milletin bilgilerine başvurulsun.  Millet ne diyorsa o... 

Hesabınıza geldiği zaman bazı yöntemlere başvurmaktan geri durmayan sizler, bu konuda sine-i millete dönmeniz gerek. Referandum yapın mesela. Halkın nabzını yoklayın bir.  Her şeyden evvel gidin tek tek  terörden zarar gören, kınalı kuzularını teröre kurban veren ana babaların rızasını alın;  tabi alabilirseniz…

Bana kalırsa  bebek katilinin İmralı'da günden güne çürümeye bırakılmasıdır. Tabi bu benim sübjektif görüşüm; kim ne düşünürse düşünsün  beni bağlamaz...