SANAYİ İÇİNDE OKULLAR GÖRDÜM!

Sanayi alanı içinde dört beş tane özel okul gördüğümde anladım ki okullarımız resmen sanayileşmiş!

Çok görkemli mekânlar yapmışlar!

Sanayinin en temiz ve bakımlı bacasız fabrikaları!

Bir aydır eğitim yılına merhaba diyen sanayici eğitimcilerimiz elbette çok mutlu olmalılar.

Sanayimiz cıvıl cıvıl.

-Hocam nereye?

-Sanayiye!

-Hayrola sanayilik ne işin var?

-Bizim lise orda da!

Eskiler, “bana bir harf öğretene, köle olurum” derlerdi.

Şimdiki öğrenenler, öğretenleri köle edindiler!

Buralarda pek çok öğretmen asgari ücretli!

Konaktaki çocuklar eskiden zenci mürebbiyelerin elinde yetişirlerdi!

Esasında köleden talim ve terbiye almak eskilere dayalı bir kültür.

Bu kültür çoktandır özel okullar olarak geri döndü!

Buradaki öğretmenler Devletin öğretmeni olup ta otomobilli olanlar gibi değiller.

Özel okulların öğretmenleri ile Devletin öğretmenleri bu yüzden kıyaslanamaz.

Bizim zenginlerimiz çok tuhaflar!

Çocuklarını bu zengin devlet okulu öğretmenlerine değil de, üstelik büyük paralar vererek özel okulların fakir öğretmenlerine teslim ediyorlar çünkü işi biliyorlar!

Neden?

Fakir öğretmenlerin verdikleri eğitim ve öğrencilere karşı davranışları, ister istemez tıpkı zenci mürebbiyeler gibi mecburen ve çok iyi.

Çünkü okulun sahibi bu işin denetçisi ve takipçisi, zira kazancı ve kaybı buna bağlı.

Devlet öyle değil…

Bu okullara çocuklarını veren ebeveynler, eti senin kemiği benim geleneğinden geliyorlar!

Coğrafya dersinden 2 alan Devlet lisesinde okuyan çocuğuma çok kızmıştım! -oğlum! Okuyarak öğreneceğin bu dersi neden okuyup anlamadın da böyle zayıf bir not aldın? Dediğimde, -Baba kızma sınıfın birincisi yani en iyi notunu ben aldım diğer arkadaşlarım sıfır ve bir!

Şok olmuştum! şimdi bu öğretmen özel okulda bu kadar rahat olabilir miydi?

Dersini sınıfının yüzde seksenine öğretemeyen gamsız bir öğretmeni özel okulda patronu! Barındırabilir mi!

Tekirdağ’da ücretli öğretmenlik yapan Ahmet Fazlı Elçi, okula gelen kitapları hamallık yaparak taşıdığı sırada kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmişti.

Haberler, Elçi’nin kitapları yevmiye karşılığında taşıdığı, yaz aylarında maaş alamadığı için hamallık yaptığını söylüyordu!

Ulusal kanallarda ve gazetelerde benzeri haberler mevcut.

Haberden de anlaşıldığı üzere Devlet te Özel okulları taklit ederek ihtiyaca binaen okullarında ücretli öğretmen çalıştırabiliyor!

Hâsılı, Eğitim bir sanayi olmuş,

Tıpkı sağlığın da sanayi oluşu gibi!

Bu yüzden sanayiciler cirosuna bakarlar!

Buralarda öğrenci ve hasta müşteridir!

Öncelikleri eğitim ve sağlık değildir!

Devlet, özel okullarda müfredatının uygulanmasını takip ediyor ama Özel'in öğretmenlerine kendi öğretmenleri gibi sosyal hakların verilip verilmediğini takip etmiyor!

Yani Devletin okullarıyla Şevketin okulları arası bu yönden çok farklı.

Şevket tüccar!

Devlet Memur!

O halde önümüzdeki gelecek ayın 24 Kasımı hangi öğretmenlerin günü! Diye hep düşünmüşümdür.